31-Şükür ve Tövbe

3.5K 580 113
                                    

Ziyafet sofrasının etrafında bir araya gelmiş, gülüşerek keyifli vakit geçiren insanlara yani aileme, sevdiğim, değer verdiğim herkese yaşadığım anın gerçekliğinden emin olamayarak baktım. Masanın üstündeki elimi tutup hafifçe sıkan Sarp'ın ise gözlerindeki ifadenin tam olarak ne olduğundan emin değildim. Teşekkür? Özür? Onunla evlendiğim için bana minnet mi ediyordu yoksa bu şekilde yaşamak zorunda kaldığımız her şey için özür mü diliyordu bunu anlamak zordu.

Nikâhımız öğleden sonra saat ikide Bornova Nikâh Dairesi'nde kıyılmıştı. Hemen ardından da ailecek küçük bir kutlama yemeği için yeşillikler içinde güzel bir restorana geldik. Uzun bir masanın etrafında oturup babamın mangalda pişirdiği etleri yiyerek bugünü mümkün olduğunca normal geçirmeye çalışıyorduk. Üstümde güzel, zarif bir gelinlik vardı. Restorana gelirken yolda duvağımı çıkarmıştım. Ben başta beyaz bir elbisenin yeterli geleceğini savunmuş olsam da Sarp kesin bir dille reddederek beni gelinlikle görmek istediğini söylemişti. Tüm hazırlıklar öyle büyük bir hızla gerçekleştirilmişti ki sadece iki gün içerisinde yetişmiş olmamıza hâlâ inanamıyordum. Ailemiz kapıya gelip bizi bulduğunda onlar da bizim kadar üzgündüler, endişeliydiler ve bizi bekleyen gelecekten korkuyorlardı. Ancak annem de babam da Sarp'ın yanında kalıp ona destek olmamın tek münasip yolunun evlilikten geçtiğini biliyorlardı. Tıpkı ondan ayrı kalmamın mümkün olmadığını bildikleri gibi... Haliyle benim adıma kendilerince haklı endişeleri olsa da bu ani evlilik kararına karşı çıkamadılar. Çok hassas bir ruh halindeydim, onlara hayatım boyunca muhtemelen en ihtiyacım olan günleri yaşıyordum. Yani bana değil arkalarını dönmek yaslanacağım omuz olmaları gerektiğini bilecek kadar sağduyuluydular. Çünkü beni tanıyorlardı. Herhangi bir kavga, itiraz beni kararımdan döndüremezdi. Başka konularda belki ama bu konuda aklıma koyduğumu yapmamam ihtimal dâhilinde bile değildi.

Mutlu amca... Onu bu hayatta benden iyi kim anlayabilirdi? İkimiz de Sarp'a geç kalmıştık. O evladıyla bir ömrü ziyan etmiş bir babaydı. Bense sevdiğine yıllarca böylesine yakınken onunla hiç karşılaşamamış kadersiz bir âşık. Bir tarafım zaten hasta, kaldıramaz, Sarp için üzülürken onu kaybederiz diye endişe ederken o hepimizden dirayetli çıktı. Çok üzüldü, ağladı, oğluna sarılıp özürler diledi. Fakat yığılıp kalmadı. Belki de hayatında ilk defa Sarp için gerçek bir baba oldu. Tüm nikâh hazırlıklarını, her şeyi o ayarladı.

İpek ve annem eve gidip giysilerimi toplayarak getirdiler. Çeyizimin büyük kısmının evde kalmasını istedim. Çünkü Sarp'ın yaşadığı eşyalı ev öğrenci evi bozması bir yerdi ve eğer iyileşirse asıl hayatımıza başlayıp düzenimizi kurabilmemiz için buraya alışmayı reddediyordum. Sadece mutfak için gerekli bazı temel şeyleri, havlu ve nevresimleri getirdiler. Güzelce temizlik yapıp biraz daha yuva, yaşanabilir bir aile evine benzettik geçici evimizi. Herkes dört bir koldan işleri kolaylaştırmak adına üstüne düşen her şeyi yapmış oldu. İpek'in annesi Esma anneyle babası Kemal amca da nikâh için geldiler, hatta Kemal amca bizim için çok şık, üç katlı bir düğün pastası yapmış kendi elleriyle, nikâh sonrası gittiğimiz restoranda yemeğin üstüne sürpriz olarak o pasta getirildi. Kesip hep beraber yedik. Mutlu amca, oğlunun mürüvvetini gördüğü için memlekette koyun kesip tüm fukaraya dağıttırmış. Pansiyonda etli pilav yapılıp esnafa ikram edilmiş. Daha büyüğünü ise Sarp bu hastalığı yendiği zaman için adadı. Bizle kalmak istediğini, oğlunu bırakmaya içinin el vermediğini biliyordum. Ama Sarp ne kadar süreceği belirsiz bir süreç için kimsenin hayatını daha fazla felce uğratmayacağını söyleyerek onu reddetti. Zaten tadilat için pansiyon yeterince borca girmişti. Eğer işler yolunda gitmezse, bir de ekmeğimizden olursak buna sebep olduğu için kendisini asla affetmezdi. Birilerinin işin başında durması gerekiyordu. Bu yüzden sık sık görüşmek için sözleşerek Mutlu amcaya yanımıza yerleşmemesinin en iyisi olacağını anlatıp onu ikna ettik.

Klişe Hayaller Durağı (Tamamlandı)Where stories live. Discover now