NO:31

By khaleessiiii

3.1M 268K 181K

[TAMAMLANDI] Çük sevenler apartmanı. More

TANITIM
bir
iki E-A
üç K-A
dört T-B
beş
altı
yedi E-A
sekiz T-B
dokuz K-A
on E-A
on bir
on iki E-A
on üç T-B
on dört K-A
on beş
on altı E-A
on yedi K-A
on sekiz T-B
on dokuz K-A
yirmi
yirmi bir E-A
yirmi iki K-A
yirmi üç
yirmi dört E-A
yirmi beş K-A
yirmi altı E-A
yirmi yedi T-B
yirmi sekiz K-A
yirmi dokuz E-A
otuz T-B
otuz bir
otuz iki K-A
otuz üç E-A
otuz dört T-B
otuz beş K-A
otuz altı E-A
otuz yedi T-B
otuz sekiz K-A
otuz dokuz
kırk T-B
kırk bir E-A
kırk iki K-A
kırk üç E-A
kırk dört
kırk beş
kırk altı
kırk yedi T-B
kırk sekiz K-A
kırk dokuz
elli E-A
elli bir K-A
elli iki K-A
elli üç T-B
elli dört
elli altı K-A
elli yedi T-B
elli sekiz T-B
elli dokuz E-A
altmış K-A
altmış bir
altmış iki E-A
altmış üç E-A
altmış dört T-B
altmış beş E-A
SON K-A

elli beş E-A

38.3K 3.1K 1.4K
By khaleessiiii

İki gündür olduğu gibi üst katın kapısının önünde kamp kurmuş bekliyorlardı Erhan ve Kerem. Turgay bu grubun içinde yoktu. Çünkü kendisi kaşınmıştı ve hepsini beraber yakmıştı.

"Erhan şu ayağını çek biraz, yerimi daraltıyorsun." dedi Kerem ayakkabısının ucu ile Erhan'ı iterek. Erhan sinirle onun vurduğunun iki katı kadar itti, çocuğun şekli kaymıştı.

"Zaten sinirliyim rahat dur." dediği sırada kapı açıldığında ikisi de az önceki itişmeyi unutup birbirlerinden destek alarak ayağa kalktılar.

Arda, Asef ve Bulut üzerlerini giyinmiş kapının önünde duruyorlardı. Muhtemelen iki gündür olduğu gibi dışarı çıkacaklardı. Erhan kısa boylu çocuk ile göz göze gelince hevesle bir adım öne attı.

"Kapıda köpek oldular resmen." dedi Bulut gözlerini devirerek. Bu durumdan oldukça rahatsızlardı.

Asef soğuk ifadesinden hiç taviz vermeden ayakkabısını giyer giymez bir iki adım atarak Kerem'in önünden geçip gitti.

"Asef..." dedi Kerem ama dinlenmeyeceğini biliyordu. Bulut'da omzu ile onu itip merdivenin başına geçti.

Arda bir adım attığında Erhan tam önüne geçtiğinde dayanamayarak kafasını kaldırıp baktı. Erhan'ın bir suçu olmadığını zaten dün öğrenmişti ama abilerini tek bırakmamak ve biraz tavırlı durmak için böyle davranıyordu.

"Yavrum ben bir şey yapmadım, özür dilerim." dediğinde Arda tüm yelkenleri suya indirmişti bile.

"Arda!" Bulut'un sinirli sesi kulaklarına geldiğinde Erhan artık bu çocuk oyununa müdahale etmesi gerektiğini anlamıştı. Arda'nın elinden tutup kendine çekti ve merdivenin başında durup kendisine bakan gençlere kaşlarını çatarak cevap verdi.

"Ulan bizi rahat bırakın, çocuğu da kendinize alet etmeyin." Arda hiç cevap vermeden elini sıkı sıkı tutuyordu.

"Arda gelsene yanıma." dedi Asef.

"Erhan'ın bir suçu yok ki." Arda sonunda söylemişti içinden geleni.

"Pü." dedi Bulut ve kafasını olumsuz anlamda sallayarak merdivenden inmeye başladı.

Asef ters ters bakarak diğerinin peşinden giderken Kerem birkaç saniye kıskançlıkla bakıp hemen diğerlerinin peşine takıldı. Arda ve Erhan kapının önünde tek kalmıştı. Erhan bakışlarını yanındaki küçüğe çevirdi.

"İki gün..." dedi Erhan büyük bir özlemle. Biraz da sinirle. "İki gündür sıçtın ağzıma."

Arda cevap vermeden omuz silkti, biraz haketmişti dışarıdan bakılınca. Erhan derin bir nefes alıp kafasıyla kapıyı gösterdi.

"O zaman bugün dışarı çıkmak yok, özlem gidereceğim." dediğinde Arda karnınında uçuşan kelebeklere engel olamamıştı.

"Olabilir." dediğinde Erhan zaten kendini kaybetmiş bir şekilde elinden tutarak Arda'yı içeri götürdü ve kapıyı çekip kilitledi.

Beraber Arda'nın odasına giderken Erhan diğer yandan da elini onun kalçasına atmış okşuyordu. Neden bilmiyordu ama Arda'nın içinde sekse düşkün bir yanının olduğunu biliyordu. Aynı kendisinin ki gibi.

Odaya geçtikleri anda Arda'yı kucağına alıp yatağa oturdu. İşte şimdi iki günün acısını çıkarmanın tam vaktiydi. Arda kucağına yerleşince masum masum yüzüne bakmaya devam etti.

"Tokat attığım için özür dilerim." Erhan tokadı bile unutmuştu, zaten çok da yaralayıcı bir tokat değildi.

"Abilerine her şeyde uyum sağlamayı bırakmalısın, onlar her zaman haklı değiller yavrum." dedi Erhan dayanamayarak. Arda bunun bilincinde bir şekilde kafasını salladı.

"Haklısın ama onlara uyum sağlamak amacıyla öyle yapmadım. Ben kızlarla sizi baş başa görünce çok sinirlendim. Yani aklıma birkaç görüntü getirdim ve seni başkasının yanında hayal edince sinirlerim bozuldu." dedi ara ara derin nefes alarak. Erhan tek kaşını kaldırdı.

"Hmmm." dedi sadece, kıskançlığı için bir şey demeyecekti çünkü kendisi de on katı kıskançtı.

"Hıhım." dedi Arda, ortam saniyeler içinde değişmiş gibiydi.

Erhan elini kucağındaki çocuğun pantolonunun ordan da baksırının içine sokup küçük kalçayı avuçladı. Bu hareket ile Arda yerinden hafifçe kıpırdandı. Erhan gülümseyerek kalça arasına parmağını sokup küçük, dar deliği buldu ve işaret parmağı ile oraya baskı yapmaya başladı.

"Demek kıskandın." dedi onu konuşturmak istermiş gibi. Arda kafasını salladı.

"Evet."

Deliğe biraz daha baskı yapıp işaret parmağını içine soktuğunda Arda'nın dudakları aralandı ve anında kafasını Erhan'ın omzuna gömdü. Erhan gülümseyerek özlediği deliği okşamaya devam etti. Ucunu soktuğu parmağın hepsini bir anda kökleyince Arda hafifçe inledi.

Erhan bir süre deliği parmaklarken eli bir ara baya bir hızlandı. Öyle ki dişlerini sıkarak küçük deliği parçalamak istermiş gibi hızlı hızlı parmaklıyordu. En sonunda dayanamarak parmağı içinden çekip Arda'yı yatağa uzandırdı.

Pantolonunu ve baksırını çekip çıkardığında Arda'da ona izin veriyordu. Alt tarafı tamamen çıplak kalınca Erhan çocuğun bacaklarını ayırarak az önce parmakladığı deliğe büyük bir öpücük kondurdu. Arda'nın içi titremiş, çoktan kıvranmaya başlamıştı.

Dilini deliğin çevresinde gezdirip beyaz kalçaya öpücükler bırakıp diğer yandan da yalıyordu. Kasıklarına kadar öpüp geri çekildiğinde yeniden kalçasını öpüp yalamaya devam etti. Ağzında biriktirdiği tükürüğü deliğin biraz üstüne bıraktığında, akan sıvı yavaşça buruşuk deriye geldi.

Kasılıp gevşeyen deliği sıvıya yön verirken Erhan diliyle dağıtıp ses çıkararak yalamaya başladı. Kafasını geri çekip iki parmağını da yalayarak ilk önce birini daha sonra diğerini sokarak yeniden parmaklamaya devam etti.

O kadar hızlı yapıyordu ki artık Arda'nın bedeni sallanıyordu, dişlerini sıkıp hafifçe inledi ve bir anda elini çekip hızla yatakta doğruldu. Fermuarını açıp aletini çıkardı.

Üzerine tükürüp çekmeye başladığında diğer eliyle de Arda'nın kalçasını ayırmış deliğine baş parmağı ile baskı yapıyordu. Elinin hızını arttırdıkça dayanması daha da güç olmaya başlamıştı.

Arda'da dayanamayıp kendini çekmeye başladığında ikisinin inlemeleri odaya karışmıştı. Erhan parmağını çekip olduğu yerde doğruldu ve aletini tam olarak deliğe getirerek çekmeye devam etti. Kasılıp gevşeyen delik delirtiyordu onu.

Dakikalarca yaptığı işlemden sonra geleceğini anlayıp deliğe yaklaştı. Menisini büyük bir inleme ile altında yatan çocuğun deliğine, kalçasına bırakırken nefes nefese kalmıştı. Arda da onunla aynı saniye geldiği için kıvranıp duruyordu. Arda ise eline boşalmıştı.

Erhan boşaldığında kendini yan tarafa attı ama ondan önce Arda'nın elindeki menileri kasıklarına sürüp temizledi. Şimdi ikisi de nefes nefese kalmıştı.

"Yoruldun mu?" diye sordu Erhan yan bir sırıtma ile. Arda kafasını yana çevirip baktı.

"Evet." dediğinde Erhan onu kendine çekti.

"Akşama kadar daha çok yorulacaksın, şimdi biraz dinlen."

Arda itiraz etmeden yutkundu ve kafasını salladı. Bunu istiyordu. Biraz dinlemek amacıyla uzanırken her zaman olduğu gibi Erhan'ın elini kendine çekip başparmağını dudaklarının arasına aldı. Tam emip gözlerini kapatacakken Erhan elini geri çekti.

"Böyle olmaz." dediğinde ne dediğini anlamamıştı Arda.

Erhan başparmağını deliğinin kenarına sürüp beyaz sıvıyı orada toplarken onun ne yapmak istediğini anlamıştı. Yüzüne yaklaştırdığında Arda anında ağzına aldı ve gözlerinin içine bakarak tadına vara vara emdi.

Erhan bu görüntüyle yeniden azarken, birkaç dinlenmesi için kendini dizginlemeye çalıştı. Arda gözlerini kapatıp başparmağı yorgun haliyle emmeye devam etti.

Birkaç dakika dinlenmenin saatler süreceğini Arda'nın uykusu gelmeye başladığında anladı Erhan ama senini çıkarmadı. Uyumadan hemen önce elindeki meni bittikçe çocuğun kalça arasına sürüp yeniden ağzına veriyordu, Arda ise gözleri kapalı bir şekilde emmeye devam ediyordu.

Akşam yalan olmuştu ama Erhan'ın şimdi izlediği manzara daha güzeldi.

Continue Reading

You'll Also Like

VEDA By Khalesi

Teen Fiction

615K 64.6K 35
[TAMAMLANDI] Bela'nın üçüncü kitabı.
TREN By Khalesi

Teen Fiction

539K 34.1K 14
[TAMAMLANDI] Uzun bir tren yolculuğu...
ZAAF By Khalesi

Teen Fiction

3.5M 196K 37
[TAMAMLANDI] Sinan homofobikti, ama Karan onun zaafıydı.
1.1M 62.6K 58
"Şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar. Ölümleri olur zaferleri, Öpüşürken yok olan ateşle barut gibi." diyen Shakespeare belki haklıydı bu...