4 - 10 Kilometre

483 62 4
                                    

Karakteri oluşturan Mu Lan kaskı kafasından sökmüştü. Sonuçta şu anda oyuna giremiyorlardı. Daha oyuna girebilmeleri için 2 gün geçmesi lazımdı.

Çok geçmeden Beng Zeng de kaskını çıkardı. Ve Mu Lan'a sordu. "Kanka oyunda ki adın ne?"

Mu Lan Beng Zeng'e bakıp: "Tanrı Katili" dedi.

"Vayy kankama bak be. Demek Tanrı Katili olacaksın. Bu isim çok otoriter. Oyunda başımıza bir iş gelmesin."

Yok be kanka. Başımıza ne işi gelebilir ki. Hem senin oyunda ki adın ne. Umarım kaliteli bir isim seçmişsindir. Bir paladin'e yakışır bir isim.

Benim oyundaki ismim "Kelle Avcısı". Nasıl güzel demi. Senin ismin kadar olmasa da baya havalı bir isim.

Mu Lan bir an şaşırmıştı. Önceki yaşamında bu ismi kullanmıyordu. Önceki yaşamında paladin oynamadığı için olabilirdi. Beng Zeng'in kullandığı isim Erkek Adam'dı.

Baya güzel isim. Tanrı Katili ile Kelle Avcısı sunucuda bir numara olacağız. Kimse bizi durduramayacak. Ve Tanrıya Meydan Okuyacağız ne dersin.

Beng Zeng bir an afalladı. Tanrıya Meydan Okumak büyük olay. O kadar parşömen'i toplayabilir miyiz ki. Hemde topladıktan sonra onu yenebilir miyiz ki. Bu bizim yıllarımızı alır.

Beng Zeng de her insan gibi. Oyunun ana hikayesini okumuştu. Ve orada Tanrıya Meydan Okuma hakkında görmüştü. Gerekli 100 parşömene sahip kişi Tanrıya Meydan Okuyabilecekti. Hikayede Tanrı hakkında bir bilgi verilmemişti. Gerekli 100 parşömen'e sahip olan kişi onun hakkında ki bilgileri görebilecekti. Bu da bir gizemdi.

Bu arada kanka. Oyunda hangi istatistiklere vereceğimizi biliyor musun? Ben biraz okudum ama. Paladin olduğum için hangisi daha iyi gider hiç bir fikrim yok. Sende okçusun zaten.

Mu Lan Beng Zeng'e hemen cevap verdi. Sen defans istatistiğine vereceksin hep. Fazladan istatistik kazanma işini bana bırak. Seni ölümsüz yapacağım. Çok fazla hasar çıkmazsan da olur. Bütün hasarı ben çıkartırım. Dedikten sonra düşüncelere daldı. 'Gerçekten de Paladin sınıfını seçmişti. İnsan'ın kankası olması çok müthiş bir şeydi.'

Mu Lan Beng Zeng'e dönüp tamam, o zaman biraz daha öğrendiğimiz dövüş sanatlarını uygulayalım. Vücudumuzu geliştirelim. Ardından da sabah 5 de kalkalım. 10 kilometre koşalım. Sonrasında banyomuzu yapıp okula gideriz?

"Tamam kanka." dedikten sonra Mu Lan ile Beng Zeng çalışmaya başladılar.

-

-

1-2 saat daha çalıştıktan sonra. Tekrar terlemişlerdi. Duşlarını alıp yattılar.

-

-

Saat 5 olduğunda ise yataklarından kalktıkları gibi ellerini yüzlerini yıkamaya koyuldular. Ama şu anda acayip yorgun hissediyorlardı. Çalıştıkları teknikler en üst seviyeydi. Şu an yatsalar 2 gün aralıksız uyuyabilirlerdi.

Ellerini yüzlerini yıkayan Mu Lan ile Beng Zeng dolaba yönelip hafif bir atıştırmalık aldılar. Ardından masaya geçip atıştırmalıklarını yediler.

Kanka şu anda acayip yorgunum. Umarım 10 kilometre koşmayı başarırız. Yorgunluktan ölmeden.

Mu Lan kankasına hemen cevap verdi. "Seni öldürmeyen şey güçlendirir be kankam. Acı adamı güçlendirir. Erkek adam dediğin güçlü olur."

Mu Lan'ın son sözü. Kankasının mottosuyla uyumlu olduğu için. Kankası kendini hemen enerjiyle dolu hissetti.

"Hadi kanka önündekini daha bitirmedin mi koşacak 10 kilometre yolumuz var."

Daha demin mızmızlanan kankasının ani değişimi Mu Lan'ın suratında hafif bir tebessüm oluşturmuştu. Kankasının lafları ile önünde ki atıştırmalığı hemen bitirmişti.

Kankası ile dışarı çıkan Mu Lan, koşmak için parka gitmişlerdi. Sabahın 5'inde kimse yoktu. Bir kaç kişi dışında. Onlar da spor yapmaya gelmişlerdi. Tıpkı Mu Lan ve Beng Zeng gibi.

Fazla vakit kaybetmeden Mu Lan ile Beng Zeng pozisyonlarını alıp koşmaya başladılar. İlk koşmaları olduğu için 1 kilometre koştuklarında yorulmuşlardı. Ama bu onları asla pes ettirmedi. Geriye 9 kilometreleri kalmıştı. Bunu başarabilirlerdi.

2 Kilometre koştular. Şu anda tükenmiş durumdaydılar. Ama pes etmiyorlardı.

3 Kilometre koştuklarında ise zar zor ayağa kalkıyorlardı. Ayakları pes etmişti. Ama akılları pes etmiyordu. Bunu başaracaklarına inanıyorlardı. Ve devam ettiler.

4 Kilometre...

5 Kilometre...

8 Kilometre...

10 Kilometre...

Tam 2 saatte 10 Kilometre koşmuşlardı. Şu an oldukları yerde yatıp bir daha kalkmamak istiyorlardı. Ama zafere giden yol bol çalışmaktan geçerdi. Tekrar ayağa kalkıp eve gittiler. Şu anda sırılsıklamdılar.

Beng Zeng şu anda 3-4 kilo kaybetmiş gibi hissediyordu. Fazlalıklarından kurtuluyordu. Mu Lan ise Beng Zeng'e oranla 1 kilo kaybetmiş gibi hissediyordu. Onun kaybedecek pek fazla yağı yoktu.

Evde duşlarını alıp. Okula doğru yola koyuldular. Okul Mu Lan'ın kaldığı eve 2 sokak uzaklığındaydı. Böylelikle gidiş gelişte pek zorlanmıyorlardı.

Tanrıya Meydan Okuyan Okçunun DoğuşuWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu