Elli Sekizinci Bölüm

15.1K 1K 173
                                    

Herkese Selamlar!

Yeni bölümümüz hazır. Sonunda bu bölümde isteme kısmına gelmiş bulunuyoruz. Aslında isteme kısmının bugüne denk gelmesi de güzel oldu. Çünkü bugün benim doğum günüm. Bu güzel günde yanımda olan herkese çok çok teşekkür ediyor ve doğum günü çocuğu olarak kendim ve sizler için kalbimizdeki dileklerin gerçekleşmesini diliyorum. Çok güzel bir şarkı ekledim, gençliğimin şarkılarından. Dinleyin derim. Yaşasın 90'lar. Çok konuştum. Hadi artık Nilüfer'i isteyelim ve Türker'e alalım.

Keyifle okuyun...

-Su yeşili mi? Dedi Önder.

-Evet, su yeşili.

-Gerçekten mi?

-Oğlum sana yalan borcum mu var?

-Seni tebrik ediyorum Türker.

-O neden?

-Nilüfer çok zevkliymiş vallahi, seçtiği renkten belli. Harika biriyle evleniyorsun.

-Biliyorum.

-Ben giyemedim ama o giysin. Ha ben ha o ne olacak ki? Türker Önder'in kulağına iyice yaklaşıp kimsenin duyamayacağı şekilde:

-Öndeeer! Ne demek ha o ha ben?

-Türker bugün hepinize bir haller olmuş; ne desem yanlış anlıyorsunuz. Lütfen alıcınızın ayarlarıyla oynayın çünkü karlı duyuyorsunuz.

-Karlı gösterir.

-Ama siz karlı duyuyorsunuz. Kır sen kardeşini; şurada hepinizin babası yanında. Ben bir gariban, binin üstüme. Vurun Önder'e. Galiba ben gitsem iyi olacak. Fazlalığım burada dedi Önder.

-Saçmalama! Ne dedim şimdi ben ya?

-Tabii, hep ben saçmalarım zaten.

-Kardeşini böyle bir günde yalnız bırakacaksın, doğru mu anladım?

-Öyle söyleyince suçluluk hissettiriyorsun ama Türker.

-Sen soruma cevap ver Önder gidiyor musun, kalıyor musun?

-Offf kalıyorum tabii.

-Güzeeel, Hadi o zaman bizim evin Nur Yerlitaş'ı bana su yeşili kravat ve mendil bulalım.

-Cemil ipekçi'ye ne oldu?

-Sıkıldım ondan, bugün de Nur Yerlitaş ol. Çok kaprislisin zaten. Hele bir de damardan parça açsam ağlayacaksın onun gibi.

-Hadi fazla konuştun Türker. Gel bak ben bir su yeşili takım görmüştüm onun yakınında kravatlar da vardır. Beraber su yeşili renginde takımın olduğu yere gittiler ve Önder'in gözü yine o takıma kaydı. Türker dayanamayıp:

-İstersen Leyla ile bir de ben konuşayım su yeşili takım için, dedi.

-Sağ ol Türker, gerek yok. Ben başka bir çözüm yolu buldum.

-Aman düğün günü son anda giyinip ortaya çıkmayacaksın değil mi?

-Deli misin Türker? Öyle bir şey yaparsam Leyla'ya kavuşmak hayal olur. Başka planlarım var benim, deyip göz kırptı Önder.

-Bana söylemeyecek misin peki?

-Söylerim tabii. Leyla takıma karıştı ama iç çamaşırına karışamaz herhalde. Onları su yeşili alacağım.

-Önceden görmezse karışamaz herhalde.

-Nerde görecek Türker Allah aşkına.

-Haklısın, kafa mı kaldı bende. Hadi şunları alıp çıkalım. Daha nişan yüzüğü seçmedik. Nilüfer'i alıp onu seçmeliyiz.

İyi Ki Geldin!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin