36/ Azer'i Seviyorum

318 40 41
                                    

"Yani ben yengenle böyle değildim."

Dayanamayıp gülmeye başladım.

"Ne gülüyorsun kızım?"

Turan abime döndüm ve:

"Abi sen ne anlatıyorsun bana? Hayır yani çünkü benim bir sevgilim falan yok da..." diye konuştum.

Memnuniyetsizce kaşlarını çattı.

"Ya kızım , ben senin abinim. Benden saklama! Tamam biraz kızabilirdim ama bunca şeyin üstüne içimden kızmak gelmiyor. Yani tabii şimdi benim de biricik kız kardeşim var..."

Omzuna dokundum ve bankta dönebildiğim kadar ona döndüm.

"Abi biz Azer'le sevgili değiliz. Bak sana dürüst olacağım. Kabûl , Azer'i seviyorum. Ama ben sadece bundan eminim. Başka hiçbir şeyden emin değilim. Mesela Azer beni seviyor mu bundan emin değilim. Ve emin ol beni seviyor musun diye de sormaya niyetim yok. Çünkü sinirliyim. Ayrıca da biz niye şuan bunları konuşuyoruz?"

Omuz silkti.

"Derdin var , belli. E bu derdin sebebi de belli. Ne yapayım , izleyim mi?"

Huysuzca ayağa kalktı. Cebinden bir şey çıkarttı ve bana uzattı.

"Al."

Elime baktığımda patlayan şeker olduğunu gördüm. Gülümseyerek aldım ve ayağa kalkıp Turan abime sarıldım. Küçükken ne zaman mutsuz olsam bana patlayan şeker getirirdi eniştemin bakkalından.

"Teşekkür ederim Turan abi..."

Saçlarımdan öptü ve:

"Ne demek Karaca? Ye haydi." diye konuştu.

•••

Odanın kapısını çalıp içeriye girdiğimde Tolga'yla göz göze geldim. Hafifçe tebessüm edip ilerledim ve kenardaki sandalyeye oturdum.

"Üç saattir yoksun. Neredeydin?" diyen Azer'e baktım.

"Hava aldım."

"Evine git sen artık. Ben de iyiyim."

Başımı iki yana salladım.

"Buradayım."

Bu sefer de Tolga konuştu.

"Karaca sen evine git. Ben buradayım. Gözlerim kan çanağı gibi olmuş."

Gülümseyerek başımı yine iki yana salladım.

"Buradayım , Tolga."

Azer yattığı yerde biraz dikleşti ve bize baktı.

"Bir sorun mu var?"

"Yok!" dedim tok ve ciddi sesimle.  Ardından devam ettim.

"Yat dinlen , yaralarını açacaksın."

Azer bir şey demeden geri yattığında zemini izlemeye başladım. Sinirlerim alt üst olmuştu şu birkaç haftada. Azer'in bana görevden gelince bir şey diyecek olması. Operasyonda alanında kalması ve Tolga'yla haber göndermesi. Önemli bir şey değildi , merak etmesin. Neler hayal etmiştim oysa ki...

Oflayarak şakaklarımı ovuşturdum.

"Başın mı ağrıyor Karaca?"

"Ağrımıyor Azer."

Telefonuma gelen bildirim titremesiyle cebimden çıkarttım. Bildirime baktığımda donup kaldım.

GÜLPEMBE DOĞDU BUGÜN!!•

BÖRÜWhere stories live. Discover now