kırk sekiz K-A

44.7K 3.8K 2.1K
                                    

Kapak fotoğrafı için çok teşekkürler prosphene ❤️

Kuş cıvıltıları ve akıp giden suyun sesi huzurlu bir ortam yaratırken yanındaki bedenin taktığı kulaklıktan gelen ses derin bir nefes almasını sağladı Kerem'in, güzel bir ortamdaydılar ama oturmaktan canı sıkılmıştı.

Bakışlarını yanındaki bedene çevirdi, Asef'in tüm dikkati önündeki kara kaplı defterdeydi. Bir resim çiziyordu ve oldukça huzurlu görünüyordu. Yüzüklü eliyle kağıt parçasına uyguladığı kurşun kalem darbelerinin sesi geliyordu. Tek kulaklığı takılıydı bu yüzden boşta kalan kulaklık tarafından oldukça ses geliyordu.

Tam tamına iki saattir burdalardı, Asef onu davet etmişti ve o da seve seve kabul etmişti. Ama kendisinin sadece oturup, Asef'in hiç onla ilgilenmeyeceğini düşünmemişti.

"Asef, " dedi Kerem dayanamayıp. Asef anında kafasını kaldırmadan gözlerini kendisine dikti. Göz kırpıp sevecen bir gülümseme ile efendim dermiş gibi baktı. "Çok sıkıldım ben."

Asef anında kulaklığı çıkarıp kalemi defterin ortasına bıraktı. Sonunda dikkatini çekebilmişti.

"Ama yavrum ben gelmeden önce sıkılabilirsin demiştim..." evet söylemişti ama Kerem böyle yerleri çok sevdiği icin sıkılacağını gram düşünmemişti. "Biraz kötü enerjilerimi atmak için buraya geliyorum, bu yüzden dikkat kesilmişim özür dilerim."

"Tamam sen devam et o zaman." dedi Kerem, o kadar huzurlu konuşmuştu ki bu huzuru bozmak yanlış gelmişti o an.

Asef birkaç saniye baktı ama ardından defterinin kapağını kapatıp yana bıraktı. Kulaklığı ve telefonuda çantasının üzerine koyarken Kerem onu izliyordu. Üzerindeki beyaz bol tişört, altındaki rahat kargo bir pantolon ile oldukça yakışıklı duruyordu. Her hareket ettiğinde pantolonundan hışırtı yükseliyordu.

"Yok, dikkatimi dağıttın. Ben böyle devam edemem. Daha güzel bir şekilde enerji depolamak istiyorum." dedi Asef üzerine gelirken. Ayağa kalkmadan dizlerinin üzerine yanına gelip kucağına yavaşça çıktığında Kerem onu izliyordu heyecanla.

Sonunda onu kucağına aldığı için mutlu olacakken Asef belinden tutup bir bebek gibi yere uzatınca amacının farklı olduğunu anladı. Kafası toprak zeminle buluştuğunda nefeside hızlanmıştı. Asef ona yukarıdan bakıyordu.

"Orman fantezisi?" diye sordu sırıtarak.

"Ben bunu izlemiştim, Bihter ve Behlül koru sahnesi." Kerem'in söylediği şey ile büyükçe kahkaha atıp üzerine eğildi.

Yanağından tutup dudaklarını dudaklarına bastırırken gözlerini kapatmıştı. Kerem'de yumuşak deriyle heyecanla nefesini tuttu. Asef gözlerini açıp altındaki bedenin alt dudağını esir aldı. Kerem ona karşılık vermeye başladığında ise daha fazla üzerine eğildi, şimdi ikisinin de nefesi birbirine karışmıştı.

Asef öperken baş parmağını onun dudağının kenarına koyup okşamaya başladı. Dudak kenarı fazlasıyla hoşuna gidiyordu. Altındaki çocuk nefessiz kalınca dudaklarını ayırdı ve çenesine, burnuna, boynuna öpücükler kondurmaya başladı.

Bakışlarını bir ara Kerem'e doğrulttuğunda kendi salyası ile ıslanmış dudakları ile dikkatle ve arzuyla kendisini izlediğini gördü. Dudaklarına bir gülümseme yerleştirirken boynundan aşağılara doğru öperek ilerledi.

Kasıklarına gelip pantolonun üzerinden öptüğünde pantolondan bile belli olan sertlesmiş alete burnunu sürdü. Kerem gözlerini kapatıp kafasını geriye atmıştı bu hareket ile. Asef gülümseyerek aletinden öptü. Kerem'in dilini ısırdığını gördüğünde onu daha çok deli etmek için pantolonun fermuarını açtı. Baksırının üzerinden sertleşmiş kalın aleti çıkardığında dudaklarını yaladı.

NO:31 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin