BÖLÜM 41

202 17 23
                                    

*bölümü lütfen müziğiyle okuyunuz,biterse başa sarıp okuyun ^^

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*bölümü lütfen müziğiyle okuyunuz,biterse başa sarıp okuyun ^^

Keyifli okumalar!

*oy ve yorumlarınızı eksik etmeyiniz.

Ellerim kırmızı. Kıpkırmızı. Üstüne oturduğum beden kırmızı. Kan kırmızısı. Yerler kırmızı.  Kanın kızıllığı tenimi öyle örtmüştü ki ten rengimi seçemiyordum. Ve... sıcaktı. Sıcak,yapışkan ve çok hızlı kuruyan bir sıvıyla boyanmıştım.

Perdesi açılan gözlerimi beni izleyenlerden çekip tekrar altımda yatan bedene baktım. Gözleri kıpırdamıştı,derin bir nefes verdi. Fakat ben donmuştum,kılım dahi kıpırdamıyordu. Ağır ağır kaldırdı göz kapaklarını ve içinde taşıdığı sonsuz bir kara delikle gözlerimin içine baktı. Yarım ağız güler gibi nefesini verdi. "Sen de... benim gibisin artık... katil...katilsin." dedi zorla. Dedi ve son nefesini verip gitti.

Kelimelerinin sivri ucundan akan kan içime işledi,kan kustum. Dudaklarım benden bağımsız aralandı ve istemsizce "katil..." diye fısıldadım. Ben birini öldürmüştüm,elime kan bulaşmıştı. Ruhuma kan sıçradı artık kan kokuyordum.

Katil dediğim adamın katili oldum.

Odanın içinde ölüm sessizliği vardı,evet tam olarak ölüm sessizliğiydi. Kimse kıpırdamıyor,konuşmuyor öylece yerde yatan cesede bakıyorduk. Yavaş yavaş üzerimdeki şoku atarken inzivaya çekilen bilincim geri geldi. İlk dediğim şey "ben ne yaptım?" Oldu. "Ben ne yaptım?"

"Ne yaptım ben? Ben ne yaptım?"

Ardarda kurduğum kelimelerin yerini değiştire değiştire soruyordum kendime. Sanki sonuç değişecekmiş gibi.

"Ne yaptım ne yaptım ben?"

Kelimeler dudaklarımdan her saniye sivrileşerek çıkıyor, sivri uçları vicdanıma batıyordu. Her saniye daha fazla yükselen sesim haykırışlara dönüşünce iki yanımda bir hareketlilik oluştu,oysa ben gözlerimi kan kızılı ellerimden ayıramıyordum.

"Ne yaptım ben?! Ne yaptım ben Allah'ım ben ne yaptım?"

"Şş sakin ol sakin ol halledeceğiz."

Bu ses ona aitti. Onun oğluna. Babasını öldürmüştüm ve bana halledeceğiz mi diyordu? Kızması,aşağılaması ve hatta intikam alması gerekmiyor muydu?

Görüşü puslanan gözlerim hala ellerimdeyken biri omzuma dokundu. "Gel seni temizleyelim." Dedi uysal bir sesle.

"Evet,Yaz sen Hayal'i al ve temizle biz de şu cesedi ne yapacağımıza bakalım hadi,acele etmemiz lazım." Dedi Barış oldukça sakin bir ses tonuyla.

Hepsi sanki çok doğal bir durumla karşı karşıyaymışız gibi rahatlardı,sanki adam öldürmedim de bayıltmıştım. Ah,doğru ya üçü de yıllardır bu manzaraya alışkınlardı. Ama ben değildim. Ben adam öldürdüm. Katil oldum. Hapise girecek miydim?

SAVAŞ ve BARIŞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin