Ep.129 "Senden bu dünyaya daha fazla gerek"

1.5K 84 35
                                    

05.11.2019

Tolga'dan

Elimdeki telefonu bırakıp ofladım. Sıkıldım ama ben ya. Aklım da Aybüke'de zaten. Ben de kaldım böyle evde. Sıkıntıdan patlayacağım. Annemlere gitseydim bari. Kolumu kaldırıp saate baktım. Aybüke gideli daha bir saat bile olmadı. Ben şimdiden sıkıldım tek başıma. Gideyim bari ya annemlere. Böyle boş boş oturacağıma hiç değilse onları görürüm. Ordan da Aybüke'yi almaya giderim. Giderken ekiple gideceğiz diye bırakmamı istemedi ama gidip alacağım işi bitince.

Yerimden kalkıp telefonu cebime koydum. Ceketimi de alıp çıktım evden. Arabaya binmiş çalıştıracakken mesaj gelince elimi cebime atıp çıkardım telefonu. Aybüke göndermiş. Gülümseyip açtım mesajı. Fotoğraf göndermiş. Kıyafetini görmemiştim. Kuaförden hazırlanıp gitmişti. Onu gönderdi heralde. Fotoğrafı açınca bakakaldım. Bu nasıl güzel olmak zalımın kızı. Işıl ışıl parlıyor yine. Son zamanlarda daha bir güzel oldu sanki. Hamilelik daha bir güzel yaptı benim karımı. İnsan bakmalara doyamıyor vallahi. Bir süre baktım fotoğrafa. Ardından gülerek cevap yazdım.

'😍🤩😋'

Mesajı gönderip arabayı çalıştırdım. O sırada bir mesaj daha geldi. Hemen açıp baktım.

'🙈🙈🙈'

Gülerek baktım Aybüke'nin gönderdiği mesaja. Utandı bizim Aykız. Telefonu bırakıp yola koyuldum. Aklıma gelen şeyle iç çekip hafifçe gülümsedim. Magazin gazetecileri derneği'nin ödül törenine gitmişti Aybüke. Geçen sene birlikte gitmiştik bu törene. Biz partnerdik o zamanlar. Güzel giden bir dizimiz vardı. Her şey çok güzeldi. Şimdi başkalarıyla gitti Aybüke törene. Derin bir nefes alıp gülümsedim. Ben bu Aybüke'yi paylaşamama durumunu biraz abarttım sanki. Her şeyi benimle yapacak değil ya bu kız. Ekibiyle gitti işte. Ben de gideyim anamı göreyim.




Aybüke'den

Mesajı gönderip telefonu çantama attım. Yine tatlış tatlış emojiler gönderdi yarim. Gülümseyip önüme döndüm.

"Aybüke, iyisin di mi?"

Başımı çevirip Furkan'a baktım.

"İyiyim Furkan. Neden sordun?"

"Ya işte hamilesin ya, ortam da epeyi kalabalık, rahatsız oldun mu diye."

Gülümseyip başımı iki yana salladım.

"İyiyim. Teşekkür ederim."

Furkan da gülümseyip önüne döndü. Furkan bu aralar benimle fazla ilgili ama umarım sadece hamile olduğum içindir. Ben de madem artık biraz daha dikkatli davranayım. Ben çalışma arkadaşlarımla hep samimi olurum. Güzel ilişkiler kurar, iyi arkadaşlıklar edinirim. Şimdiye kadar da hiçbir tatsız olay yaşamadım. Bundan sonra da yaşamamak için ben biraz dengeyi kurayım, ne olur ne olmaz. Zaten Tolga da şu hamilelikten dolayı daha bir düşüyor üstüme, canı sıkılsın istemiyorum.

Bir taraftan yemek yiyor bir taraftan ödül törenini izliyorduk. Biz hala almamıştık ödülü. En iyi romantik komedi ödülünü alacaktı dizimiz. Hem mutlu hem heyecanlıydık. Ekipçe gelememiştik ama. Sadece Ender hoca, Furkan ve ben vardık. Bir de yapımdan birkaç kişi. Aklıma gelen şeyle burukça gülümsedim. Geçen sene söz ekibiyle gelmiştik bu törene. Tolga vardı yanımda o zaman. Bütün ekip gelmiştik. Ne güzeldi o zamanlar her şey. Son güzel zamanlarımızmış, o zamanlar bilmiyordum tabi. Tolga'nın da aklına gelmiştir kesin geçen seneki ödül töreni. O da burulmuştur benim gibi. Çok güzel şeyler yaşadık, çok güzel şeyler kattık hayatımıza ama ikimiz için de büyük hayal kırıklıklarına da sebep oldu aynı zamanda. Neyse canım. Bitti gitti. Biz bize kazandırdığı güzelliklere şükredip, önümüze bakıyoruz artık.




Mavi AyWhere stories live. Discover now