BÖLÜM 52 | ALEVLER VE KÜLLER

27.2K 1.5K 460
                                    

Bölüme ilham veren şarkı:

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bölüme ilham veren şarkı:

Bishop Briggs - White Flag

BÖLÜM 52 : ALEVLER VE KÜLLER

Bugüne kadar başıma öyle çok garip şey gelmişti ki, şimdiye kadar olanlara şaşırmamayı öğrenmiş olmam gerekirdi diye düşünüyordum. Ancak sekreterinin yönlendirmesiyle kadın doğum uzmanının odasına girdiğimizde, kocaman açılan gözlerim ve şaşkınlıkla havalanan kaşlarımın bana söylediği tek bir şey vardı. Kendimi ne kadar hazırladığımı düşünürsem düşüneyim, tıpkı tam da şu an olduğu gibi, tuhaflıklar ve tesadüfler peşimi bir türlü bırakmayacak ve en olmayacak anda beni gafil avlayarak pusuya düşürecekti. Bize yüzünde kocaman bir gülümsemeyle bakan ve anında ayağa kalkarak önce Atlas'a, sonra da bana sıkıca sarılan beyaz önlüklü tanıdık simayı gördüğüm anda ayaklarım olduğum yere çivilenmişti.

Atlas beni hala avucunda duran elimden sıkıca tutarak koltuklara doğru çekiştirdiğinde, gözlerimi yavaşça kırpıştırıp kendime gelmeye ve bu şaşırtmacanın yarattığı soğuk duş etkisinden kurtulmaya çalıştım. Müge'nin yüzündeyse hala sıcacık bir gülümseme vardı. Bakışları ikimizin, daha doğrusu üçümüzün arasında tereddütle gidip gelirken, coşkulu bir şekilde, "tekrar hoş geldiniz!" dedikten sonra bana dönerek iç geçirdi. "O kadar uzun zaman oldu ki görüşmeyeli!" dediğinde sesinin sıcaklığından ve samimiyetinden sanki kırk yıllık dostmuşuz gibi hissedince hafifçe ürperdim. Sonra bir anda kızgın bir ifadeyle Atlas'a döndü. "Demek Hazelle rutin kontrole geliyorsunuz öyle mi?" diye hayıflandığında, Atlas cevap vermek yerine elini ensesine atıp yavaşça kaşıdı.

Müge tekrar bana dönerek çenesinin ucuyla karnımı gösterdi. "Bu nasıl oldu demeyeceğim, onu bilecek kadar senelerce tıp fakültesinde dirsek çürüttüm sanırım." dedi kıkırdayarak. "Kaçıncı haftadayız şimdi?"

Gözlerimi kısıp kafamdan hesaplama yapmaya çalıştım. Son zamanlarda o kadar çok şey yaşamış, o kadar çok şehir, hatta ülke değiştirmiştim ki zaman kavramım da ister istemez kaybolmuştu. "Bugün ayın kaçı?" diye çekingen bir şekilde sorduğumda, "eğer tam olarak bilmiyorsan ultrasondan sonra kesin bir şey söyleyebiliriz ya da son regl tarihinden hemen hesaplayalım." diye cevap verdi Müge. Hemen arkasında asılı duran duvar takviminden tarihi gördüğüm anda heyecanla, "22" dedim. "22.haftadayız."

Cevabımı duyduğu anda bilgisayarına dönüp notlar almaya başladı. "Cinsiyetini öğrenme fırsatınız oldu mu?" dediğinde utana sıkıla "evet." diye cevap verdim. Hemen ardından tepkisini görebilmek için göz ucuyla Atlas'a baktım. Koltuğunun tam ucunda kaskatı oturuyor, yüzünde dümdüz bir ifadeyle bizi izleyerek herhangi bir yorum yapmaktan özenle kaçınıyordu. Müge temel birkaç soru daha sorduktan sonra, "aslında eski doktorundan hamileliğinin gidişatıyla alakalı diğer bilgileri de alabilsek güzel olurdu. Tam anlamıyla takip sağlayabilmemiz açısından." dedi düşünceli bir şekilde.

"Eğer faydalı olacaksa iletişime geçip sana dosyamı göndermesini isteyebilirim." dedim. Aklım ve bakışlarım ister istemez tekrar Atlas'a kaydı. Büyük ihtimalle bugüne kadar birçok doktor kontrolüne gitmeme rağmen nasıl olup da beni enseleyemediğini düşünüyordu. Yüzündeki karmakarışık ifade bana bunu fısıldıyordu.

ASLANAĞZIWhere stories live. Discover now