❄️EVLİLİK RİTÜELİ

26.6K 2.9K 1.2K
                                    

Multimedia: Madrigal - Dip

Bana ulaşmak için;

İnstagram hesabım = endless_q.r

Twitter hesabım = Endless_QR

❤️

Oy sınırı: 2200

▏₰ Alysa

Yatağın ortasına oturmuş bacaklarımı kendime çekerek kollarımla kelepçelemiştim. Son zamanlarda günlerim aynaya bakmakla geçiyordu. Tamda savaşın ortasındayken böyle bir ihmalkarlık göstermekten nefret etsem de içine çekildiğim bataklık beni boğuyordu. Yataktan kalkarak aynanın karşısına yürüdüm. Elimi yansımama uzatarak görüntümün üzerinde gezdirdim. Lore ritüelinden sonra sarmaşık gibi uzayan saçlarımı kısaltmamda yine Eira yardımcı olmuştu. Normalde uçları omuzlarıma değen saçlarımı eskisi gibi belime dokunacak şekilde kesmesini rica etmiştim.

Gideon öldüğünde ikimizi birden cezalandırmak için ruhumu makastan geçiriyormuşçasına saçlarımdan geçirmiştim. Ya saçlarımı kesecektim ya da bileklerimi...

Bir kez daha sevdiği birinin canını makas almasın diye bileklerimden vazgeçmiştim.

Beni arkasında bırakıp giden adamın ölüsüne bile kıyamamıştım.

Gümüşlerini dirildiği günden beri arada saçlarıma bakarken yakalıyor, göz bebeklerindeki saf acıyı yakalayarak yaptığımdan pişman olacak gibi oluyor ancak elimden bir şey gelmediği için çoğunlukla görmezden geliyordum. Hazır elime saçlarımı eski haline geri döndürecek bir fırsat geçmişken bunu kullanmıştım.

Sırf o gözlerde daha fazla acıya rastlamayayım diye.

İki kaşımın ortasında beliren dövme Titalara aitti. Tita seviyesine geçmiş beyaz cadıların her birinde sunak ortaya çıkar, sunağın üzerinde ise cadı çekirdeği hangi elemente sahipse onun sembolü belirirdi. Ben ateşin beyaz cadısı olduğum için alnımdaki sunağın üstünde alev simgesi bulunuyordu. Alberu'nun silüeti kaybolurken alnındaki ateş sunağı kurumuş bir kâğıt misali dağılarak kaybolup benim alnımda uyanmıştı. Onun sahip olduğu her şey artık bana aitti.

İlk gün müthiş bir baş ağrısı çekmiştim. Alberu'dan bana transfer edilen bilgiler o kadar fazlaydı ki beynim onca bilgiyi hazmedene kadar ağrıya katlanmam gerekmişti. Değişen şey sadece kanım değildi... görünüşüm, bedenim de değişmişti. Ten rengim iyice açılmış ve etrafımda garip bir pus dolanıyordu. Öyle ki kopkoyu bir gecenin ortasında lamba gibi parlayacağıma emindim. Bu şeyi ortadan kaldıramadığım için alışmaya çalışıyordum.

Kaşlarım ve kirpiklerimde saçlarım gibi beyazlaşmıştı. Elalarımdaki bin bir renk daha belirgin bir tona bürünmüştü. Göz bebeklerimdeki ateş perçemleri ise hala baskındı. Vücudumun yaptığım antrenmanlardan dolayı sıkılaştığını düşünüyordum ta ki safkan bir beyaz cadının bedenini alana dek. Her bir kıvrımım keskin hatlarla baştan şekillenmiş, göğüslerim ve kalçalarım büyümüştü.

Aynada gördüğüm bu kadın kimdi?

Alysa mı yoksa Reila mı?

Eğer ben Reila isem Alysa kimdi? Alysa isem Reila kimdi?

Hafızamın kulvarlarında oturan iki kadında birbirine yabancıydı.

Ben kendime yabancılaşmıştım.

Bu hissi nasıl anlatabilirim ki? Aynadaki yansımamı tanıyamıyordum.

Benliklerimden birini kabul edersem ötekine ihanet etmiş sayılmaz mıydım? Geçmişte ve şu anda olduğum kişi aynı mıydı? Hafızamdaki boşluk dolmuş lakin dolarken beni kendime yabancılaştırmıştı.

KIŞ ÖPÜCÜĞÜ |Tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin