3. BÖLÜM

23.3K 1.1K 87
                                    

  Beynim uyuşmuştu sanki. Ne düşüneceğimi, ne diyeceğimi bilmiyordum. Çok saçma bir işin içindeydim. Gerçi hala durumu kavrayabilmişte değildim. Benim haberim olmadan dahası ben olmadan nasıl benimle evlenebiliyordu biri? Yani mantığım bunu kavrayamıyordu. Nasıl evli olabiliyordum?

“Bu nasıl olabilir?” şaşkınlık dolu sesimle Leyla tekrardan dosyaya döndü. Kaşları çatık, bir şeyler düşünüyordu. Bende düşünceler arasında boğulmuştum. Ailemin ölümünden üç ay sonra evlenmiş oluyordum. Allah’ım! Kendi kurduğum cümleye bile inanamıyordum. Çok saçmaydı çünkü.

“İyi bir araştırma yapmam gerek. Nasıl olmuş, kim, neden? Bunların cevabını bulmadan sana da mantıklı bir açıklama yapamam.”

“Eğer iki aylıksa cenazeden üç ay sonra olmuş oluyor. Sence bu adamın cinayetle bir ilgisi olabilir mi? Birden bire böyle bir olayın olması sadece tesadüf olamaz!” kafasını ağırca salladı. Ona da mantıksız geliyordu bu durum. Mantıklı bir tarafı olamazdı ki zaten böyle bir şeyin.

“İnan bende bir şey diyemiyorum. Şu durumda her şey olabilir. Her şey mümkün. Sen sakin ol. Ben bir şekilde halledeceğim bu meseleyi. Şu adamı bir araştırayım. Bu nasıl olmuş, niye olmuş öğrenmeye çalışacağım. Bütün bilgileri toplar sana haber veririm. Ondan sonra ne yapılması gerekiyorsa yaparız.”

“Kim peki bu adam? Adı ne?”

“Ali Yalman!” hafızamı yoklamaya çalıştım. Geçmişte böyle bir isim duydum mu? Ya da başka bir yerde gözüme çarptı mı? Hatırlayamıyordum. Bu ismi daha önceden duymamıştım.

“Tanıyor musun yoksa adamı?” olumsuzca iki yana salladım kafamı.

“İlk defa duydum ismini. Düşünüyorum ama hatırlayamadım böyle birini. Zaten çok fazla tanıdığımız yoktu ki bizim. Babamların durumunu en iyi sen biliyorsun. Babamın hastaneden görüştüğü bir iki kişi var. Ki onları da cenazede görmüştüm en son. Birde annemin arada bir görüştüğü komşusu var. O da yan evde oturuyor kızıyla. Yaşlı bir teyze. Onlar dışında hatırladığım başka kimse yok.” Sustuğumda aramızda bir sessizlik oldu. Hala beynimi yokluyordum, tanıyor muydum ben bu adamı? Daha önceden karşılaşmış mıydık? Bir yerde ismini duymuş muydum? Hayır. O adamla tanışmadığıma emindim.

“Şu araştırmanı en kısa ne zaman yaparsın?”

“Yarın sana haber veririm. Adamı da iyice bir araştırırım. Yarın gelirsin buraya duruma göre ne yapılacaksa onu yaparız.” Onaylamaktan başka yapabileceğim bir şey yoktu. Ben hala olayın şokundaydım aslında. Olanları kavrayamadığım gibi telaşımda artıyordu. Aileme yapılanların sahibini bulamışken birde bu adam çıkmıştı. Hayatımda tam da böyle bir karmaşaya ihtiyacım vardı zaten(!) Bıkkınlıkla derin bir nefes koy verip yerimden kalktım.

“Senden haber bekliyorum o zaman.”

“Lütfen bu kadar düşünüp, takma kafana. Bir şekilde her şey hallolur. Hem daha neyin ne olduğu belli değil. Ailen ile ilgili bir bağlantısı olmayabilir. Sonuçta cenazeden hemen sonra olmamış bu olay.”

“Aniden böyle bir şeyin olması da normal değil ama. Neyse artık yarına kadar sabredeceğim. O zaman tekrar konuşuruz. Uzun uzun hem de. Sana kolay gelsin, görüşürüz.”

******

Yorgunlukla eve girdiğimde direk salona gittim. Kafamda ki düşüncelerden kurtulmak için önce hastaneye gidip, hastalarımı kontrol etmiştim. Ama zaman çabuk geçmiş ve ben yine düşüncelerimin arasında boğulmuştum. Belki ben fazla kuruyordum, fazla telaşlanıyordum ama kendimi çaresiz hissediyordum. Güven dolu kollar yoktu artık, her derdimde yanımda olan yoktu, korkmamamı sağlayacak maviler yoktu. Güçlü olmak için çırpınıyordum. Onlar için ayakta durmaya çalışıyordum. Ailemin katilini bulamamışken birde saçma sapan işler çıkıyordu başıma. Ben daha onların yokluğuna alışamamıştım ki! Hala annemin odama girip, geceleri üstümü açıyorum diye kızacak sanıyordum. Ya da babam hemen gelip beni anneme karşı koruyacak sanıyordum. Babam iki gece üst üste nöbet tuttuğu için uykusuz olsa da sabah kahvaltısını muhakkak bizimle yapacak sanıyordum. Ya da yine saçma sapan bir eşya bulup eve getirdiği için annem kızacak sanıyordum. Ama yine de o getirdiği eşyayı salonun bir köşesine koyacaktı. Gözümden istem dışı bir damla aktığında hırsla sildim. Onları kim aldıysa elimden bulacaktım onu. Başımda ki bu saçma sapan olaydan kurtulduktan sonra tam gaz o şerefsizi aramaya devam edecektim. Kim böyle canice bir şey yaptıysa cezasını çekecekti. Beni böyle acılar içinde bırakıp, ailemi canice katledip dışarıda istediği gibi dolanamazdı. Bunun sorumluları kimse bulacaktım.

DÜRÜST YALANCI: KISADIR AŞKIN BOYUWhere stories live. Discover now