33/ Azer ve Sen

300 33 30
                                    

"Azer..?"

Zorlukla nefes aldı ve bayıkça gülümseyip bana doğru adımlamaya çalıştı. Dengesini kaybedip boynuma tutunduğunda kollarımı hızlıca ona sardım ve kendime çekip yere oturdum.

"Allah'ıma bin şükür! Azer! Bulduk seni!"

Kulaklığıma dokunup konuşmaya başladım.

"Abi! Abi Azer'i buldum! Yani o beni buldu! Azer benim yanımda!"

Sevinç nidaları kulaklarıma dolarken Azer'i iyice kendime çekip sarıldım.

"İyisin değil mi?"

Konuşmaya bile mecali yoktu. Azer'i duvara yasladım ve kenardaki silahımı yanıma aldım. Cebimdeki çikolatayı açıp Azer'e verdim ve ayağa kalktım.

Yola doğru bakarken üç teröristin benim olduğum yöne doğru geldiğini gördüm. Kulaklığıma dokunup:

"Abi buraya üç tane terörist geliyor. Azer var , baş edemem. Neredesiniz?"

Baran'ın sesi kulaklarıma geldi.

"Bekle koşuyorum bekle! Allah'ım Ya Rabb'im! Niye ayrılıyorsun benden!?"

Cevap vermeden yola çıktım ve iki el ateş ettim. Üçü de bir yana saklandığında iki el daha ateş ettim.

Azer'e ilerledim ve yarası var mı diye kontrol ettim.

Nefes alıyor, bir şey söylemeye çalışıyordu ama kelimeler ağzından çıkmıyordu.

"Dayan tamam mı? Su içireceğim şimdi sana!"

Ayağa tekrar kalktım ve o yöne dönüp silahımı yola doğrulttum. Lâkin Baran'ı bir teröriste diz çöktü boğazını kasaturayla kestiğini görünce tebessüm ettim. Geri Azer'e dönüp mataramdan su içirmeye başladım ona.

Omzunu bir bezle sarmıştı. Muhtemelen bir kurşun omzunu sıyırmıştı.

Gözleri hâlâ açıktı ama bayık bayık bakıyordu. Bir anda öksürmeye başladığında matarayı ağzından çekip yüzünü tuttum.

"Baran yardım et bana haydi!!"

Baran koşarak yanıma geldi.

"Geldim geldim. Azer? Abiciğim iyi misin lan?"

"İyi gibi mi duruyor Baran? Baran iyi gibi mi duruyor adam bak bakalım!?"

Kollarını iki yana açtı.

"Nereden bileyim lan ben!? Kızıp durma bana! Yardım et kaldıralım götürelim. Etraf sakinleşti."

Azer'in koluna girdim ve Baran'ın da desteğiyle kaldırdım. Baran Azer'i kendine yaslarken ben de etrafı kolaçan ediyordum.

•••

Bizimkilerin yanına döndüğümüzde hepsi Azer'le ilgilenmeye başlamıştı. Azer konuşmuyordu ama zar zor tepkiler veriyordu. Bilinci yerindeydi ama kendinde değildi açıkçası.

Helikopter araziye inerken etrafıma bakmaya devam ettim.

"İlk Azer binsin helikoptere Baran. Geçin siz."

Baran bana buruk bir bakış attı ve Azer'le beraber bindi. Ardından Turan abimin omzuma dokunmasıyla ben bindim. Azer omzuma doğru devrildiğinde kımıldamadan durmaya çalıştım.

"..Kara-ca..."

Yüzünü tuttum.

"Azer? Söyle?"

BÖRÜOnde histórias criam vida. Descubra agora