"Sara hanım Murat Bey'in emri var." Murat'a gerekli açıklamayı yapardı sara hic bir zaman kaçmamıştı acıklama yapmaktan. Ama şimdi konusmalıydı ne olursa olsun. Yerinde durdu adamın söylediklerini kulak ardı edip eli yüzü moraran kadına baktı. Gupse abla'ya ne olmuştu parlak altın Sarısı sacları daha da sönmüstü. Bembeyaz yüzü ise morluklarla doluydu yüzüne sürdüğü fandoten bile cogu izi kapatmamıstı.

"Adamlara söyle bıraksın !" dedi yanındaki korumaya gupse hanımdan gözünü ayırmayarak. Yanındaki adam bagırınca diğer korumalar çekildi.

"Sara hanım bende yanınızda gelmek zorundayım." sara sorun yapmadı. Gupse ablayı kendi ayağına getiremezdi kendisi gitmeliydi. Ne olursa olsun her sey gecmiste kalmıstı.

Tam ortada buluştular yaklasık yirmi civarı adamın gözleri ücünün üzerindeydi. 

"Sara..." zayıf cılız sesiyle Gupse hanım söyledi. Sara moraran yüzüne baktı. Sonrasında bu sıcak havada giymis olduğu kabana alev gibi yanıyordu ortalık ama Gupse hanım siyah uzun trenc kot giymişti.

"Hos geldin Gupse abla.." kucağındaki kızı Sara'ya sımsıkı sarıldı. Semihin annesinin yüzündeki yara izleri minik Sahra'yı ürpertmişti

"Hoşbuldukk.." Gupse Hanım ikisinide süzdü. Yıllar ne kadar çok sey degistirmişti Sara'da güzellesmisti huyuda güzel miydi acaba. Gupse hanım her seyi anlatsa affeder miydi ?

"Ben seninle konusmaya geldim." aralarındaki diyalogu uzatmadan söyledi Gupse hanım. Sara ise çevresine söyle bir baktı. "Içeri geçelim abla." o kadar erkegin icinde olmak Sara'ya hala iyi gelmiyordu. Gupse Hanım onaylayınca sıska korumada onları takip ederek yürüdü. Olurda kadın bunlara zarar verirse canıyla mı òderdi bilinmez !

Uzun olmayan yolun ardından Sara kapıyı uzanıp açtı. Gupse Hanımı içeri davet edince arkada ki korumaya göz devirdi. "Buradan sonrasını ben hallederim !" dedi. Eve girmelerini istemiyordu isi yapsındı yeter. "Ama Efendim." Sara sıcakkanlılıkla gülümsedi. Isi gereği böyle dandik bir duruma katlandığını biliyordu.

"Aması falan yok seni  temin ederim hiç bir sey olmayacak." sıcak bir tebessüm gönderip tahta kapıyı kapattı. Koridorda ilerleyip Salon diye kullanılan iki gri koltugu işaret etti. Gupse hanım çekinerek oturunca Sara utanmıstı. Cıvıl cıvıl bir kadındı ama simdi durgundu üzlüyordu. Kucagındaki kızı indirdi. Gupse ablanın yanına oturdu. Sahra direk annesinin bacaklarının arasına gelip Gupse hanıma naz yaparak baktı. Gülse hemen gidecek sarılacaktı herkesi çok seviyordu.

"Iyi misin abla ?" dedi sara duruma yenik düstü terslesede neden elinin yüzünün mor olduğunu öğrenecekti. Gupse Hanıma ağlamaklı gözlerle başını salladı. Morarmış el üstlerine bakıp Sara elini uzattı. "Abla noldu ?" dedi. Elleri buz gibiydi acaba mor elleri acıyor muydu simdi sıkmadı soğuk ellerini bir zamanlar onun Sara'nın soguk ellerini avuclarının içine aldıgı gibi aldı.
Gupse Hanım hic cekmedi. Bu zamana kadar hep oglu ona destek olmustu ve şimdi hic bir kimsesi yoktu. Saranın ona yakın davranmasına şaşırsada muhtactı ona.

"Biz kavga ettik !" dedi gözleri dolu dolu yerdeki desenli kilime baktı. "Kimle ?" sara saşırmıştı kim bu kadr Gupse hanımın canına yakardı ki. "Mete'yle.." hadi ama... Sara her seyi beklerdi Mete Bey'den ama bunu asla mı asla beklemezdi.

"Neden ?" diye sordu gupse abla gibi cılızlaşmıstı sesi. Sahra ise Gupse hanımın diger tarafına geçip annesini taklut ederek annesinin avucladığı elin üzerini koydu.

"Anlatamam... " diyerek göz yasını koyverdi. Aslında sabrederdi ama torununun elini tutması tüm zayıflîğını ortaya dökmüstü. "Semihhi çağırır.. mı.." cümleyi tamamlayamamıstı ama Sara anlamıstı. "Sakin ol Gupse abla.." dedi sırtını sıvazladı. Hic bir annenin ağlamasını istemiyordu Sara. "Ola..m.."gupse abla icini çekerek gözlerini sildi. Sinirleri tamamen gerilmisti. Oglunu defalarca aramıstı bu gün sığınacak kimsesi yoktu ki ondan başka. Ama semih küfrederek kapatmıstı. Kırgındı kızgındı biliyordu ama yine de zor durumunda yanında olmalıydı.

Merhaba Ögretmenim (Tamamlandı. )Where stories live. Discover now