Sürpriz

336 45 77
                                    

Sabah Tolga'nın alarmı ile uyandığımda Tolga bana döndü ve "Üzgünüm, uyandırdım." dedi.

Saate baktım.

Dokuz olmuştu.

"Geç bile kalmışım, iyi oldu." dedim ve yatakta doğruldum.

Gece yatağa geldiğimi hatırlamıyordum.

Tolga'ya baktım.

"Beni sen mi yatağa taşıdın?"

"Balkonda uyuyakalınca taşıdım."

"Keşke uyandırsaydın." dediğimde gülümsedi.

"Çok güzel uyuyordun, kıyamadım."

Yataktan kalktım ve "Sanırım hazırlanmalıyım." dedim.

"Sanırım." dediğinde tebessüm ettim.

"Açık arttırma nasıl olur? Nasıl giyinmem lazım?" diye sorduğumda gülümsedi.

"Beğenir misin bilmem ama benim aklımda senin için bir kombin var."

"Ne kombini?" diye sorduğumda gülümseyerek masanın üzerindeki poşeti işaret etti.

"Umarım beğenirsin." dediğinde merakla poşeti alıp içindeki elbiseyi çıkardım.

"Tolga..."

Yanıma gelirken "Beğendin mi?" diye sordu.

"Tabii ki beğendim ama gerek yoktu."

"Açık arttırmaya gideceğimiz yerde birçok ünlü iş adamı olacak. Daha önce detay vermediğim için hazırlıklı gelememiş olabilirsin. Ben de eksik bilgi vererek yaptığım hatayı düzeltmek istedim."

"O zaman orada haberciler olur mu?" diye sorduğumda başıyla beni onayladı.

"Kağan görürse?"

"İş için." dediğinde derin bir nefes aldım.

Moralimi bozamazdım.

"O zaman elbiseyi deneyip geliyorum." dediğimde gülümsedi.

"Bekliyorum."

Banyoya heyecanla gittiğimde vakit kaybetmeden üstümü çıkarıp elbiseyi girdim.

Elbise bedenime tam uymuştu.

Bunun tesadüfi olmadığını biliyordum.

Elbisenin sırt modelindeki ipleri bağlayamadığımda banyodan çıktım ve "Ufak bir yardım alabilir miyim?" diye sordum.

"Tabii ki." diyen Tolga'ya arkamı döndüm ve "Bağlar mısın?" diye sordum.

"Tabii ki." dedi ve yanıma gelip saçlarımı güzelce topladı ve omzumdan aşağı sarkıttı.

Elbisenin iplerini tutup bağlarken soğuk elleri sırtıma değip beni huylandırıyordu.

Belki biraz da etkiliyordu.

Durduğunda "Bağladın mı?" diye sordum.

"Evet, bağladım."

Ona döndüm ve "Yakışmış mı?" diye sordum.

"Çok yakışmış." derken beni süzüyordu.

Bu utandırmıştı.

"Sen otur birkaç sürprizim daha var." dediğinde "Birkaç?" diye sordum.

"Daha ne çıkarabilirsin ki?" diye sorduğumda güldü ve "Otur sen." dedi.

Dediğini yapıp yatağa oturduğumda bir poşetten ayakkabı kutusu çıkardı ve önümde diz çöktü.

Ne yapacağını anlamadan ona bakarken nefesimi istemsiz tutmuştum.

Kutudan siyah ince topuklu ayakkabıları çıkardı ve narin bir şekilde sağ ayağımı kavradı.

"Tolga ben giyerim." dememi umursamadan sağ ayağıma topuklu ayakkabıyı giydirdiğinde utanarak sustum.

Diğer çiftini de giydirdiğinde daha çok utanmıştım.

"Tolga..."

Ayağa kalktı ve elimden tutup beni de ayağa kaldırdı.

"Çok güzel oldun fakat ufak bir eksik var."

"Ne eksiği?" diye sordum, merakla.

Komodinin üzerine koyduğunu bile fark etmediğim kadife kutuyu eline alıp açtı.

İçindeki zarif kolyeyi ve küpe çiftini gördüğümde Tolga'ya baktım.

"Tamamı bana ait bir tasarım. Beğeneceğini düşündüm."

"Bayıldım ama bu kadar şey yapmana gerek yoktu."

"Yapmak istiyorum."

"Takmama yardım da etmek ister misin?" diye sorduğumda gülümsedi ve kolyeyi kutudan çıkarıp benim için taktı.

Kolyeye dokunurken Tolga'ya baktım ve "Teşekkür ederim." dedim.

"Rica ederim Zarif Manolyam."

Utanmam geçmemişti ama kendimi görmek için sabırsızlanıyordum.

Usulca kaçıp ayna karşısında kendime baktım.

Kendimi ilk kez böyle görüyordum.

Tolga yavaşça bana yaklaştı ve belimden tutarken omzuma küçük bir buse kondurdu.

"Ben de hazırlanmalıyım. Sonra çıkarız, olur mu?"

"Biraz yavaş hazırlan, makyaj ve saç yapmalıyım." dediğimde gülümsedi.

"Bu halin ile kendini hayran bıraktırırken beni öldürmek mi istiyorsun?"

Gülümsedim.

"Bugün nişanlım gelecek, ona hazırlanıyorum."

"Nişanlın elimde kalacak bir gün." diye homurdandığında güldüm.

"Ondan önce ellerin başka birine değmeli." dediğimde imamdan dolayı tek kaşımı kaldırdım.

Az önce adama ne demiştim?

Bana dokunmalısın, demiştim.

Aklım başıma gelirken kızarmıştım.

"Bu konuyla daha sonra ilgileneceğim." diyerek banyoya geçtiğinde aynadan kendime baktım.

Ondan etkilenip söylediğim şeye bak!

Kendine gel Filiz.

Utancım git gide artarken kafamı dağıtmak için makyaj malzemelerimi çıkardım.

Güçlü ve ZarifWhere stories live. Discover now