"Evet, gündüz de gelmiştim ama kapıyı açan olmadı." Diyerek yalan söyledi.

"Hayal odasında. Duş alıp gelecek."

Başıyla onaylayıp kahveden bir yudum aldı. Sert ve yoğundu. Bir yudum daha alarak içinin ısınmasına izin verdi genç adam.

"Siz... beraber misiniz?"

Alaylı bir şekilde gülümsedi. "Hayır efendim. Kızınız çok zor biri."

Annesi de gülümseyip başıyla onayladı. "Öyledir."

Başını çevirip fransız balkonundan yağmuru izledi. Omuzlarındaki şalına biraz daha sarılarak, "babasıyla onu yağmurun altında çığlık atarken yakaladık. Onu ilk defa böyle görüyorum." Derken sesi biraz titremişti.

"Ona ne olduğunu biliyorsan lütfen söyle Barış."

Gözlerini Barış'ın ela harelerine  çevirdiğinde bakışlarını önündeki kupa bardağına odakladı. Ona nasıl söylerdi? Ne diyebilirdi ki? Bir elini masanın altında yumruk yaparak içinden abisine bir kez daha sövdü.

"Psikoloğu durumunun kritik olduğunu söylüyor. Eğer tedaviye cevap vermezse kızımı kliniğe yatıracak. Onu daha önce de kötü görmüştüm ama her defasında, bir gün odasına kapanıp ertesi gün o odadan daha güçlü bir şekilde kalkardı. Şimdi..." eliyle gözündeki ıslaklığı silip burnunu çekti merhametli kadın. Barış'ın vicdanı sızım sızım sızlarken neredeyse söyleyecekti.

"Gülçin?"

Ta ki, babasının sesini duyana kadar. Gülçin hanım hemen toparlanıp gülümsedi.

"Gel Melih. Bu Hayal'in arkadaşı Barış. Hayal okula gitmeyince merak edip gelmiş."

Babası genö adama bakıp başıyla onayladığında, gülümseyerek selam verdi ve ayağa kalkıp elii uzattı.

"Merhaba efendim," dediğinde o da otomatik bir hareketle elini uzatıp elini sıktı ve geri çekip Gülçin hanıma döndü.

"Gülçin ben çıkıyorum."

"Bu saatte? Nereye?"

"Restoranın alarmı devreye girmiş. Alarm merkezinden aradılar. Gidip bir bakacağım."

"Tamam hayatım, geç kalma."

Babası başıyla onaylayıp kızının davetsiz misafirine bir bakış attı ve mutfaktan çıktı. Otoriter ve sert bir mizacı vardı. Aslında bu duruşuyla Barış'a Hayal'i anımsattı. Hayal demişken...

"Hayal duş için biraz gecikmedi mi?"

Gülçin hanım da ayağa kalktı ve, "aslında evet. Sen gelmeden önce girmişti banyoya."

Eliyle ensesini kaşıyıp "belki de uyumuştur. Şey, gidip bir baksam sorun olur mu?"  Diye sordu mahcubiyetle.

Gülçin hanım anlayışla gülümseyip sırtını sıvazladı. "Hayır,olmaz. Hadi git bak bende burayı toparlayıp gelirim."

Gülümseyip aceleyle Hayal'in odasına doğru çıktı bulacağı manzaradan habersiz. Kapıyı çaldığında cevap gelmeyince tekrar çaldı ama yine ses yoktu. Uyuduğunu düşünüp yavaşça kapıyı açtığında yatak boştu. İçeriye girip kütüphanesinde olduğunu düşünerek oraya girdi ama orda da yoktu. Endişelenerek kaşlarını çatıp banyo kapısına yöneldi Barış.

"Hayal?"

Ses yok. Kapıyı daha sert çaldı.

"Hayal, orda mısın? Bak ses vermezsen gireceğim." Ona biraz daha zaman tanıyıp kapıyı tekrar çaldı ama ses gelmeyince artık girmek zorunda kaldığını hissederek kapıyı açtı. Gördüğü manzarayla önce bir şok dalgası yokladı bedenini ardından titreyerek kendine geldi.

SAVAŞ ve BARIŞ Where stories live. Discover now