Kirk Ücüncü Bölüm

15K 909 80
                                    


Selam

Bölüm bekleyen var mı acaba? Varsa işte yeni bölüm. Bu bölüm "merveidilbgs" ithaf olunmuştur.

Keyifle okuyun...

Leyla Önder den inanılmaz bir evlilik teklifi almış, sevinçten ayakları yere değmiyordu. Ertesi gününü okuldan sonra Nilüfer ile alışverişte geçirmiş ancak yine de ne giyeceğine karar verememişti. Nilüfer tam pes edecekken Önder aramış ve gelip yardım edebileceğini söylemişti. Yarım saat sonra Önder Türker ile çıkagelmişti. Türker ile sabah telefonda konuşan Nilüfer, Türker'i görünce her şeyi unutup sarılmıştı sevdiğine. Aynı şekilde karşılığını da Türker'den almıştı. Birbirlerini çok özlemişlerdi.

-Bir daha beni bırakıp gitme, dedi Nilüfer.

-Asla, dedi Türker. "Bundan sonra her yere sen, ben ve Naz beraber gideceğiz" dedi sevgiyle Türker.

-Biliyorum, özlem gideriyorsunuz ama şimdi bizimle ilgilenseniz de sonra özleminizi giderseniz, dedi Önder.

-Affedersin kardeşim, hemen yardımcı olayım ne yapılacaktı dedi Türker biraz sinirle.

-Bana ve Leyla'ya kıyafet bakacağız.Siz de yardımcı olsanız hiç fena olmaz yani.

-Hiç kıyafetiniz yok, değil mi? Oğlum, senin takımlarınla bir mağaza açılır. O kadar çok yani.

-Evet, biliyorum ama yarın özel bir gün, yeni olsa fena mı olur? Yeni bir başlangıca, yeni kıyafetler yakışır.

-Yeni! Senin pembe takımın var hiç giymediğin onu giyseydin.

-Pembe miiiii? diye hayretle bağırdı Leyla ve Nilüfer.

-Evet, pembe dedi Türker.

-Çok ucuzlamıştı, hem de markaydı. Çok ucuza aldım dedi Önder.

-Nerede giymeyi düşünüyorsun onu Önder ?diye sordu Leyla.

-Ben yarın uygun olur diye düşünmüştüm, dedi Türker.

-O zaman bütün ilgi benim üzerime olur. Olmazsa başka zaman inşallah.

-Başka zaman derken? diye sorarken dehşete düşmüştü Leyla. Bu adam gerçekten böyle bir takım giymeyi düşünebiliyor muydu? Pembe renk; siyah değil, mavi değil, pembe. Kırmızı olmadığına şükretmeli miydi acaba?

-Bak, aşkım. Ben o kıyafeti Türker'in beni tanıştırdığı minicik çocuklar için aldım. Bu çocuklar onkoloji bölümünde ve okula gidemiyorlar. Ben ve bir kaç arkadaşım onların yanına gidiyor, hem ders anlatıyor hem de onlarla oynuyoruz. Daha küçükler ve okula gitmeyenler var aralarında. Ben de onlar için renkli şeyler giyip onları güldürmeyi, mutlu etmeyi amaçlamıştım ama henüz pembe takımımı giymek kısmet olmadı. Anlatabildim mi acaba?

Leyla ve Nilüfer dolu dolu ve hayran olmuş gözlerle Önder'e bakıyordu.

-Bence sen de pembe bir takım almalısın, Türker, dedi Nilüfer.

-Ne? dedi Türker inanmayan gözlerle.

-Evet, amaç çocukları mutlu etmek.

-Ben de gidiyorum, Nilüfer ama ben kitap okuyup satranç oynamayı tercih ediyorum oradakilerle. Pembe kıyafete ihtiyacım yok. Hem alışveriş yapmayacak mıydık? Hadi yürüyün, deyip Nilüfer'in elinden tutup ilerlemeye başladı Türker.

-Belki benim için giyersin, dedi muzipçe Nilüfer.

-Nilüfer, pembe kıyafetleri Naz giysin sen giy ama benden isteme lütfen. Ben sizin pembe kıyafetlerinize pembe kravatla eşlik edebilirim ancak, ya da çok çok açıp pembe renk bir gömlekle. Olur mu, bi'tanem?

İyi Ki Geldin!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin