İyi Ki Geldin!

Yirminci Bölüm

Merhabalar!

Bu hafta bölümümüz erken geldi çünkü bugün benim doğum günüm ve size de bir kıyak yapayım dedim. Sizden ricam, bu bölümü okuyan herkesin lütfen bugün bir defalık yıldıza tıklayıp oy vermesi. Ve gelelim ithafıma. Bugünkü bölümü, bu hikayenin kurgu aşamasında bana yardımcı olan asıl karakterim, Nilüfer isminin gerçek sahibi, beraber büyüdüğüm, düşünceleriyle yolumu aydınlatan, çoğu zaman yön veren sevgili ablam, arkadaşım, ruh ikizim niluferevisen´e ithaf ediyorum. İyi ki varsın ve her zaman var ol inşallah. Bu kadar zaman ithafımı bekletmiştim ama bugün bu ithaf tam yerini buldu galiba...

Keyifle okuyun.

Türker bir müddet gelen suya bakakaldi. Ne demek oluyordu bu şimdi? Neyi yanlış yapmıştı yoksa her gün arayarak onu bunaltmış mıydı? Bu neyin intikamıydı? Yoksa diyerek telefona sarıldı.

-Alo.

-Bana yapmadığını söyle.

-Neyi yapmadığımı?

-Sen daha iyi bilirsin

-Yaptım kusura bakma.

-Nasıl yaparsın?

-Ne çabuk fark ettin yaa.

-Aptal adam, ben şimdi Nilüfer´e ne diyeceğim?

-Onunla ne ilgisi var ki?

-Ne demek ne ilgisi var? Direkt onunla ilgili bu yaptığın.

-Ha anladım sen ona verecektin demek? Ama n’apayım dayanamadım ve yedim.

-Neyi yedin?

-Senin evdeki güzel kutudaki çikolatalardan birkaç tane.

-Ne?

-Tamam, kutunun hepsi bitti. Baktım üzerine, Kanada´dan da getirmişsin. Bize ondan gelmedi. Neden acaba?

-Sadece bir şey soracağım?

-Sor abicim benim cevap veremeyeceğim soru yoktur.

-Nilüfer´e çorap gönderdin mi?

-Sen gönderecektin ya.

-Biliyorum.

-Ama göndermemişsin, öğrendim.

-Nasıl öğrendin?

-Nilüfer´e sordum.

-Ne zaman?

-Bir saat kadar önceydi galiba.

-Neden yaptın bunu?

-Şimdi; internette geziniyordum, çok güzel çorap satan bir yer keşfettim, çoraplara bakarken aklıma sen geldin, acaba çorabı aldı mı dedim? Seni aradım açmadın. O sırada satılacak olan bir çift çorap vardı, ben de almadıysan kaçırmamak için Nilüfer´i aradım.

-Eeee?

- Türker sana hediye gönderdi mi? dedim “Hayır” dedi, ne yani sana çorap göndermedi mi? diye sorunca "Hayır!" dedi. Belki unutmuştur çorabı, kartı gelmiştir dedim "Ne kartı?" dedi, ben de sana yazman için önerdiğim cümleyi söyledim.

-Ulan onu ben yazacağım dedim mi?

-Yazmayacağım da demedin, belki benden çekinmiş yine de yazmışsındır.

-Sonra?

-İyi ki de yazmamış, dedi ve kapatması gerektiğini söyleyip kapattı ama merak etme ben o çorabı aldım, adres senin evi verdim, notunu kendin yazar yollarsın; dediğinde telefondan hiç ses gelmediğini fark etti. Türker telefonu yüzüne kapatmıştı."Ah deli oğlan ne zaman akıllanacaksın?" dedi.