Keşke Olsaydı

Av bidesvu_

206K 12.9K 9.8K

Sadece keşke olsaydı dediklerimiz... YavBah #1 Mer

☘ 51'den devam 1 ☘
☘ 51'den devam 2 ☘
☘ 51'den devam 3 ☘
☘ 51'den devam 4 ☘
☘ 51'den devam 5 ☘
ꕥ 51'den devam ꕥ
ღ 51'den devam 1 ღ
ღ 51'den devam 2 ღ
ღ 51'den devam 3 ღ
Yazarınızı Tanıyın
Bölüm 17
Bölüm 17 / 2
⌘ 51'den devam 1 ⌘
⌘ 51'den devam 2 ⌘
⌘ 51'den devam 3 ⌘
⌘ 51'den devam 4 ⌘
❅ 12'den devam 1 ❅
❅ 12'den devam 2 ❅
❅ 12'den devam 3 ❅
✮ 45'ten devam 1 ✮
✮ 45'ten devam 2 ✮
◈ 49'dan devam 1 ◈
◈ 49'dan devam 2 ◈
◈ 49'dan devam 3 ◈
✢ 43'ten devam 1 ✢
✢ 43'ten devam 2 ✢
✢ 43'ten devam 3 ✢
✢ 43'ten devam 4 ✢
✢ 43'ten devam 5 ✢
✢ 43'ten devam 6 ✢
✠ 39'dan devam 1 ✠
✠ 39'dan devam 2 ✠
✠ 39'dan devam 3 ✠
✠ 39'dan devam 4 ✠
✠ 39'dan devam 5 ✠
❀ 25'ten devam 1 ❀
❀ 25'ten devam 2 ❀
❀ 25'ten devam 3 ❀
❀ 25'ten devam 4 ❀
Sadece bir şey...
✧ 66'dan devam 1 ✧
✧ 66'dan devam 2 ✧
✧ 66'dan devam 3 ✧
✧ 66'dan devam 4 ✧
〄 51'den devam 1 〄
〄 51'den devam 2 〄
〄 51'den devam 3 〄
〄 51'den devam 5 〄
❁ 41'den devam 1 ❁
❁ 41'den devam 2 ❁
❁ 41'den devam 3 ❁
❁ 41'den devam 4 ❁
❁ 41'den devam 5 ❁
ÖNEMLİ
❁ 41'den devam 6 ❁
❁ 41'den devam 7 ❁
❈ 23'ten devam 1 ❈
❈ 23'ten devam 2 ❈
❈ 23'ten devam 3 ❈
❈ 23'ten devam 4 ❈
❈ 23'ten devam 5 ❈
❈ 23'ten devam 6 ❈
❈ 23'ten devam 7 ❈
❈ 23'ten devam 8 ❈
❈ 23'ten devam 9 ❈
❈ 23'ten devam 10 ❈
❈ 23'ten devam 11 ❈
❈ 23'ten devam 12 ❈
❈ 23'ten devam 13 ❈
❈ 23'ten devam 14 ❈
❈ 23'ten devam 15 ❈
❈ 23'ten devam 16 ❈
❧ 51'den devam 1 ❧
❧ 51'den devam 2 ❧
❧ 51'den devam 3 ❧
❧ 51'den devam 4 ❧
♧ Özel Bölüm ♧
§ Mini-Özel Seri 1 §
§ Mini-Özel Seri 2 §
§ Mini-Özel Seri 3 §
§ Mini-Özel Seri 4 §
§ Mini-Özel Seri 5 §
§Mini-Özel Seri 6§
§Mini-Özel Seri 7§
DUYURU (10.12.2023)
KO-1
KO-2
KO-3
KO-4
KO-5
KO-6
KO-7
KO-8
KO-9
KO-10
KO-11
KO-12
KO-13
KO-14

〄 51'den devam 4 〄

1.8K 166 144
Av bidesvu_

Ben daha dün bölümü bitiremeden siz sınırı doldurmuşsunuz yaa😂😂

Okulum ve derslerim (özellikle ödevlerim) son hız başladığı için geceden yarım kalan bölümü bu saatte anca bitirebiliyorum. Bu yüzden sınır dolsa bile bölümü bitiremediğim zamanlar olduğunda, bölümler gecikebiliyor. Üzgünüm 😔

Sınırın dolmasına rağmen biraz geciken bir bölüm oldu ama umarım +2800 kelimelik yazdığım bu bölüm sizin gönlünüzü almama yardımcı olurr 😊

Bu bölüm sınırları biraz daha zorlayalım mı? Hadi zorlayalım.

Yeni bölüm: 110 Oy ve 100 Yorum, geldiğinde gelecek.

Hadi bölüme geçelim

⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯

Gözlerimi araladığımda gördüğüm ilk şey beyaz tavan oldu. Burnumu dolduran keskin kokuyla hastane odasında olduğumu anlamam zor olmadı.

Bakışlarımı yavaşça tavandan çektim. Odada sadece bir kadın vardı. O da camdan dışarıya bakıyordu.

Başım çatlayacak gibi ağrıyordu. Elimi kaldırıp alnıma koyduğum anda kadın yanımda belirdi.

"Bahar. Şükürler olsun uyandın" dedi titreyen sesiyle

Ardından boynuma sarıldı ve hıçkırıklarla ağlarken "Kardeşim benim. Yaşıyorsun. Ölmedin" demeye başladı.

Kadının hıçkırarak ağlaması içimi burarken kapı açıldı. Kadın burnunu çekerek benden ayrıldı. Gelene bakmak için başımı kapıya çevirdim.

İçeriye en önde Yavuz olmakla beraber dün Yavuzun fotoğraflardan tanıttığı kadarıyla tanımadığım adamlar girdi.

Ben yattığım yerden doğrulurken erik gözlü olan adam Yavuzun omzuna çarparak öne geçti. Koşar adım yanıma gelip bana sarıldı.

"Yengem benim bee! Canım yengem yaşıyor bee! " dedi

Mutluluğu sesinin tınısından belliydi. Erik gözlü adam benden ayrılınca diğerleri sarıldı.

Hepsinin beni sevdiği belliydi.

Onların beni bu kadar sevmesine karşılık ben onları hatırlamıyordum. Dolan gözlerimi kırpıştırıp "B-ben ü-üzgünüm. Sizi sadece dün Yavuzun gösterdiği fotoğraflardan tanıyorum" dedim

"Üzülme Bahar. Üzülme. Sen neleri atlattın. Bunu da atlatacaksın" dedi kahküllü kadın.

Adı neydi? Neydi? Hah, Eylem

"İnşallah," dedim. "Eylem" diye ekledim ardından

Yüzünde bir gülümseme oluşurken bana tekrar sarıldı. Bende ona. O sıcaklığı hissettim. Kardeş sıcaklığını...

Benden ayrılınca Yavuz gelip yanıma oturdu. Elimi sıkıca tutup,

"Neden oldu? Yine bir şey mi hatırladın? " diye sordu

Gözümün önüne gelen görüntüleri hatırlayınca başımla onayladım.

Yüzünde bir gülümseme oluştu. Tek Yavuzun değil, odadaki herkesin...

"Ne hatırladın yenge? " diye sordu bebek yüzlü olan

Bebek yüzlü olan? Onun adı neydi? Fe- hayır, dur. Feyzullah. Evet, evet Feyzullah.

"Bir evdeydim. Yine başıma silah dayanmıştı" dedim

"Karabayırda her hafta başına silah dayanıyordu zaten yenge" dedi erik gözlü olan

Bu kimdi? Yavuzun deli dediği adamdı. Mücahit.

Yavuz Mücahite ölümcül bakışlarını attıktan sonra bana "Devam et canım" dedi

"Sen vardın. Bir de dün fotoğrafını gösterdiğin adam. Komutanın..."

Biraz duraksayıp adını düşündüm. "Erdem abi" dedim

"İkinci vurulma deneyimini hatırlamışsın teyzekızım" dedi sarışın olan

Gözlerimi kocaman aralayıp "İ-ikinci vurulma deneyimim mi? " dedim

"Ulan Ateş, bir kapa çeneni. Bahara kötü şeyleri değil, iyi şeyleri söylemen gerek" dedi esmer olan adam.

"Komutanımın seni sevdiğini anlamadan önce yaşanılan olayı hatırlamışsın teyzekızım" dedi aynı sarışın telaşla

Başımı Yavuzun dizine koyup "Bugün bir şey daha hatırladım" dedim

Gözleri parlarken "Ne hatırladın? " diye sordu

"Bugünkü gibi yine senin kucağındaydım. Sen ağlıyordun. Birde tüm bedenimi saran bir acı vardı" dedim

Birden yüzüne bir hüzün oturdu.

"Neyi hatırlamışım? " diye sordum

Gözleri sulanırken "O günden sonra seni öldü bildim ben. Altı ay boyunca kalbimde acını hissettim" dedi

Elimi yanağına koyup alttan gözlerine baktım ve "Seni üzmek istememiştim" dedim

"Sen üzmedin. Aslında sen beni mutlu edecek bir şey yaptın. Kötü de olsa bir anı hatırladın" dedi

Gözlerim dudaklarına kaydı. O anda elimi kaldırıp ensesine koydum. Bakışlarımı tekrar gözlerine çevirip "Şu anda içimden geldiği gibi davransam bana kızar mısın? " diye sordum

Elini çenemin altından dolandırıp yanağıma koydu ve "Kızmam" dedi

İçimi dolduran cesaretle ensesinden kendime çektim onu. Dudakları dudaklarıma temas ettiği an dudaklarını araladı.

Usulca öpmeye başladı. Bende ona karşılık verdim. Dudaklarımız birbiri altında ezilirken Yavuzun telefonu çalmaya başladı.

Yavuz sinirle dudaklarımdan ayrıldı. Bir küfür savurup telefonu eline aldı. Arayanı görünce kaşları çatıldı. Telefonu sinirle açıp,

"Ne var lan? Neden arıyorsun? " diye çıkıştı karşı tarafa

Onun bu haline gülmemek için çabaladım. Bunu yaparken de dudaklarımı büzdüm.

Yavuzun kaşları biraz daha çatılırken,

"Ne kırmızısı? Ne siyahı? Oğlum sen ne diyorsun? " dedi

Karşı taraf bir şeyler söyledikten sonra Yavuz sinirle,

"Lan Ateş seni elime geçirdiğim an geberteceğim. Bunun için mi aradın beni? "

Karşı taraf tekrar bir şeyler dedi. Yavuz ardından "Lan kapat artık" dedi ve sinirle telefonu kapattı.

Yavuz telefonu kanepenin üzerinde bir yere fırlatıp dudaklarıma yapıştı. Minik bir öpücüğün ardından geri çekildi ve "Büzme şu dudaklarını" dedi

"Nedenmiş o? İstediğim gibi büzerim" dedim

"Büzme Bahar. Uyarıyorum bak" dedi

Dudaklarımı büzerek "Büzersen naparsın? " dedim

Dudaklarını ıslatıp kaşlarını havaya kaldırdı. "Öperim" dedi

"Öp o zaman" dedim

Bu cesaretin nerden geldiğini hiç bilmiyorum ama geliyor işte.

Yavuz benden aldığı cevapla yaklaşmaya başladı. Dudaklarımızın arasında kısacık bir mesafe kalmıştı ki kapı çaldı.

Yavuz öfkeyle soluyup "Gelin ağzını kırayım gelin. Zaten ben bu dudaklara altı ay hasret kalmadım" dedi

Gözlerimi pörtletip Yavuza bakarken elini ensemin altına geçirip başımı dizinden kaldırdı. Bunu yaparken çok nazik olmasına karşıt olarak sinirle ayağa kalktı.

Yavuzun sinirlenişine gülerken sırtımı kanepeye yasladım. Bacaklarımı kendime çekmek istediğimde üzerimde sadece Yavuzun tişörtü olduğu aklıma geldi ve vazgeçtim.

"Salak Bahar, üzerinde sadece tişört var diye oturuşuna dikkat ediyorsun ama gelen kişinin seni bu halde görüp diline sakız olacağını düşünmüyorsun" dedim kendi kendime

Hemen, gelen içeriye girmeden üst kata çıkma planı kurdum. Ayağa kalktığım anda içeriye Yavuzla beraber Eylem girdi.

Eylem beni görünce gülerek "Senin sinirinin nedeni anlaşıldı. Ben üzgünüm. Anınızın içine sıçmışım" dedi

Gözlerimi pörtletip Eyleme baktım ve "Saçmalama Eylem. Yavuz, Ateşe sinir oldu" dedi

"Ha Ateş, ha Eylem. Sonuçta ortada sıçılmış bir şey var" dedi Yavuz

Gözlerim daha da büyürken "Düzgün konuşsana sen yaa, terbiyesiz" dedim

"Tamam canım ben terbiyesizim" dedi Yavuz ve Eyleme dönüp "Sen neden geldin? " diye sordu

"Akşam kız isteme var ya, Baharın elbisesi yoktur diye düşünmüştüm" dedi Eylem

"Çok doğru düşünmüşsün. Çünkü giyecek bir şeyim cidden yok. Şu halime baksana sadece tişörtle duruyorum" dedim

"Ha ondan yani" dedi Eylem gülerek

"Evet, ondan" dedim kızaran yanaklarımla ve hızla yanına gidip elindeki paketi aldım.

"Hadi yukarı çıkıp hazırlanalım" dedim ve Eylemi elinden tutup yukarıya doğru koşar adım ilerledim.

Eylem kahkahalarla gülerken üst kata çıktık ve benim kaldığım odaya girdik.

"Gülmeyi kes artık" diye çıkıştım

"Ya, ama çok tatlı utanıyorsun. Hem utanman gerek yok ki siz defalarca kez sevi-"

Devam etmesine izin vermeden ağzını kapattım. Eylem gülerken elimi ağzından çektim ve "Gülmesene yaa" dedim

Eylem gülmemek için uğraşırken "Hadi getirdiğim elbiseye bak" dedi

Merakla yatağın üstüne attığım paketi elime aldım. İçinden elbiseyi çıkarttım.

Elbiseyi görünce ağzım açık kaldı. Açık mavi bir elbiseydi. Üzerinde çiçek desenleri vardı. Kolları uzundu ama dirsek kısmından sonra bolarmaya başlıyordu. Kısaydı. Dizimin yaklaşık iki karış üstünde olacak gibiydi. Çok hafif göğüs dekoltesi vardı. Elbisenin detayları abartılı değildi. Gayet şıktı.

"Çok güzel" dedim büyülenmiş bir şekilde elbiseye bakarken.

"Üzerinde daha güzel olacak" dedi. Ardından beni aynanın karşısına oturtup "Saçını ve makyajını yapalım. Sonra giyin" dedi

"Bir şey yapmak istemiyorum. Saçımı doğal haline bırakalım. Makyajı da çok hafif yapalım. Onu da ben yaparım" dedim

"Bir şey itiraf edeyim mi? Benimde yapacağım tek şey saçını açmaktı. Çünkü bu konularda hiç başarılı değilimdir" dedi

İkimizde gülmeye başladık. Bir yandan gülerken bir yandan da saçımı açtım. Ardından hafif bir makyaj yaptım.

Ben elbisemi giymek için kalkarken, aynanın başına Eylem oturdu.

Elbisemi giydim. Fermuarımı çekmek için uğraştım ama olmadı. Kedi gibi Eyleme bakıp "Çekemiyorum. Sen çeker misin? " dedim

Sol gözüne eyeliner çekmeye çalışırken "Eyeliner çekmeye çalışıyorum. Yavuza kapattır" dedi

Sanki başka seçeneğim vardı.

El mecbur odadan çıktım. Yavuzun da hazırlanıyor olabileceğini düşünerek önce yan odaya bakma kararı aldım.

Odanın kapısını çalmadan içeriye girince üstü çıplak Yavuzla karşılaştım.

Utanmadım. Eylemin imasından utanırken, şu anda utanmadım. Ve dün duşta...

Usul adımlarla içeriye girdim. Sırtımı Yavuza dönüp "Kapatabilir misin? " dedim

"Tabii" dedi ve elindeki beyaz gömleği bıraktı.

Nefesini ensemde hissedince nefesimi tuttum. Parmağı çıplak sırtıma değerken fermuarı kapattı.

Omuzlarımdan tutup ensemi öptü. Ardından beni kendine çevirdi. Belim sarıp "Çok güzel olmuşsun" dedi

"Teşekkür ederim" dedim

Konuşmak için dudaklarını araladı. Sonra vazgeçip geri kapattı.

Güldüm. "Ne diyecektin? " dedim

"Hiiçç" dedi

"Yaa, söylesene. Merak ettim" dedim

"Peki. Çok güzel olmuşsun ama bundan sonra tek bana güzel ol. Mesela dışarda bu kadar kısa giyme, dekolte giyme. Kıskanırım. Kıskanmakla kalmam, sana bakan herkesi döverim. Senin bacaklarına da göğüslerine de tek ben bakabilirim" dedi

"Hödüğe bak yaa," dedim. Yavaşça çıplak göğsüne vurup "Hem sen sapık mısın? Neden sen bakıyorsun bacaklarımla göğüslerime? " dedim

Alnını alnıma yasladı. Gözlerim istemsizce kapanırken "Sapık değilim sevgilim, kocanım" dedi

Nefesi dudaklarıma çarparken dudaklarım benden izinsiz aralandı.

"Sevişmek nasıl bir duygu? "

"Neden sordun? " diye sordu

"Bilmem. Sordum işte" dedim. "Nasıl bir duygu anlatsana"

"O duygu anlatılmaz ki. Sadece yaşayarak tadarsın o duyguyu" dedi

Gözlerimi açtım. Yavuzun kapalı gözlerine bakarak "Peki o duyguyu yaşamak istersem yaşatır mısın? " dedim

Mavileri aralandı. Şaşırdığı belliydi.

"Hafızan yerine geldiğinde neden olmasın? " dedi

"Bu, hafızam yerine gelmeden neden olasın? " dedim

"Kendimi seni kullanıyormuş gibi hissederim. Hem daha beni iki gündür tanıyorsun" dedi

"Seni iki gündür tanımıyorum. Evli olduğumuza göre uzun zamandır tanıyorum. Ve yine evli olduğumuza göre beni kullanmış olmazsın" dedim

Bu konuya nereden ve neden geldiğimi bilmiyorum. Ama geldim işte.

"Bahar," dedi

Beni istememesi kırmıştı. Aslında dediği mantıklıydı. Hafızam kayıptı. Ama kırmıştı işte.

Sulanan gözlerimle geri çekildim ve "Pardon, bu konuya nereden geldiğimi bilmiyorum. Böyle bir şeyi hiç sormamam ve dememem gerekiyordu" dedim

"Bahar..."

Devam etmesine izin vermeden odadan çıktım. Hızlı adımlar atarak banyoya girdim. Kapıyı kitledim ve ellerimi mermerin üzerine dayayıp aynada kendime baktım.

Gözlerim sulanmış ve kızarmıştı. Dudağım titriyordu.

Başımı önüme eğip gözlerimi kapattım. Bir damla yaş gözümden firar etti.

O sırada banyonun kapısı tıklatıldı. Ardından Yavuzun sesi geldi.

"Bahar, canım sen beni yanlış anladın" dedi

"Hayır, " dedim sesim titrerken. "Sen haklıydın. Ben zaten saçma bir konu açtım."

Başını kapıya yasladığını hafifçe çıkan sesten anladım.

"Neden ağlıyorsun o zaman? " dedi

Gözlerimden bir damla yaş akarken alt dudağımı dişlerim arasından bıraktım ve titreyen sesimle,

"Ağlamıyorum" dedim

"Sesin titriyor. Hem beni kandıramazsın doktor hanım" dedi

Gözümden bir damla daha yaş süzüldü. Alt dudağımı dişledim.

"Hadi aç kapıyı canım" dedi

Çıplak ayaklarımı soğuk zemine sürterek kapıya ulaştım. Kapının kilidini usulca açtım. Metal kolu tutup aşağıya çektim. Kapı yavaşça aralandı.

Yavuz kollarını iki yana açınca kolları arasına girdim. Yüzümü boynuna gömüp göz yaşlarımı akıtırken,

"Benim sinirlerim altı ayda çok yıprandı Yavuz. Özür dilerim" dedim

"Boş yere özür dileme Bahar. Özür dilemesi gereken kişi sen değilsin, benim. Özür dilerim" dedi

Yüzüm boynunda hıçkırmaya başlayınca sırtımı sıvazlayarak beni sakinleştirmeye çalıştı.

Ne kadar ağladım bilmiyorum. Yüzümü Yavuzun boynundan çekince onunda gözlerinin sulu olduğun gördüm. Odanın kapısına yaslanıp usulca ağlayan Eylemi de...

Eylem göz yaşlarını silip "Sümüklü, hadi sümüklerini sil. Daha kız isteyeceğiz" dedi ve ekledi "Makyajını da düzelt. Rimelin hep aktı" dedi

"Senin de eyelinerinin kuyruğu uzaya çıkmış" dedim burnumu çekerek

Gülerek arkasını döndü ve odaya geri girdi.

Yavuz kollarını belime dolayıp bana sarıldı. Bende kollarımı boynuna doladım. Boynuma tüy gibi bir öpücük kondurup,

"Hani elini yüzünü yıkayalım" dedi

Başımla onaylayınca az önce çıktığım banyoya geri girdik.

Akan gözyaşları, aslında çok kıymetlidir. Hüzünle aksa da, mutlulukla aksa da... Yani her türlüsü değerlidir. Neden mi? Çünkü, içinde bizim duygularımız var. Kimi insanın önemsemediği duygularımız...

Az önce birbirini çok seven insanlar, birbirlerine için yine o kıymetli gözyaşlarını akıttılar. Ama onlar, o bir damla yaşın bile değerini biliyorlar.

Dostları, kardeşleri, her şeyleri, Bahara kavuşunca döktüler o yaşları. Kimi kardeşinin yaşadığını öğrendi, kimi kızı kadar sevdiğinin, kimi ablası yerine koyduğunun...

Ağladılar işte. Tarifi olmayan bir mutlulukla.

Şimdi ise altı ayın acısını çıkarırcasına gülüyorlardı. Bahar gülerken kısılan gözlerini izleyen adamdan habersiz gülerken Yavuz onu izledi. Kadınının gülüşünü ne kadar özlediğini fark ederek...

"Nazlı kızım kahveleri yap artık? " dedi Güler

Nazlı içindeki heyecandan dolayı yüzünden silinmeyen gülümsemesiyle ayağa kalktı ve mutfağa gitti.

Kahveleri yapıp gelince dağıtmaya başladı. Kahveler dağıtılınca herkes pür dikkat Ateşi izlemeye başladı.

Ateş kahveden bir yudum alacağı sırada Feyzullah tarafından suratına püskürtülen kahveyle şoka uğradı. Herkes gülerken Bahara, olmasına alıştığı şey oldu, yine gözünün önüne siyah perde çekildi.

Bu sefer gözünün önünde başka bir ev canlandı. Yine herkes buradaydı. Tek eksik Hamit ve time yeni katılanlardı... Yine kahve dağıtılıyordu. Kahveler içileceği sırada yine birisi püskürttü. Ateş...

Görüntü yine eski haline geldiğinde Baharın gözünde, dünya deli gibi dönmeye başladı. Kendini son hız dönen bir balerinde gibi hissetti. Nefesi yine boğazına düğümlendi.

Bahar yanında oturan kocasının kolunu sıkıca tuttu. Ciğerleri alev alev yanarken nefes almaya çalıştı.

Yine aynı hikaye...

Yavuz kolunun sıkıca tutulmasıyla Bahara döndü. Baharın yine nefes alamadığını fark edince içinde bir mutluluk oluştu. Saçma di mi? Kim karısının nefes alamamasına mutlu olur ki? Haa, yanlış anlaşılmasın, Yavuz karısının nefessiz kalışına değil, hatırlamasına sevindi.

Yavuz Baharı sakinleştirmesi gerektiğini bildiği için hemen yüzünü avuçları arasına aldı. Baharın diğer yanında oturan Eylem, Bahara ne olduğunu sabahki olaydan dolayı bildiği için kardeşinin elini sıkıca tutup ona destek olmaya çalıştı.

Herkes telaşla ayağa kalkıp Bahar ve Yavuzun başına toplanırken Nazlı gözlerinden akan yaşla beraber "Ateş bir şey yap! Ateş kardeşime bir şey oluyor! Olmasın! " diye ağlamaya başladı.

Eylem Baharın elini bırakıp ayağa kalktı ve Nazlıyı omuzlarından tutup sarsarken "Nazlı! Sakin ol! Bahara bir şey olmuyor. O sadece hatırlıyor, tamam mı? İyi yada kötü, bizimle yada bizsiz, iki yılına dair bir şey hatırlıyor" dedi

Nazlı anında ağlamayı bıraktı ve "N-ne? " dedi

"Ne nesi salak kız? Kardeşimiz yavaş yavaş hatırlıyor. Tamam hatırlarken canı yanıyor ama hatırlıyor" dedi Eylem sonlara doğru yüzünde bir gülümseme oluşurken

O sırada Yavuz ise karısının yanağını okşayarak sakinleşmesi için onunla konuşmaya başladı.

Baharın irislerinin yavaş yavaş kaybolduğunu görünce yavaşça yanağına vurdu ve "Bahar, canım bana bak. Bana bak" dedi

Bahar alev topuna dönen ciğerlerine meydan okuyarak gözlerini karşısındaki mavilere dikti.

Yavuz Baharın gözünden şakaklarına doğru süzülen yaşı silip "Bu sefer bayılmak yok doktor hanım, bu sefer bayılmak yok" dedi

Bahar kocasına cevap olarak gözlerini usulca kapatıp geri açtı. Zorla almaya çalıştığı nefes ona yetmezken bayılmamak için yorgun bedeniyle savaşmaya başladı.

Kendinde kalabilmek için çaba harcarken Yavuzun ensesine tırnaklarını geçirdi.

Baharın nefesi yavaş yavaş düzene girerken etraftakilerin endişeli yüz ifadesi yerini tebessüme bıraktı.

Baharın gözünden bir damla yaş daha şakağına doğru aktı. Yavuz yaşı hemen silerken Bahar rahatça aldığı nefesin arkasından gözlerini kapattı.

Erdem Yavuzun omzuna dokunup "Nazlının odasına götür de biraz dinlensin" dedi

Yavuz başıyla onaylayıp bir kolunu Baharın bacağının altına geçirdi ve karısını kucağına aldı. Önden giden Nazlıyı takip etti.

Nazlının odasına gelince karısını yavaşça yatağa bıraktı. Ardından saçlarını okşayıp alnını öptü.

Nazlı yatağın üzerinde emekleyerek Baharın yanına geldi ve "Nasılsın teyzekızım? " diye sordu

"İyiyim" dedi Bahar fısıltıyla

Yavuz hala Baharın saçını okşarken Eylem, Baharın elini tuttu ve "Sormazsam çatlarım Bahar, ne hatırladın? " diye sordu

Bahar gözlerini açmadan yutkundu. "Yine hep beraberdik. Kahve içiyorduk. Ateş kahveyi Feyzullahın suratına püskürtüyordu. Bugünkünün aksine..." dedi

"Suyu Feyzullaha istediğimiz gün" dedi Yavuz yüzündeki gülümsemeyle

Nazlı mutluluktan akan göz yaşını silip "Biz çıkalım da Bahar dinlensin" dedi

Eylem ve Nazlı yataktan kalktı. Yavuz Baharın yanından ayrılmak istediğinde Bahar, Yavuzun elini tutup ona engel oldu.

"Gitme"

"Tamam" dedi Yavuz ve Baharın yanındaki boşluğa oturdu. Kolunu Baharın arkasından geçirdi. Bahar başını Yavuzun göğsüne koyup beline sarıldı.

Yavuz Baharın saçını öpüp "İyisin değil mi? " diye sordu

"İyiyim. Sadece biraz başım ağrıyor o kadar" dedi Bahar

"Ağrı kesici getireyim mi? " diye sordu Yavuz

Bahar başını iki yana sallayıp "Hayır" dedi

Yavuz Baharın saçına bir öpücük daha kondurdu.

"İçeriğe geçelim mi? Zaten benim yüzümden Nazlıyla Ateşin bu güzelim günü mahvoldu. Biraz daha aksamasın" dedi Bahar

"Biraz dinlen" dedi Yavuz

"İyiyim ben. Hadi içeriye geçelim" dedi Bahar

"Sen nasıl istesen canım"

Bahar başını Yavuzun göğsünden ayırınca Yavuz ayağa kalktı. Baharın da kalkmasına yardım etti.

Bahar odadan çıkmak için kapıya yöneldiğinde Yavuz karısını kolundan tutup kendine çekti. Kollarını Baharın beline dolayıp boynunu öptü.

"Her hatırladığında böyle olmak zorunda mı? Senin için korkuyorum" dedi

"Korkma. Sadece hatırlıyorum" dedi Bahar

"Elimde değil"

Bahar Yavuzdan ayrıldı. "Bu iyi bir şey Yavuz. Benim hatırlamam iyi bir şey. Bu yüzden korkma"

Bahar Yavuzun dudaklarına minik bir öpücük kondurdu. Yavuz gülümseyerek Baharın belini kavradı ve kapıya yönlendirdi.

Salona girdiklerinde Bahar ellerini önünde birleştirip mahcup bir şekilde "Ben üzgünüm. Sizin bu güzel gününüzü berbat ettim" dedi

Nazlı hemen "Saçmalama Bahar. Berbat falan etmedin" dedi

Ateş ayağa kalkıp Baharın yanına geldi ve Bahara sarılıp "Emin ol bugünün en güzel hediyesini sen verdin teyzekızım" dedi

Ateş Bahardan ayrılınca Bahar tebessümle "Böyle düşünmene sevindim dayıoğlu" dedi

Ateşin gülümsemesi büyürken "Hay ben senin dayıoğlu diyen ağzını ö..."

Etraftakilerin Ateşi uyarmasıyla Ateş hemen lafını çevirdi ve "Komutanım öpsün" dedi

Bahar gözlerini pörtletip Ateşe bakarken Yavuz,

"Ateş, oğlum bugün sana yeterince ayar oldum zaten. O yüzden sus konuşma" dedi

"Cidden komutanım siz bugün telefonda neden bana sinirlendiniz? " diye sordu Ateş

"Lan oğlum yüzük kutusunun rengini sormak için komutanın arandığı nerde görülmüş" dedi Yavuz

"Abi biz sana dedik arama komutanımı diye" dedi Feyzullah

"Olmuşla ölmüşe çare yok dayıoğlu" dedi Ateş

Bahar ve Yavuz eski yerlerine geri oturunca tekrar koyu bir sohbet başladı. Bahar aklına gelen şeyle Yavuza dönüp,

"Cidden Ateşe sadece kutu rengi için mi kızdın? " diye sordu

Yavuz Bahara dönüp çapkınca sırıttı ve "Hayır, seni öpemediğim için kızdım" dedi

Baharın yüzünde bir gülümseme oluşurken kızaran yanaklarını saklamak için önüne dönüp başını eğdi.

Yavuzla tüm yaşadıklarını tekrar yaşıyordu. Üzüntüyü, mutluluğu, utancı... Dostluğu bile...

⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯

Umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur.

Yeni bölüm: 110 Oy ve 100 Yorum, geldiğinde gelecek

Size söylemek istediğim sadece bir şey var. Kalbimin çok kırıldığı ve çok üzüldüğüm şu zamanlarda bana gerçekten çok iyi geliyorsunuz. Bunun için teşekkür ederim. İyi ki varsınız. Sizleri çok seviyorum ❤

Yeni bölüme kadar kendinize iyi bakın 💋 💕

Fortsett å les

You'll Also Like

1.1K 470 8
Hani hayat müşterekti? Kim söylediyse koca bir yanılgıya kapılmış ya da insanlığı kandırmak istemiş. Çünkü yaşanan eziyetler, üzüntüler tek kişilik. ...
172K 17.7K 31
Ülkesine dönen delta ve kendi halinde takılan sessiz bir omega bir gece birlikte olur.
108K 599 57
Tamamlanmış kitapları aramakla zaman kaybetmenize gerek yok. Her kitapsevere uygun çeşit ceşit kitapları burada bulabilirsiniz. NOT: Eğer sizin de ta...
284K 11.6K 111
Yavuz ve Bahar'ın hem bilindik hem bilinmeyen hikayesi. Söz'deki Yavuz ve Bahar burda, benim kalemimde biraz daha farklı. Diziyle paralellikler var...