⚝ Halikarnas'ta Bir Gece | 31/2

15.1K 971 134
                                    

-31/2-

❝Valentino

Şoföre durması için işarette bulunduktan sonra adamlarımın kapımı açmak için uzanmalarını dahi umursamadan öfkeli ve aceleci bir şekilde arabadan indim. Vural denen adinin arkadaşı olduğunu öğrendiğim adamın mekânından içeri girdim.

Burası sakin bir bara benziyordu. Jazz müzikleri eşliğinde usulca masalarında ve bar taburelerinde oturan bir iki insan vardı. Bu saatte pek kalabalık bir mekân değildi. Barda duran çocuğa yaklaştım. "Patronun Barkın nerede?"

"Siz kimsiniz?" Koyulaşmış kararlı ve tehlikeli bakışlarımla birkaç saniye göz teması kurduktan sonra hafifçe öksürerek "İçeride. Ben çağırayım." dediği an asla beklemeye niyetim yoktu. Onu kenara itip gösterdiği yönde uzun bir koridorda yürürken çocuğun bir süre sonra kesilen seslenişlerini umursamıyordum. Arkamdan gelen adamların birkaçını girmek üzere olduğum odanın önünde bırakıp iki kişiyle içeri girdim. Burası şarap mahzenine benzese de tam olarak mahzen denemeyecek kadar kullanışsız görünüyordu.

Bahsi geçen adam olduğunu düşündüğüm kişi ise elindeki kadehten tadım yapar gibi bir yudum aldığı sırada içeri ben girince şaşkınlıkla duraksadı. Ne olduğunu anlayamadığı çok açıktı. "Buyurun?"

"Barkın sen misin?"

"Benim de siz kimsiniz?"

"Vural Sezer'i tanıyor musun?"

"E-Evet. Ama..."

Bir adım daha ilerlediğimde adam benim aksime geri geri gidiyordu. "Onu nerede bulabilirim?"

"Bakın, Vural benim arkadaşım. Ama takdir edersiniz ki ben şuan nerede olduğunu bilemem."

"Takdir edeceğimi de nereden çıkardın?" Ben ilerledikçe arkamdan gelen adamlarımı el işaretiyle durdurdum. "Bak, arkadaşın benden çok değerli bir şeyi aldı. Ve onu bana geri vermesi gerekiyor. Bu para veya herhangi bir ödeme yöntemiyle karşılanamayacak bir şey." Ona doğru bir adım daha attığımda adam arkasındaki masaya çarptı ve eliyle yaslanmış benimle göz temasını korku dolu bakışlarla sürdürüyordu. "Eğer bildiğin herhangi bir şey varsa söylemenin tam zamanı. Aksi takdirde..."

"A-Aksi takdirde?"

"Sonun arkadaşının akıbetine benzesin istemem. Zira kendisini bulduğum yerde..." Heyecan dolu bir filmi anlatır gibi yarıda kestim. "Her neyse, boş ver. Midenin kaldırmayacağı şeyler yaşatacağımı bilmen yeterli. Suçsuz yere senin de üzerine kan sıçrasın istemem. Ama susmaya devam edersen başına gelecekleri de suçsuz olup olmadığını da umursamam."

"A-Anlıyorum." Kesik kesik nefes aldıktan sonra gecikmiş sorumu yanıtlayacak cesareti bulmayı başardı. "Bakın, gerçekten tam olarak nerede olduğunu bilemiyorum. Ama normalde takıldığı bir iki mekân var, size onların adresini verebilirim. Bir de laboratuvarı var ama oraya kartla giriş yapıldığı için girebileceğinizi sanmıyorum."

Rahat ve kendimden emin bir gülümsemeyle "Bende her yere girebilecek kart mevcuttur, benim için endişelenme." diye karşılık verdim.

Adam beni baştan aşağı süzdükten sonra ne demek istediğimi anlamış gibi bakıyordu. Onaylarcasına başını salladı. "Tamam. Ailesinin evini ve kendi ev adresini de-"

"Onları biliyoruz. Herkesin bildiği şeyleri değil, bilmediklerini öğrenmeye geldik. Gizli bir yeri var mı?" Birkaç saniye ifadesizce baktığında kaşlarımı çattım. "Bakın Barkın Bey, ben çok sabırlı biri sayılmam. Hatta aslına bakarsanız, hiç sabırlı biri olduğum söylenemez. O yüzden sabrımı zorlamayın, bu sizinle son kibar konuşmam olacaktır."

Halikarnas'ta Bir Gece | Gecedeki Aşk Serisi - I ღBİTTİღHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin