14 - Ruh Kalkanı

399 54 2
                                    


Sonunda Beng Zeng görevini tamamlamıştı. Ama görev çubuğundaki süre hâlâ devam ediyordu. Yoksa görev çubuğunda ki süre bitmeden Paladin eğitmeniyle konuşmalı mıydı?

"Kanka, ben Paladin Ruhu kazandım ama görev çubuğumdaki süre devam ediyor Paladin eğitmenine gitmezsem görevim iptal olur mu?"

Olabilir kanka, kaç dakika kaldı görevinin bitmesine?

"00:09:48 kaldı kanka. Buraya gelişimiz 40-45 dakika sürdü 9 dakikada nasıl geri döneceğiz."

Endişelenme kanka 5 dakikada geri döneriz. Sen sadece beni takip et ve hiçbir şeye odaklanma. Sadece beni takip et. Ama öncelikle üzerindeki ağırlıkları envanterine çıkar ki biraz hız kazan.

"Tamam kanka, şimdi çıkarıyorum."

...

"Çıkardım kanka. Ne yapıyoruz."

Şimdi bu Yeşil Kurtların arasından hızlıca geçiyoruz, şehire varana kadar. En ufak hatada ölebiliriz. Üzerimizde hiç zırh falan yok. Onun için son derece hızlı ve çevik olmalıyız ki Yeşil Kurtların saldırıları boşa gitsin. Bunun için hem hızlı olmalıyız hemde çevik yani benim adım attığım yerlerden adım at hızlıca şehire varalım.

"Anladım kanka. O zaman hadi şehire koşalım."

Mu Lan ile Beng Zeng şehire koşmak için bir plan yapmışlardı. 9 Dakika içinde şehirde ki Paladin eğitmenine ulaşmaya çalışıyorlardı. Tüm bu çabaları onları başarı ile Paladin eğitmenine götürebilecek miydi? Akıllarında ki tüm bu düşüncelerden kurtulup sadece bir şeye odaklandılar. Şehire hızlıca ulaşmak.

Kanka 4 dediğimde koşmaya başlıyoruz.

"Tamam kanka hazırlandım."

1...

2...

3...

...

4

Mu Lan 4'e kadar saydıktan sonra Yeşil Kurtların arasına dalıp şehire doğru hızlıca koşmaya başladılar. Yeşil kurtların arasından o kadar hızlıca geçiyorlardı ki. Sanki kendileri bir araba ve yarış pistindeydiler, diğer arabaların arasından makas atarak hızlıca bitiş çizgisine sürüyorlardı.

Her Yeşil Kurt'un yanından hızlıca geçmeleriyle Yeşil Kurt'un pençeleri havayı deliyordu. Daha 1 dakika olmadan Yeşil Ormandan çıkmışlardı. Ve hızlıca diğer canavar bölgelerinin içinden geçiyorlardı.

Bu şekilde şehir'e ulaşmaları 5 dakika sürmüştü. Canavar bölgelerinden geçerek kestirme bir yol oluşturmuşlardı. Beng Zeng bunu başaracaklarına kesinlikle inanmıyordu. Ama gözleri onu bir kez daha yanıltmıştı. Onlar başarı ile şehire gelmişlerdi. Ve üstelik tam 5 dakika sürmüştü.

"Kanka, biz, sen , nasıl?"

Beng Zeng heyecandan kekeleyerek konuşuyordu. 5 dakika içinde şehire gelmeleri bir mucizeydi. Şimdi gidip Paladin eğitmenini görmeliydiler.

"Hadi kanka eğitmeni görelim. 4 dakika kaldı die gevşemeyelim."

Aynen hadi gidip görelim. Ve görevini tamamlayalım.

...

Yaklaşık 2 dakika geçtikten sonra Paladin eğitmenine ulaşmışlardı. Görevin bitmesine ise 2 dakika kalmıştı.

"Genç Paladin bu görevi başarı ile tamamlayacağını biliyordum. Fazla uzatmadan senin ödülünü vereyim."

Ding!

[Ruh Kalkanı]

Seviye: 0

Defans: 50

Hareket Hızı: -5%

Ruh Kalkanı giyildiğinde bağlanır.

Paladin güçlendikçe(Seviye Atladıkça) kalkanda Paladinle birlikte güçlenir.

"Kanka gördün mü. Kalkanım muhteşem. Teşekkürler kanka, beni unutmayacağını biliyordum. Bütün havalı şeylerin sende olmasına gönlün elvermedi değil mi? Doğruyu söyle."

Aynen kanka, senin gibi muhteşem bir Paladin'in kalkanının olmaması canımı çok acıtıyordu. Artık kalkanında olduğuna göre savunmamız inanılmaz olacak. Ve seri bir şekilde seviye atlayacağız. Ne dersin ha. İleride sana sağlam zırh da almalıyız böylelikle canavarlara saldırırken ölmeyeceksin.

"Kanka beni canavarlara yem mi ediyorsun."

Aynen kanka. Paladinler canavarlara yem olmak için vardırlar.

"Yazıklar olsun kanka, bütün bunlar bunun için miydi."

Şaka be oğlum. Senin savunmanı arttırıyorum çünkü çok hızlı bir şekilde seviye atlayabiliriz. Savunmanı arttırıyorum çünkü bize topluca saldıran insanlar olduğunda kolay kolay ölme. Savunmanı arttırıyorum çünkü ölümsüz ol. Kimse savunmanı aşamasın.

"Hık, kanka. Ağlatacaksın beni. Baştan desene bunları be kanka, bende üzülmeyeyim."

Her neyse kanka. Şimdi Ruh Kalkanını aldığına göre bir tak bakalım şeklini görelim.

"Tamam kanka."

Hiç vakit kaybetmeden Beng Zeng kalkanını giymişti. Kalkanındaki o hafif parıltı Beng Zeng'in havasını biraz arttırmıştı.

Oooo kanka parlıyorsun.

"Aynen kanka. Kalkanımın görünüşü de efsane. Ve üstelik kalkanım düşmüyor. Teşekkürler kanka. Bu inanılmaz bir eşya."

Kanka iyi güzel oyun oynadık ama bir şeyi unuttuk sanki. Saat kaç. Antrenmanımızı ne durumda okula geç mi kaldık. Oyun oynuyoruz ama bunları aksatmayalım. Kendimize çeki düzen verecektik sonuçta değil mi?

"Aynen kanka haklısın. Gidip antrenmanımızı yapıp okula gidelim."

Tanrıya Meydan Okuyan Okçunun DoğuşuWhere stories live. Discover now