Tanrıya Meydan Okuyan Okçunun Doğuşu

36 - Colossus (1)

"Hey, güncelleme ayrıntılarını okudunuz mu? O Colossus nasıl bir şey olacak ne zaman onunla savaşacağız bir bilginiz var mı?"

"Hiçbir fikrim yok, ama şu anda bu yeni güncelleme oyunu çok daha iyi yaptı oyun yerine yoksa Dünya mı demeliydim."

"Bu firma gerçekten işini biliyor, hakikaten bu ney ya böyle artık çok daha iyi oldu her şey. Bende şu Colossus'u merak etmiyor değilim, onu öldürüp yeni Dünyamızı savunmalıyız."

"Mu şimdi ne yapıyoruz? Colossus'u ne zaman kesiyoruz."

"Beng Colossus için bize duyuru gelecek kabul ettiğimiz sürece onun yanına ışınlanıcaz. Şimdilik birazcık etrafta dolaşalım, bildirim geldiğinde ise kabul edip kesmeye gideriz."

"Olur."

Beng Zeng ile Mu Lan hemen pazar yerinden ayrılmıştı, ve etrafta gezmeye başladılar. Şu an Colossus çağrısı için beklerken şehirde aylak aylak dolaşıyorlardı. Ve güncellemede gördükleri gibi şu anda hiçbir insan evladının üzerinde bir şey yazmıyordu. İstersen bu dünyada NPC'ymiş gibi davranıp insanları kandırabilirsin, çünkü NPC ler şu anda insan gibi davranıyordu. Etrafta gezerken bunun bir çok örneğini görmüşlerdi her sokak başında bir tane dilenci vardı. Bunların NPC olmadığını adı gibi biliyordu Mu Lan.

"Tanrı'nın lütfu üzerinize olsun, bakır atmadan geçmeyelim."

"İyi dileklerimle Tanrımıza dua ediyorum, bana 1 bakırı çok görmeyin."

"Mu bu dilencilere ne ayak la. Neden bu kadar fazla dilenci ortaya çıktı, yeni güncelleme ile birlikte dilenci NPC lerimi çoğaldı."

"1 Bakıra Tanrının kutsamasını üzerinize alın."

"Onlar NPC mi sence? Onlar senin benim gibi insan fırsattan istifade yeni güncellemede keriz avına çıkmışlar gibi gözüküyor."

"Peki öyleyse."

Mu Lan ile Beng Zeng konuşurken ani bir bildirim onları çok heyecanlandırmıştı.

[Dünya Hükümdarı Colossus'a katılım açıldı.]

Dünyamızın Ateş ve Buz elementinin gücünü elinde bulunduran Colossus yıkım için uyanışa geçti. Colossus'u durdurmak ve yıkımına engel olmak için siz Maceracıların desteğine ihtiyacımız var.

Colossus'a Katılmak İçin Kalan Süre: 30:00

Katılmak istiyor musunuz?

Evet / Hayır

Mu Lan ile Beng Zeng hemen katıla basmışlardı, ve ardından Mu Lan Beng Zeng'e gözleri parlar bir şekilde şu sözleri söyledi "Beng biraz para kazanalım mı ne dersin?"

"Şu 1 milyon krediye sattığımız iksiri mi satacaksın? Eee peki 30 dakikada kaç iksir satabiliriz ki kaç para kazanacağız."

"İksiri aynı fiyattan satacağımızı kim söylüyor. O iksirleri çoktan kullanmışlardır. Bu seferki olay büyük onun için çok daha fazla fiyattan koyacağız. Mesela 10 katı? 100 Katı sence kulağa nasıl geliyor. Sonuçta bu iksiri sunucuda bir ben yapabiliyorum. Ve büyük bir etkinlikte sence de çok daha fazla fiyattan gitmez mi?"

"Peki bize de iksir yapacak mısın?"

"Bizim iksire ihtiyacımız olduğunu kim söyledi ki. Hükümdarın yeteneklerini bildikten sonra kaçınılması sence de kolay değil mi bunun yanında cebimize de 3 5 kuruş kredi girecek."

"Haha, sanki çok daha fazla sinsi olmuşsun gibi. Gerçi senin yaşadıklarını ben yaşasam ben de senin kadar sinsi olabilirdim belki."

Bu ikilinin harcayacak vakitleri yoktu, şu anda hemen pazar yerine gidip o otları almalıydılar. Pazar yerine geldiğinde ise Mu Lan gerekli olan otları çekmeye başlamıştı. 15x Pembeciğer otu 15x Sarıciğer Otu ve 15x Yeşil Ot çekmişti. Bunlara toplam 45 bakır harcamıştı. Otları alıp oradan tez vakte ayrılıp han'ın yolunu tutmuşlardı.

"Mu sanki bir şeyi atlıyoruz gibi? Otları alacağız. Ney eksik. Geçenki gelmemizde sanki daha fazla malzeme almıştık."

"Ah doğru ya cam şişe almadım, heyecandan elim ayağıma dolandı. Hiç bu kadar hızlı bir şekilde bu kadar fazla kredi kazanacağını düşündüğünde emin ol seninde elin ayağın birbirine dolanırdı. Gidip cam şişede alalım şu bizim NPC de cam şişe kalmamıştı değil mi. Sanki sana biraz fazla satmıştı onlar şu an bende."

"O zaman şöyle yapalım ben şimdi han'a gidip üretime başlayayım sende pazar yerinde satılan cam şişelerden en ucuzlarını çek. Bende şu an 7 cam şişe var. 8 Adet cam şişe al."

"Emredersiniz komutanım."

Beng Zeng oracıktan yarını yokmuş gibi pazar yerine koşmaya başladı, Mu Lan ise hemen hana girip ocağını yaktı.