75. Bölüm

1.8K 165 90
                                    

Kelimeler dudağından döküldü ve kalbim zonkladı, duyduğum gür sesle son birkaç aydır çektiğim bütün acı çekilmiş gibiydi. Kısa bir an gözlerimi kapattım dudaklarımda aptalca bir gülümseme vardı.

Zayn hala konuşuyordu, onu dinlemediğim için kendimi kötü hissediyordum ancak şu an tek düşünebildiğim Harry buradaydı, nefes alıyordu.

Elizabeth yaşananlardan habersizce yanımda oturup, gözleri dolu dolu Zayn'i dinliyordu. Ancak Harry'nin arkamda oturduğunu bilmekten tamamen uzaktı.

Zayn konuşmasını bitirdi ve Perrie yüzündeki tatlı gülümsemeyle sözünü söylemeye başladı.

Bacaklarım sabırsızlıkla titriyordu. Tamamen şok içindeydim.

Belki de hayal görüyordum?

Emin olmak için tekrar omzumun üzerinden arkama döndüm.

Gözlerimi ona çevirdiğimde o zaten yüzündeki aynı sırıtışla bana bakıyordu. Dilini dudaklarının üzerinde gezdirdi ve bana göz kırptı. Tıpkı hatırladığım gibi yanaklarına gamzeler gömülmüş ve tanrıya yemin ederim, bana göz kırpıyordu. Göz kırpıyordu.

" Siktir. " dedim tekrar dönerek.

" Ne? " dedi Elizabeth.

" Hiçbir şey. " diye fısıldadım.

Dikkatimi düğüne vermeye çalışıyordum. Gerçekten deniyordum ancak yapamıyordum ve bunun için kendi kendimi suçlayamıyordum bile. Harry yüzünde aptal bir gülümsemeyle arkamda oturuyordu.

Lanet olsun, Harry.

Sonunda Perrie de sözüne son verdiğinde yüzükleri değiştiler. İkisi öpüşürken Perrie kollarını Zayn'in boynuna dolamış insanlar gülerek onları alkışlıyorlardı.

Onlar tekrar geçite dönüp yürürken biz de Elizabeth ile ayağa kalktık.

Seremoni saat altıda başlıyordu. Bu pek alışıldık değildi ancak yine de hoştu. Sanırım Kent Parktan günbatımını izleyeceklerdi. Bu manzara güzel olacaktı.

" Resepsiyon daha yakın değil mi? " diye sordu Elizabeth.

Kafamı salladım, herkes çadırdan çıkarken gözlerim Harry'i arıyordu. Niall ve Liam ile, elleri ceplerinde yürüyordu.

" Sen iyi misin? " diye sordu Elizabeth kalabalığın içinde yürürken.

" Hayır, " dedim. " Pek değil. "

" Neden? Sorun ne? "

Kolundan tutarak onu durdurdum ve Harry'i işaret ettim.

Gözleri açıldı. " Bu o.. Aman Tanrım... "

" Arkamdaydı, tanrım... "

" Rose, o-- "

" -yaşıyor. Kendimi bok gibi hissediyorum. "

" Kendini bok gibi hissetmene şaşırdım- "

" Aman tanrım- "

Hidden | (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin