Otuz Besinci Bölüm

13.9K 978 104
                                    

Herkese sağlıklı, mutlu, huzurlu bayramlar...

İnşallah hepinizin elini öpecek büyükleriniz, şeker ve çikolatalarla ve en önemlisi kocaman bir tebessümle sevindireceğiniz küçükleriniz vardır. Onlarla bayramın keyfini çıkarmanız dileğiyle... Bu bölüm mlk_frkn a ithaf edilmiştir.

Keyifle okuyun :))

-Yaa, Türker ne giyeceğim ben?

-Sen daha giyinmedin mi Allah aşkına. Önder?

-Kandırdııım! Tabii ki giyindim; hatta akşamdan giyinip yatacaktım da, biliyorsun deli yatıyorum, kırışmasın dedim.

-Bilmez miyim? Kuzenini devirdiğin gün dün gibi aklımda.

-Kimin kuzeni

-Talha.

-Haa, Talha; ya, nerden hatırladın ki şimdi? O salak da benimle yatmak istemeseydi.

-Ne bilsin çocuk? Senin akrabandı; yer de olmayınca "Beraber yatarız," dedi. Nerden bilsin gece senin tekme atacağını ve yatağın kenarındaki komodinin sivri ucuna alnını geçireceğini.

-Gitmeseydik o kavgalı filme bir şey olmazdı. Bilinçaltıma işlemiş, ne yapayım? Filmdeki kötü karakter üzerime geliyordu, ben de uçan tekme atıyordum. O salak da ayak ucumda yatmasaydı.

-Sen demişsin ya, "Ne olur, ne olmaz; gece çok yakınlaşmayalım," diye.

-Orası öyle tabii, rüyamda güzel kız mız görüp öpsem daha mi iyiydi? İki dikişle kurtardı vallahi.

-Sahi, nasıl? İyi mi Talha?

-İyi, iyi. Ortopedik yatak satıyor.

-Neee?

-Valla ben de anlamadım. Üniversiteden sonra bu ise girmiş.

-O geceyle bir ilgisi olabilir mi acaba?

-Yav, Türker; bugün sanki çok boş konuşuyorsun sen.

-Kırk yılda bir de ben boş konuşayım, olmaz mı?

-Olmaz; sen mantıklı tarafsın.

-Sen de mantıksız mı?

-Hayır. Ben zeki, akıllı olan tarafım. Hadi, geç kalmayalım. Ev ayakkabısı almayacağına emin misin?

-Patik aldım, o da yeter herhalde, ama şal mı alsaydım acaba? Üşümeyeyim, romatizmalarım artmasın şimdi.

-Türker, bu hala olayı sende iyi kafa yaptı ha!

-Yürü, yürü!

-Şal alacaktın.

-Önder, hadi koçum; zorlama.

-İyi yaa, dur çıkmadan bir nazar duası okuyayım. İkimiz de çok yakışıklıyız, maşallah tü tü tü tü, dedikten sonra başladı içinden duasını okumaya Önder. Dudakları hızlı hızlı oynarken gözleri kapalı, kafasıyla daireler çiziyordu. "Allah'ım kazasız belasız gidip gelmeyi nasip et" dedi.

-Âmin, dedi Türker.

-Yâ Rabbiii, vatanımızı, milletimizi, bizi koruyan askerimizi, polisimizi koru.

-Âmin, dedi yine Türker.

-Elini açmış, kapına gelmiş kullarını geri çevirme. Borçlulara edâ, dertlilere deva...

-Lan oğlum, n'apıyorsun?!

-N'apıyorum?

-Ulan, TRT' nin kandil programındaki hocalara döndün. Hayır mı?

İyi Ki Geldin!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin