41 - Colossus (6)

282 39 2
                                    

[Anlık Hasar]

T********** | 3803 Hasar.

K********** | 1489 Hasar

Merhabalar aq | 1063 Hasar

Tek Atan | 827 Hasar

Katil | 511 Hasar

Yarbenbelayım | 405 Hasar

X********* | 204 Hasar

M********* | 177 Hasar

What | 92 Hasar

Madonna | 75 Hasar

Kendi Hasarınız | 3803 Hasar

Mu Lan'ın anlık hasarı 3083 olmuştu, bu Colossus'a vurduğu toplam hasardı. Canavarın aldığı hasarı herkes görebilsin diye bu şekilde dizayn etmişlerdi.

Etraftaki atışmalar sürerken ani bir olay cereyan etti, Katiller loncası orada olan bütün insanlara saldırmaya yeltendiler.

"Mademki hasarda, en yüksek biz olamıyoruz, herkesi öldürün! Böylelikle hasar sıralamasına gireriz, hücuum. Sağ insan bırakmayın."

"Salak mısınız lan, burada kaç insan var? Hepimiz şimdi geri saldırıda bulunsak ne bok yiyeceksiniz?"

"Sen bizim loncamızı biliyor musun! Bizler birer katiliz sizin saldırınızdan korkacak değiliz! Hepinizi bugün buraya gömeceğiz ulan."

Katiller loncası adeta tüm sunucudaki insanlara res çekiyordu, oracıkta bütün insanlara saldırmayı umursamadılar. Birer birer insanlara saldırıp kırmızı isimlere dönüşüyorlardı. Bu şekilde bütün insanları öldürüp Colossus'da hasar sıralamasında yer edinmeyi düşündüler, sonuçta en fazla hasar verene en iyi ödüller geleceğini biliyorlardı.

Bu da sunucuda adeta bir kargaşa yarattı, Millet Colossus'u bırakıp birbirlerine saldırmaya başladı, Milyarlarca insan tek bir canavar yüzünden ne hale düşmüştü, sadece en iyi eşyaya sahip olabilmek umuduyla birbirlerini katlediyorlardı.

"Arkadaşlar, hepimiz el ele verirsek bu Colossus'u keseriz neden bunu yapıyorsunuz."

"Bütün dünyada buna inansın mı?"

"Birinizde şu oyunu ibnelik yapmadan oynasın be, ağız tadıyla bir canavar kestirmiyorsunuz."

Aralarında bazı insanlar iyi niyetliydi ama kötü niyetli olanların bu hiç umurunda değildi, iyi niyetli olan insanların bile bir sınırı vardı, eğer bir insanı yeterince kızdırırsan sonuçlarınada katlanırdın, bu ne kadar iyi yürekli biri olursa olsun.

"Bakın arkadaşlar son kez söylüyorum, eğer el ele verip canavara saldırmazsak bende kırmızı isimli gördüğüm tüm oyunculara saldıracağım, sizden düşen eşyaları alıp bir güzel giyeceğim. Colossus'dan alacağım ödülü sizin sayenizde telafi etmiş olurum."

Kırmızı isimli oyuncuların ölümleri normal oyuncuların ölümlerinden daha fazla eşya bıraktığı için kırmızı isimli oyunculara saldırmak çok daha karlı idi.

Mu Lan ise bu kargaşayı hiç umursamıyordu, sonuçta seviye 0 olan insanları hiçbir şekilde saldıramıyordun. O sadece Colossus'a saldırmaya devam ediyordu.

"Mu, bu insanlar birbirine düştüler lan, etraftaki binlerce canavar ve ayrıyetten Colossus'un saldırıları çok fazla zayiat vermemize sebep olacak, ne yapacağız?"

"Bize ne ya, yesinler birbirlerini, biz sadece Colossus'a verdiğimiz hasara bakalım, zaten bizi hiçbir şekilde öldüremezler, en azından en fazla hasarı biz çıkaralım."

"Peki, öyleyse."

"Okçular, Büyücüler yerlerinizi alın, Colossus'un altındaki insanlara nişan alın. ATEŞ."

Sayısız Ok ve Büyü yağmuru Colossus la yakın mücadele içinde olan insanları bir bir öldürüyordu. Katiller Loncası yapmıştı yapacağını.

"Siz bittiniz oğlum, 5 dakikaya canlanıyorum, o zaman sonra bakalım loncanızda kaç kişi kalacak."

"İpnelere bak ya, burada Dünyamız için mücadele ederken bu yaptığınız hiç hoş değil, canlanayım göreceksiniz siz dünya kaç bucak."

"Ölüler, birlik olalım bu namussuz loncaya beraber saldıralım,var mısınız bu namussuzları dünyamızdan silmeye."

"Varız, onların içinden geçelim."

Milyonlarca insan Katiller loncasına düşman kesilmişti çoğu şu anda Colossus'u bırakmış Katiller loncasından insanları öldürüyordu.

"Ananızı belledim ulan."

Colossus'un çıkardığı ufak canavarlar birbirlerine düşen insanlara saldırıp onları öldürdüğünde canlarının bir kısmı ile Colossus'un canı doluyordu.

"Lan gerizekalılar, birbirinize düşmeniz gereken yer mi burası, şu küçük yaratıkları kesin çabuk, onları küçük gördüğünüz için Colossus'un canı doluyor fark etmediniz mi? Her bir ölüm ufakta olsa canının bir kısmını dolduruyor."

"Hadi lan ordan, Colossus'un canı hiç azalmadı ki dolsun? Çubuğu görmüyor musun?"

"Dikkatli bak lan, bak şimdi bir kaç insan öldüğünde çubuğa tekrar bak."

"Bir etki yok."

"O zaman çok fazla insan ölünce canı ufakta olsa doluyor, çünkü şu anda çok fazla canımız yok, dikkat edersen."

Mu Lan bu çocuğun söylediklerini duyduğunda birazcık şaşırmıştı, böyle bir şeyi fark ettiğine şaşkındı, şu anda kimse bunu bilmiyordu. Çocuğa kimse inanmamıştı ama dedikleri harfiyen doğruydu.

"Beng bu Colossus'un canı doldu diyen çocuk, bayağı dikkatli biri, Colossus'un can doldurduğunu fark edebildi."

"Nasıl yani?"

"İnsanları Gardiyanlar öldürünce ölenlerin canlarının bir kısmı Colossus'un canını tazeliyor. Ve bu çocukta onu fark edebildi. Öğrenebilirsen çocuğun ismini öğren ileride bize yardım edebilir."

"Pekala."

Tanrıya Meydan Okuyan Okçunun DoğuşuWhere stories live. Discover now