67. Bölüm

5.1K 292 140
                                    

Uzuuun bir aradan sonra merhaba. Sizleri bu kadar çok beklettiğim için çok özür dilerim. Çok zor ve yoğun geçen bir dönem oldugerçekten başımı kaşıyacak vaktim olmadı ayrıca bilgisayarımda bir problem vardı ve uzun bir süre çözülemedi ve bölümler de ciddi anlamda çok uzunlar. Hatta Cumartesi paylaşacaktım ancak yine bir sorun çıktı ben de format atmak zorunda kaldım haliyle bölüm de gitti, baştan yazdım. Ama bundan sonraki yaklaşık altı yedi bölüm elimde hazır bilgisayara geçirdikten sonra sizleri çok bekletmeden paylaşacağımı düşünüyorum. Zaten on bölüme de final var. Hala yeni hikaye önerilerinizi de alabilirim. Bu kadar beklettiğim için tekrar çok özür dilerim. Yazım hataları varsa kusura bakmayın. Hala okuyucumuz kaldıysa iyi okumalar!:*



Violet'e bakarken uygun kelimeyi bulamıyor gibiydim, kırmızı dudakları gülümsemeye bürünmüştü.

Sonunda silkinerek kafamı salladım ve en güzel gülümsememi göstermeye çalıştım. ''M-merhaba. '' diye kekeledim.

Beni geçerek ofisten çıktığında gülümsemesi genişlemişti.

'' Nerede kalmıştık? '' diye sordu Bay Crystal.

Ben ise aniden ortaya çıkmasına karşılık, kafa karışıklığıyla Violet'in arkasından bakıyordum.

'' Rose? ''

Kafamı salladım. '' Üzgünüm. ''

'' Problem değil, şaşırmış görünüyorsun. Bu mesaj her neyse nasıl olsa dikkat etmeliyim, istersen konuşmamıza başka bir zaman devam edebiliriz. ''

Ona ne kadar müteşekkir olduğum konusunda hiçbir fikri yoktu. Bir an önce, Harry ile konuşmalıydım. 

'' Teşekkür ederim, '' dedim. '' Beni haberdar edin. ''

Kafasını sallayıp, gülümsedi ve ofisten çıktım. Gözlerim Violet'i bulmak için etrafı taradı ancak görünürde hiçbir yerde yoktu.

Hızlı adımlarla merdivenden inerek kendi katımıza ulaşmaya çalışırken birisi beni kolumdan kavradı ve durdurdu.

'' Bir yere mi gidiyorsun? ''

Onun dudakları bir gülümsemeye bürünürken, kolumu Violet'in tutuşundan kurtardım.

'' Ben...işime dönüyordum. ''

'' Böyle bir aceleyle? ''

Kalbim, merdivenlerden aşağı koştuğum için ve Violet'in bakışlarından dolayı hızla çarpıyordu.

Violet'e baktım.

Sarı, dalgalı saçlarını arkaya itmiş ve kollarını göğsünde çaprazlamış, duruyordu. Eğer internet doğruysa, rehabilitasyona girmiş ve geri çımıştı. ama Portland'da ne yapıyor olabilir ki?

'' Benim kim olduğumu biliyorsun değil mi, '' dedi.

Yavaşça başımı salladım. '' Pekala, ajansım hayranlardan kaçınmamı söylemiş olsa bile, eğer kağıt ve kalemin varsa senin için bir şeyler karalayabilirim. ''

Ona baktım.

Beklentiyle bana bakıyordu.

'' Bekle... benim fanın olduğumu mu düşünüyorsun? '' Aniden onun, gündüzleri çıkan bir pembe dizide rol aldığını hatırladım. Neredeyse gülecektim.

'' Beni başka nereden tanıyor olabilirsin ki? '' dedi kuru kuru gülerek.

'' Seni, Harry'nin kalbini kıran kız olarak tanıyorum. '' dedim.

Hidden | (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin