❄️AVCILAR

37.1K 3.5K 2.1K
                                    

▏₰ Alysa

Avcılar mı? 

Yulier biraz daha kolumu sıkmaya devam ederse tuttuğu yer akşama çürüklerle bezenmiş olacaktı. Parmaklarını gömdüğü etimden çekerek koluma girdi. "Gel. Göreceklerinden sonra anlayacaksın" çekiştirerek yürümemi sağladığında özür dilercesine Aramile baktım. Aramil başını kaldırarak tepemizdeki güneşi kontrol ettikten sonra tekrar bana döndü. "Zaten öğle vakti gelmiş. Biraz dinlenmemizin zararı olmaz" dudaklarımda minnetle beliren tebessümün silinmesi kısa sürdü. Gelişmem için idmanlarıma dört elle sarılmam elzem gerektirse de Yulier'in şüphelerime ektiği tohum şuanda kalbimi eşeliyordu. 

Kurcalanan yüzeyde sürtünmeden dolayı açılan zedelerin sızısını duyumsamak sinir uçlarımı burkuyordu. 

Hangi kadını Gideondan uzak tutmam gerekiyordu? aralarında bir şey olsa Yulier bu denli sinirlenmezdi sanırım. Gerçi o avcılar olarak adlandırdığı gruba diş biliyor gibiydi. Yani bir kişiye değil. Gideonun başkasıyla ilişkisi olsa karışır mıydı ki? o halde geriye iki olasılık kalıyor. Birincisi; Gideonun ilgisini cezbeden bir kadın vardı ve bu kadın her ne yaptıysa Yulier'in nefretini kazandığından onları ayırmak istiyordu. İkincisi; ortada platonik bir aşk söz konusuydu.

Birinci seçenek pek ihtimal dahilinde değildi. Zihnimde gezinen kuruntuların söylediklerini duyunca kaşlarımı derinden çattım. Bu adam sevgiliymişiz gibi beni rahatça öpüyor, dokunuyor ve yakın davranıyordu. Bunları yaptığı halde başka kadına ilgisinin kaydığını anlarsam bu sefer cidden kalbini yakarak kül ederdim! hayır, Gideon öyle bir adam olamaz. Boynumu ısırdığı gecenin sabahında unuttuğunu ya da umursamadığını sandığım da bile ertesi gün bahaneler uydurmak yerine direkt konuşmamız gerektiğini söylesen kendisiydi. Çoğu erkek gibi tanıştığı her kadınlara yeni bir tecrübe olarak bakıyor olsaydı bana gelen o olmazdı. Aramızdaki şeylere bir isim koyamasam da mührün varlığı bana mecbur olduğunun deliliydi.

Dudağımın kenarını ısırdım. "Yulier Hyuga senin mührünün sahibi ya, buna rağmen başka bir adamdan etkilendin veya bir münasebetiniz oldu diyelim. Mühür tepki verir mi? cevabım evet diyorsan nasıl yapar? Hyuga'yı bilgilendirecek bir darbe ya da sadece sana acı falan mı verir?" 

Yulier peş peşe sorduğum sorularla dehşete düşmüştü. Az önceki siniri bile uçup gitmişti. Söylenmeye başladı. "Böyle şeyleri nereden çıkarıyorsun? kurtlar mühürlü olduklarına ihanet etmezler!" Yanaklarımı havayla doldurarak gürültüyle dışarı saldım. "Bende o yüzden 'diyelim ki' dedim zaten. İhtimaller üzerine konuşuyoruz" bana hayatında duyduğu en garip şeyleri dinliyormuşçasına bir ifade takınarak bakıyordu. "Böyle bir şeyin başına geldiğini duyduğum Kurt hiç olmadı, olduysa da ben bilmiyorum. Doğrusu nasıl izah edeceğimden emin değilim, yine de senin düşündüğün gibi bir acı olacağını sanmıyorum. Mühür çok hassas. Aldatma gibi iğrenç bir olay yaşanırsa mührede bir şekilde yansıyacağını düşünüyorum. Kim bilir belki de çıktığı bedeni terk dahi edebilir. Bu korkunç bir ceza olurdu" kanısı ihtimal dahilinde olsa da ürpermişti. 

Kurtlar mührü çok ciddiye alıyordu. Hatta uzuvlarından bir parça olarak gördüklerini söyleyebilirim. Çıkacağı zamanı hevesle beklediklerini de hesaba kadarsak Yulier'in de korktuğu gibi mührün kaybolması bir kurdu azaba sürükleyebilirdi. Aldığım yanıtla tatmin olamadığımdan çatılı kaşlarımda çözülmedi. Yani mühür bu kadar muhteşem bir şeyse niye muhtemel kişiye şöyle ufacık bir göz kaymasında bile bin voltluk elektriği dayamıyordu ki? bak bakalım bir daha yapmaya cüret edebiliyor mu. Tamam, saçmaladığım gayet netti. Kıskanınca içimdeki ayarsız kadın kendini gösteriyordu. Bu çeşit bir yanımın olduğunu, kulağa tuhaf gelse de bende yeni yeni keşfediyordum. Daha önce kimseyi kıskandığım olmamıştı ki! küçücük bir beğenilmede bile tırnaklarım çıkıyordu. 

KIŞ ÖPÜCÜĞÜ |Tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin