M.L 2.1 (Reis)

15.6K 1.2K 225
                                    

Gelen güzel Mesajlar ve yorumlar için herkese teşekkür ederim. Bir okurumun tavsiyesi üzerine instagramda @misraykut_dincsoy adında bir parodi hesap açtım. Oradan da takip edip destek olabilirsiniz. Oradan spoi verebilirim hatta. Ve güzel bir hikaye ile daha sizleri başbaşa bırakıyorum.

Timurtaş'ın devasa merdivenlerini çıkmayalı uzun zaman oluyor be annem. Bayağı bi paslanmış bu bacaklar. En son ne zaman çıktım onu bile hatırlamıyorum.

Canımın içi piç reis son zamanlarda beni evden alıyordu. Ama bebeğim hala alçılı kollarla olduğu için okula gelemiyordu ve raporluydu.

Bende ikinci dönemimizi okumak için vira bismillah diyip sabah erkenden geldim cağnım okuluma. Yanımda Gökay var. Sabahın köründe general reisinin emri üzerine beni almak için inmiş bu merdivenleri. Şimdide beraber çıkıyoruz. Azıcık göbeği erir bari. Hayvan gibi yiyor nasılsa. Hiç zannetmiyorum. Çünkü Gönül teyze poğaça yapmış ve bana da yollamış. Yiye yiye çıkıyoruz okulumuza.

Okul kapısına geldik ama içeriye giriş yok gibi. Ülkücü tayfa sabah sabah saymaya üşeneceğim kadar kalabalık bir şekilde beni bekliyordu kapıda.

Adını bilmediğim ama 11. sınıflardan bir çocuk en önde durup "Günaydın yenge. Hoşgeldin. Nasılsın? Reis nasıl?" diye sordu.

Hepsinde kısa bir göz gezdirip ifadesiz bir yüzle "İyi. Daha iyi olucak." dememden sonra "Bir isteğin, bir sıkıntın olursa emrindeyiz yenge. Hangimiz olursak olalım, sen bize iki reisimizin emanetisin." dedi, bok gibi hava yaptı bende. Emanetinize sıçayım sizin. Şifreli kasaya kilitleyin isterseniz.

Bunların çoğusunun yüzüne bakmazdım eskiden. Onlarda benim Asil reislerinin yeğeni olduğumu bilmezlerdi. Ama artık biliyorlar ve aynı zamanda şu an ki reislerinin de sevgilisi olduğum için saygıda kusur etmiyorlar. Hepsinden nefret ediyorum aslında. Fakat şu anda emrime amade gibiler. Maşallah. Nazar değmesin.

"Eyvallah." dedim gülmeden. Gülemem. Reis istemiyor. Hemde o yokken gülmek içimden gelmiyor.

"Ben Tuğrul bu arada. Elektrik bölümündeyim." dedi. "Sağol Tuğrul." diyip Gökay'la okula girmeye başladık. Mahmut abi durdurdu, Aykut'u sordu.

Bölüme gidene kadar 500 kişi durdurdu, hem beni hem Aykut'u sordular. Bölüm kapısına kadar Gökay yanımdaydı. Sonra o da bölümüne geçti.

Kokusunu bile özlediğim cağnım bölümüme de uzun zamandır gelememiştim. Bölüm şefi, Sadettin hoca, Rıfkı hoca.. Hepsi sağlık durumumuzu soruyorlar.

Canım ressamlık kızları sınıfımızın kapısında karşıladılar beni. Teker teker, kocaman kocaman sarıldık hepsiyle.

"Mısra'ya bak." diyorlar hayretler içinde. "Durdu durdu turnayı gözünden vurdu. Aşkı kes be." diyorlar gülerek. Hepsi gözümün içine bakıyordu.

Onlara gülüyorum tabi. Canım bu kızlar benim. Canız, kanız, biriz biz bu kızlarla. Atakan aradı Mehtap'ı. "Yenge reis nasıl?" diye sormuş. Daha çok güldüm bu lafa. Reisin sevgilisi olacağım aklıma gelmeyeceği gibi, bana reis deneceği de aklıma gelmezdi. Reis beni reiste yaptı hani. Havasını seveyim amk.

Lacivert kalemlerimi elime alınca aklıma reisimin odası geldi. Ne üç haftaydı be. Bir hafta hastanede, iki hafta evde. Bir ağladık, bi güldük. Canına yandığım, gözlerine daldığım herif.. Ona diyorum ama bende özlüyorum bu reisi. Sabah bi şaşırdım açıkcası. Alıştım çünkü her sabah yanına gitmeye.

On molası saati geldiğinde canım kızlarla büyük kantine inmeye başladık. Tabi onların yanına metalcileri geldi. Benim metalci göt deviriyordu şu anda. İyi olsun da devirsin amk.

MESLEK LİSELİ (Kitap oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin