64. Bölüm

6.2K 381 193
                                    

Merhaba yine geç gelen bir bölüm:/ Ufak bir sağlık problemiyle  beraber bilgisayar problemim var, hem bölüm geç geldi hem mesaj kutuma mesaj panoma gelen şeyleri okuyamadım maalesef ve bölümü kontrol edemedim yazım yanlışları varsa eğer kusura bakmayın:/

İyi Okumalar!

Gözlerim, açıldığında gördüğüm beyazlıkla parladı.

Birkaç kez gözlerimi kırpıştırarak pencereye baktım ve yağan karı fark ettim.

'' Harry. '' dedim dürterek.

Mırıldandı.

'' Harry, '' dedim yeniden.

'' Ne. ''

'' Dışarı bak. ''

Uykulu bir şekilde kalktı, dağılmış bukleleriyle kafasını cama çevirerek dışarı baktı. İç çekti ve aniden kafasını eğdi. '' Lanet, yine yağıyor. ''

'' Dışarı çıkmalıyız. ''

'' Nesin sen,''

Gözlerimi devirdim, yatağın başlığına sırtımı dayadım. '' Bunu boka çevirme. '' diye mırıldandım.

Gülümsemesiyle savaş verdiğini gördüm ve sırıttım.

Dün geceki olaylar zihnimde yüzmeye başlamıştı.

Harry beni seviyor.

Harry beni seviyor.

Buna inanmak benim için zordu ama bunu sorgulamıyorum. Şanslıydım, aşkına sahip çıktığı için çok şanslıydım.

Kollarını etrafıma sarmasıyla, yeniden o dövmelerine hayran olabileceğim için geri çekildim.

Yıldız dövmesinin üzerinden geçtim, ardından elimi bileğine kaydırarak anahtar ve kilit dövmesine dokundum.

Çocuksu bir gülüş kaçırdı ağzından.

'' Bu gıdıklayıcı. '' dedi. Gözleri hala kapalıydı ama dudaklarında bir gülümseme vardı.

Gülümsedim ve tekrar ona doğru yaklaşarak baktım, vücudumu göğsüne yasladı. bana sardığı diğer kolunu sıkılaştırdı ve uykulu bir şekilde iç çekti.

'' Saat neredeyse on, '' dedim.

'' Yani? ''Ses tonu uykudan kulak tırmalayıcıydı.

'' Bir şeyle yapmamız gerekmiyor mu? ''

'' Hayır. ''

Gözlerimi devirdim. '' Dün akşam, Alec'ten gelen o tehdit mesajını almamış gibi yapmamız gerektiğini mi iddia ediyorsun? ''

'' Boka çevirme, Rosalie. ''

Gülümsememle savaşarak iç çektim. Bunu gördü ve hafifçe gülümsedi.

'' Bunu çözeceğiz, '' dedi daha ciddi bir şekilde. '' Daha sonra Zayn2i arayacağım. ''

Yutkundum ve kafamı salladım.

Bir dakika sonra Harry'nin komodindeki telefonu çaldı.

'' Tanrı aşkına, '' diye homurdandı ve benden uzaklaşarak telefona ulaştı.

'' Ne, '' diye çıkıştı telefona, ellerini saçlarından geçirerek.

Yüzü kaşları çatık bir hal aldı. '' Evet ikimiz de mesajı aldık... evet, o da burada... hayır, hayır kimse buraya gelmeye çalışmadı... pekala sonra görüşürüz. ''

Harry telefonu yatağa atarak sıkıntıyla gözlerini ovuşturdu.

'' Kimdi o? ''

'' Liam, '' dedi. '' Hepsi aynı mesajı almışlar. ''

Hidden | (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin