forty-third drop

256 30 31
                                    

💁🏻‍♀️✨ n/not : işte o bölüm, iyi seyirler. Ben köşeden izliyorum. 🙊🍿

*

"Ağğ Taehyung çatlatma insanı aç artık şu zarfı!"

Taehyung stresten alt dudağını dişleriyle ezerken cırlayan meslektaşı, yakın zamanda da arkadaşı olan Jisoo'ya bakmış titrek bir nefes vermişti. Sonuçlar dün eline ulaşmıştı ancak tek başına bakmak için kendini fazlaca ürkek hissediyordu.

Belirtileri gerisinde bıraktığı haftada görsede bunun beyninin kendine oynadığı bir oyun olacağından korkuyordu. Öğretmenler odasında ikisi hariç birkaç hoca vardı geri kalan ise öğle teneffüsü olduğu için dağılmış olmalıydı.

Jimin bir iş gezisi için şehir dışına çıktığından onu çok ama çok özlemiş hatta bazı geceler ağlaya ağlaya uyumuştu özleminden. Gidişinin üzerinden tamı tamına beş gün geçmişti. Nasıl bir geziyse artık diye söylenirken içinden yan tarafından kopan gürültüyle sıçrayıp daldığı boşluktan gözlerini ayırıp şokla bakışlarını yanındaki sandalyede can çekişen Jisoo'ya çevirmişti.

Diğer bir arkadaşı Jennie tarafından zavallı Jisoo saçından tutulmuş geriye çekilerek boynuna bir ısırık yemişti. Bunların ilişkilerini cidden anlamıyordu.. Vampir olabilirler miydi acaba?

"Sen yine ne için cırlıyorsun acaba? Sadece bana göster bu çirkef yanını, Bayan Kim."

Taehyung Jennie'nin flörtöz bir şekilde Jisoo'ya göz kırpıp yanlarındaki sandalyeye oturmasıyla öğürüyormuş gibi yapıp elindeki zarfı masaya vurmuştu dikkatleri üzerine çekmek için. Başarılı da olmuştu.

"Bakın şu an konu benim. Birbirinizi evinizde de sömürebilirsiniz! Psikolojimi bozuyorsunuz ya."

Jisoo'nun Jennie'ye sırnaşmasıyla göz devirip onlardan ümidi kesmiş zarfı açarak kağıdı içinden çıkarmıştı. Zaten tamda o an kağıt birden havalanmış kaybolmuştu.

"Hihihi bakalım burada ne varmış."

Şokla az önce kendi ellerinde olan kağıdın Jisoo'nun elinde oluşunu izlerken almak gibi bir girişimde bulunmadı. Ne olduğunu ondan duysa belki daha iyi olurdu.

"Kutlarım hamilesin!" Gözlerini kırpıştırıp anlamaya çalıştı Jisoo'nun dediğini. Kadın basbayağı alıştırmadan pat diye yüzüne söyleyivermiş birde sırtını patpatlamıştı sertçe dalga geçer gibi. Deli diyordu da inandıramıyordu kimseye.

"Bu dondu kaldı, Jennie. Yanlış bir şey mi dedim?"

Taehyung'un gözleri Jennie'ye kayarken onun sinirle yüzünü eliyle sildiğini görmüştü. İnanamıyordu. Bunun bir şaka olduğunu söylemesini bekledi bir süre ama öyle olmadı.

"O nasıl bir giriş acaba? Sen bu yarım akıllıya bakma Taehyung tebrikler istersen Jimin'i ara-"

Taehyung masadan robotik hareketlerle fırlayıp kafasını Jennie'ye hak verir gibi hızlı hızlı sallayarak titreyen elleriyle cebinden telefonunu çıkarmış masadan çantasını alarak bahçeye doğru yürürken Jimin'i aramıştı.

Heyecandan olduğu yerde bayılacak gibiydi. Tepkisini adam akıllı verememişti bile. Gözleri dolarken Jimin'in telefonu açmasıyla konuşmasına izin vermeden ağlayarak o başlamıştı konuşmaya. Birbirine giren duyguları hiç olmadığı kadar zorluk çıkarıyordu ona.

"Jimin buraya gel, lütfen."

Jimin ise daha cevap veremeden Tae'nin ağlayan sesini duyduğunda endişelenmiş ayağa kalkacak gibi olmuştu o dakika.

milk drop | vminDonde viven las historias. Descúbrelo ahora