72. Bölüm

2.5K 217 102
                                    



Neden bilmiyorum bölümün son kısmı kaydedilmemiş ve bölüm yarıda bitmiş bu yüzden bölümü tamamlayıp tekrar güncelledim.

Çok çok çok acele tamamladım ve paylaştım o yüzden yazım hatalarım falan varsa kusura bakmayın



                                                                     5 ay sonra



Elizabeth ile birlikte, Central Park'ta eski bir bankta zaman öldürmek için oturuyorduk. Güneş parlıyordu ve bizden önce gelen birkaç çocuk çimlerin üzerinde oynuyorlardı. Bir adam köpeğine tenis topu atıyor ve birkaç kız da bir battaniyenin üzerine uzanmış güneşleniyorlardı. Mayıs benim için her zaman New York'taki favori ayımdı, ama bu yıl değil.

Bu yıl hiçbir ay benim için kolay geçmiyordu.

Parti gecesinden sonra, bütün eşyalarımı toplamış ve New York'a dönmüştüm. Bir parçam Harry'e verdiğim sözü tuttuğum için gururluyken bir parçam ise o lanet olası yerde olmak istiyordu. Alec'in uçan mermisini gördükten sonra ona ne olduğunu bilmiyordum, ittifakı da. Zayn'in arabasında, Harry'nin kanlar içinde yerde yatan bedenini gördükten sonra aynı kıyafetlerimle kendi yatağımda uyanmıştım. Hayatım boyunca hiç o kadar öok ağladığımı hatırlamıyordum.

Crystal hariç Portland ile olan bütün bağlarımı koparmıştım. Benim evden, New York'tan yazıları düzenlememe izin vermişti. O gece neler olduğunu biliyordu ve bana bu kadar anlayış gösterdiği için ona fazlasıyla minnettardım. Düzenlediğim yazıları ona e-posta ile yolluyordum ve öbür hafta o da bana yenisini yolluyordu. Benim durumum göz önüne alındığında oldukça iyi uyum sağlamıştık.

Harry'nin hayatta olup olmadığını bilmiyordum.

Gördüğüm şeyler üzerine öldüğünü tahmin ediyor ve her gün bunu düşünüyordum.

Aralık ayından beri, herkesin her kelimesini hatırlıyor ve olayı analiz ediyordum. Eğer Harry'nin gitmesine izin verir ve Alec ile ben kalsaydım; o kurşunu ben yiyebilirdim. Bunu o dakika hiç şüphesiz yapardım. Eğer Zayn beni biraz daha gevşek tutsaydı veya ben daha çok ısrarcı olsaydım benim yerime Harry gidebilirdi.

O mermi sanki bütün hayatımı silmiş gibiydi. Sürekli olayları düşünmek ve ağlamaktan gözlerimin kıpkırmızı olduğunu hissediyordum. Sol göğsümde, Harry'nin yarattığı büyük bir boşluk vardı. Yalnızlık korkum beni tekrar ele geçirmiş ancak bu sefer öncekilerin kat ve kat daha kötüsüydü.

Bazen Harry'nin o kanlar içinde yerde yatan görüntüsü zihnimde canlanıyor midem altüst oluyordu. Geceleri gördüğüm kabuslar yüzünden uyku problemlerim vardı ve bir süre sonra partiden öncesi sanki sadece bir şakaymış gibi gelmeye başlamıştı.

Harry'den sonra yaşamıyordum--sadece mevcuttum.

'' Güzel gün. ''

Kafamı yavaşça çevirip Elizabeth'e baktım.

Sadece kafamı salladım ve bakışlarımı tekrar yeşilliklere çevirdim.

'' Bir filme gitmeyi ister misin? ''

Gözlerimi kırpıştırdım '' Hangi  film? ''

'' İstediğin herhangi biri. ''

Omuz silktim.

'' Yemeğe gitmek ister misin? ''

Yeniden omuz silktim.

'' Ne yapmak istersin? ''

Hidden | (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin