Bazı Hatalar Affedilmez! (Tamamlandı)

95. Büyü

Love is all - Yanni 💗Sevgi her şey💙  Çınar ve Bilge'yi daha güzel anlatacak ne olabilir ki...

Çınar, aldığı cevapla birlikte karısının dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu. Sonra biraz geri çekilerek Bilge'nin gözlerine baktı.

"Seni çok seviyorum Nazlı'm. O kadar çok seviyorum ki anlatmaya kelimeler yetmez."

Duyduğu aşk sözleri ile gülümseyen Bilge, utandığı için yüzünü kocasının göğsüne sakladığında Çınar, hafifçe güldü. Kollarıyla sardığı karısının önce saçlarından öptü. Bir eliyle Bilge'nin saçlarını yana toplayıp kızın boynuna dudaklarını bastırdı. Bilge, boynunun yan tarafında hissettiği dudakların sıcaklığı ile rahatladığını hissederken kocasına biraz daha sokuldu. Karısının kendine daha da yaklaşması ile birlikte Çınar, vakit kaybetmeden Bilge'yi kucağına aldı.

"Çok güzelsin. Sana her baktığımda şükrediyorum."

Elini Çınar'ın saçlarına götüren Bilge, yatağın önünde durmalarına rağmen hâlâ kendini kucağında tutmaya devam eden kocasının gözlerine baktığında yutkunmakta zorlandı. Çınar'ın gözlerinde gördüğü sevgi ve hayranlık karşısında hissettiği mutluluğun verdiği coşku ile kocasına aynı duygularla bakmaya başladı. Bir süre hipnoz altında gibi birbirlerinin gözlerine bakmaya devam karı koca, aynı anda hareket edip daha önce olmadığı kadar ateşli ve uzun öpüşmeye başladılar. Nefes almak için ayrıldıklarında Bilge, içinden taşan hislerin etkisiyle "Seni çok seviyorum," dedi.

"Nazlı'm"

"Kolların ağrımadı mı?"

Bilge'nin burnundan öpen Çınar, keyifle gülerek "O kadar ufak tefeksin ki seni taşımakla kollarım ağrımaz. Tersine kollarımın arasında olman bana keyif veriyor," dedi. Sözlerini bitirdikten sonra Bilge'yi usulca yere bırakıp, sabahlığının kuşağını açtı nazik hareketlerle. Daha sonra da sabahlığı yavaşça çıkartıp, Bilge'nin sol omuzundan öptü.

"Çok güzelsin. Senin kadar genç ve güzel bir eşim olduğu için çok şanslıyım. Bazen aramızdaki yaş farkı..."

Elini Çınar'ın dudaklarının üzerine bastıran Bilge "Aramızdaki on iki yaş benim umurumda değil. Sakın bir daha bu konuda konuşma, düşünme bile. Aramızdaki tek fark senin erkek benimse kadın olmam," dediğinde Çınar'ın gözlerinde gördüğü arsız bakışlarla gözlerini kaçırdı. Bedenini karısının bedenine yaslayan Çınar, yavaş hareketlerle Bilge'nin kalçasını avuçladığında kızın gözleri kocaman açıldı. Çınar ise yaramaz bir ifade takınarak nefesini karısının dudaklarına üfledi.

"Sakin ol Nazlı'm. Sadece kadınla erkekle arasındaki farkları daha iyi anlamaya çalışıyorum."

Bilge, utandığı için bakışlarını tekrar kaçırdı. Aylardır evli olmalarına rağmen Çınar'ın böylesine arsız ve girişken olacağını hiç düşünmemişti. Çınar ise boş durmayıp yavaş hareketlerle Bilge'yi yatağa yatırırken kendisi de ağırlığını vermeden üzerine uzandı.

"Bana bak Nazlı'm."

Bilge, çekingen hareketlerle kocasının gözlerine bakmaya başlayınca Çınar, oldukça nazik bir şekilde alnından öptü. Daha sonra da Bilge'nin burnundan ve yanaklarından öpüp tekrar dudaklarına yöneldi. Acele etmeden yavaş hareketlerle öperken acıtmadan alt dudağını ısırınca Bilge, ağzından kaçan inlemeye engel olamadı. Yatakta amaçsızca duran kollarını kocasına sarıp kendisine doğru çektiğinde Çınar, kendini karısının üzerine bıraktı kısa bir an. Bilge'nin boynundan öperken defalarca "Nazlı'm" dedi. En sonunda geceliğin askılarını kızın omuzlarından indirip eliyle göğsünü okşamaya başladığında Bilge, titremeye başladı. Elinin yerini ağzına bırakan Çınar, karısının göğsünü öperken bir taraftan da kızın diğer göğsünü okşamaya başlamıştı.