Giriş

197K 1.8K 124
                                    

@seasidesyles thank you for your permission

Merhabaaa :-D Giriş bölümünü ancak yükleyebildim.Aslında vote sayısı çok az ama yinede okundukça artacağını düşünerek giriş bölümünü paylaştım.Lütfen bu bölüm için desteğinizi eksiltmeyin ve eğer hoşunuza giderse çevrenize önermeyi unutmayın:DŞimdiden iyi okumalar! :D NOT: İlk bölümü bana çok yardımı dokunan @serifenurzabun'a ithaf etmek istedim Xx

Vücutlarımız birbirine çok yakındı,nefesini yüzümde hissediyordum.Endişe ve korku iindeyken küçük alandaki ısı hızla artıyordu.Başımı duvara doğru yasladım, dairem her an bir iki işaret ile birlikte altüst edilebilir ve baştan sona titizlikle aranabilirdi. Ve burayı yıkmak için hiç tereddüt etmeyeceklerdir.

Gözlerini üzerimde hissediyordum, gözleri lazer gibi yüzümü yakıyordu. Zifiri siyah küçük dolabın içinde bile heyecanlandırıcı yeşil gözlerini bana diktiğini görebiliyordum.

''Korkuyor musun?''

Düşük ses dalgaları sessizlik içinde kesintisizdi. Eğilmiş başımın üzerinden ona baktım, gözlerimiz kilitlendi. Aynı soruyu ona sordum.

" Sen? "

Benden uzağa bakarak nefes aldı.

Boğazım kuruydu ve endişeli terler eşliğinde cildim nemlenmişti. Makyajımın gözlerimin çevresinde leke oluşturduğunu ,kestane rengi saçlarım zaptedilmez bir halde olduğunu biliyordum. Omuzlarım düşmüştü. Kalbim yüksek sesler eşliğinde atıyordu.

''Rose? ''

Gözlerimi kırpıştırarak tekrar onunkilerle buluşturdum.

''Bana bir şey hakkında söz vermeni istiyorum.''Sesi karamsar,  tırmalayıcı ve ümitsizlikle bezenmişti.

Yavaşça başımı eğdim.

''Eğer burada bir şeyler olursa...Bunu bilmeye ihtiyacım var...'' Nefes aldığı sırada bir elini saçlarından geçirdi ''Kaçmanı istiyorum, tamam mı?'' Geri bana baktı.

Kaşlarımı çattım.  ''Bu da ne demek?''

''New York'a geri dönmeni ve beni unutmanı istiyorum.'' Gözlerinde hiçbir duygu yoktu ama kederliydi.

Kafamı salladım''Ben...Ben yapamam...''

''Bunu yapabilirsin Rose, anlıyor musun? Bunu bizden biri yapacak,onun sen olmanı istiyorum''dedi sertçe, boynundaki bir damar zonkluyordu.

Kalp atışlarım hızlandı ''Hayır. '' dedim. ''Buna söz vermeyeceğim''

''Yapmalısın,'' dedi , başını salladı.   ''Buradan ayrılmaya ve bir daha asla geri dönmemeye ihtiyacın var.Bana bakmak için geri dönme,ya da--''

''Bunu yapmayacağım!'' diyerek onun sözünü kestim. Ağzını kapattı,çenesi gerildi. Nefes aldım''Eğer burada bir şeyler olursa da, ya ikimiz ya da hiçbirimiz.''

Gözünü dikip bana baktı, ümitsizce benim gözlerimi aradı. Çenesindeki kasları zonkluyordu ve nefesi pürüzlüydü. Boynu terden parlıyordu.

Sonunda bana gözünü dikmeyi bıraktı, aşağı bakıyordu.  Bu beni korkuttu, bu şekilde düşünmemeli, gitmeme izin verecekti ve o olmayacaktı.

'' Her şwy bizim istediğimiz gibi olmayacak.'' dedi. Birkaç dakikalık sessizliğin ardından. ''Hiçbir şey mükemmel olmayacak--''

''Bu şekilde düşünemezsin. '' dedim.''O bizi ayıramayacak.''

''O yapmazsa bunu yapacak binlerce şey var.''

Bu her zaman böyleydi; ben iyimser ve o kötümserdi.

Cesaret ederek ''Bunu başarırsan ve ben yapmazsam ne olur? '' diye sordum.

Gözlerini kırpıştırdı. ''O zaman öleceğim, bunu senin yerine isteyen bendim.''

Kalbim boğazımda atıyordu. Gözyaşlarım gözlerime hücum etti ve hızlıca sildim. 

 ''Bu şekilde konuşmayı kes! '' dedim pat diye. ''Dur!''

Benim sert ses tonuma şaşırmış gibi gözüküyordu fakat hiçbir şey söylemedi.

''Söylediğim şey... '' yeniden başladı. ''Bu--''

''Ne dediğini biliyorum ve bunu söylemeyi kesmeni istiyorum!'' Ses tonum tizdi ve sinir bozukluğunun sınırındaydı.

Uzandı ve ellerimi ellerinin arasına aldı, pürüzlü cildim onun avuç içi dokunuşlarıyla yumuşak hale geldi. Başparmağıyla elimin üzerini yatıştırıcı bir şekilde ovdu. Birkaç derin nefes aldım, kendi kendime sakin kalmayı deniyordum.

'' Sadece bana söz ver. '' diye fısıldadı. ''Gizli kalacağına dair bana söz ver. ''

Cevap vermedim.

''Lütfen, Rose, '' diye yalvardı. ''Bilmeye ihtiyacım var''

Yutkundum ve kafamı salladım. Eğer bunu bilmeye ihtiyacı varsa, o zaman onu onaylardım.

''Söyle'' diye yalvardı.

''Gizli kalacağım.'' diye fısıldadım.

Henüz bana doğru uzanarak beni bir kucaklama içine çekmişti ki , şiddetli bir vurma sesi ve ardından kapının menteşelerinin sökülme sesi duyuldu.

Hidden | (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin