bölüm 50

6.9K 276 46
                                    

Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın ..😊

50. Bölüm

Semih'ten

Uykulu uykulu esneyip sonra omzuma başını gömen sarayı gözüm kapalı izlemeye basladım. Garip huylarının oldugunu her zaman biliyordum.

Dümdüz yatarken ayaklarını üzerime koyup kolunuda diger elime gelecek sekil de uzatınca açtıgım elime cümleler yazmasını seviyordum.

Seni seviyorum!

Yazarken parmaklarını oynatıp elimi avucunun ortasına alırken tuttugum nefesimi bırakıp düzene soktum. Aksam erken yatıp gece uyanmasına hic şaşırmıyordum.

Elimi bırakıp omzumdan basını kaldırıp yastıgıma yatarken yanagıma öpücük kondurup elini yanagıma koyduktan dakikalar sonra yanagımı oksayan eli durmustu.

Kucaklayıp uykuya dalmıstım.

"Semihhhhh!!"

Gözlerimi açmadan hı diyebilmistim. Rahat yatagı bırakıp uykumu bölemezdim.

Tekrar adımı duyunca yine gözlerimi acmadan ne var dedim.

"Okula gideceğim. Geliyor musun? Gideyim mi?"

Hay böyle isi sikeyim! Daha okuyordu. Gözlerimi acmak gibi bir niyetim yokken sırt üstü yattıgım yataktan dogruldum.

Nerde oldugunu görmek icin yan dönünce karsımda dikilmis. Dik dik bakıyordu. Okula gidecek üzerinde aksamdan kalma kıyafetlerini duruyordu.

"Ben bırakırım."

"Ya semih kırk dakika kaldı hadi ozaman"

Yorganı üzerimden sıyırıp gözlerimi elimle ovalayıp dogru mu söylüyor diye yüzüne baktım. Bir ben mi böyle okulu önemsemiyordum!

"Sara şaka mısın? Yavrum ! "

Gözlerini şaşı yapıp bakarken sabah sabah yine beni güldürecekti.

"Soro şoko moson yovrom ! "

Istemeden dudagımdan kahkahalar cıkarken bunu kimden ögrendigini merak ediyordum. Sarayı tanıyorsam bunu kendisi söylemeyecek kadar cesaretsiz bir kız.

"Ya semih kalk diyorum ! Okula gec kalacagız ! Bir de gülüyor tee allamm ! "

Yatagın kenarında ugraşamayacagını anlayıp giderken ettigi kelimelere gülemeden edemedim. Bu aralar dislerim kendini göstermeye can atıyordu. Zaten sara da uykusuz ve yorgun olunca her zaman saçmalıyordu.

Fazla oyalanmayıp yataktan kalkıp oda da bulunan dusa yürüdüm. Eski odama göre cok sade olan banyoda yüzüme suyu çarpıp muslugu kapattım.

Odanın dağınıklıgına göz gezdirip dolaba yürüdüm. Etrafta bulunan bir kac esya dısında bir sey olmazken ayagıma takılan saykoyu kucagıma alıp dolabın önünden döndüm.

Hesaplamalarıma göre bes dakika saykoyla oynayabilir diger on dakika da üzerimi giyebilirdim. On bes dakika da okulda olacagımızı varsayarsak.

Saykoyu yataga koyunca mırlayarak elime tırnak atınca elimi çektim. Nasılda saraya çekmisti. Aç bir pantar gibiydi. Görünüse aldanmamam gerektigini onda ögrenmistim. Kıskanınca icindeki yaratıgı gün yüzüne çıkaran hassas kızım benim.

" semih ya daha hazırlanmadın mı ?"

Kaslarımı çatıp kapının orada bulunan sarayı bastan asagı süzüp kaslarımı çattım.

Merhaba Ögretmenim (Tamamlandı. )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin