10 / Yaktın Beni Azer

476 47 152
                                    

'Bugün benim doğum günüm.'

Hem sarhoşum , hem yastayım.

Bir bar taburesi üstünde ,

Babamın öldüğü yaştayım.

(Pazar günü olan doğum günümü kutlayan herkese öpücükler , kucaklar. Kutlamayanlara da sadece gülücükler xkmslskz)

••

Yılmaz'ın tekrar Azer'i aramasıyla Azer hızlıca telefonu açtı.

"Seyhan nasıl!?"

"Eve getirdim abi. O piç ben gittiğimde evde değildi."

"Seyhan. Nasıl?!"

Yılmaz derin bir nefes almıştı.

"Orospu çocuğu biraz... Hırpalamış."

"Sikecem onun soyunu sopunu! Az kaldı geliyorum bekle!"

Telefonu kapatıp el freninin olduğu yere koydu ve gaza daha çok yüklendi.

"Bak biliyorum sakin kalamıyorsun ama en azından dene Azer. Çok sinirlisin. Bu sinirle bir yere varamazsın."

Beni dinlememişti.  Karnımı kaldırıp baktığımda kıpkırmızı olduğunu ve kabarmaya yüz tuttuğunu gördüm.

Derince ofladım.

••

Adana il sınırlarına girdiğimizi yol kenarındaki mavi tabeladan anlamıştım. Gelene kadar kaç radara girdik kaç ceza yedik bilmiyordum. Muhtemelen anamıza bacımıza da sövmüşlerdi. Çünkü makas atmadığımız , sollamadığımız araba kalmamıştı.

"Biraz yavaşla. Şehire girdik. Dikkatli olmamız lazım."

"Karaca sakinleşmiyorum! Daha da sinirleniyorum. Boşa nefesini tüketme!"

Ellerimi birbirine çarpıp söylendim.

"Bu şekilde yaparak Seyhan'ı da korkutacaksın! Sakinleşmek zorundasın!"

"Ya nasıl sakın olayım nasıl!? Kulağımın dibinde kardeşime bağırdı lan! Telefon kapandı ne olduğunu ne yaptığını bilmiyorum!!"

Başka bir şey demeden önüme döndüm.

••

Azer ani bir şekilde frene bastığında öne savruldum. Tutunarak kafamı koruduğumda Azer'in çoktan arabadan indiğini gördüm.
Bende hızlıca indim ve peşinden koştum.

"Allah aşkına sakin ol korkutacaksın kızı."

Kolunu tutmaya çalışmıştım ama hızlıca kolunu kurtarmıştı. Bahçeye girip 'Seyhan!' diye bağırdığında kapı anında açılmıştı. Genç ama güzel bir kız kapıdan harap bir şekilde çıktığında acıyla yutkundum. Gözünün altı morarmış , dudağı patlamıştı.

"Abim!" diye ağlayarak Azer'e koşmaya başladı. Azer de hızlıca ona ilerlediğinde birbirlerine sarıldılar. Kapıdan , Azer'den birkaç yaş küçük iki adam çıkmıştı. Onların arkasından biraz yaşlı bir kadın gelmişti. Azer ve Seyhan'a baktıktan sonra gözleri beni bulmuştu. Buraya niye geldiğimi sorgularken sakin olmaya çalıştım.

Azer Seyhan'dan biraz çekilip alnından öptü.

"Seyhan'ım... Güzel bacım. Haydi anlat bana ne olduğunu? Ağlama kirpiklerine kurban olduğum ağlama(!) Söyle haydi bana!"

BÖRÜWhere stories live. Discover now