39. Bölüm ♡Sarhoşluk♡

23.5K 947 190
                                    


Hayat'ın ağzından..

Bana ne kadar güçlü olduğumu söylüyordu herkes. Hep güldüğümü, beni asla üzgün görmediklerini söylerlerdi ama sen öyle olmadığımı biliyordun... Güçlü göründüğüm kadar, güçsüz olduğumu biliyordun. Sen biliyordun küçük şeylerin bile canımı nasıl yaktığını... Sen biliyordun benim her şeye ağlayan zayıf kız olduğumu. Her gözyaşımda yanımda olup gözyaşlarımı silen sendin. Şimdi nasıl yapabildin bunca şeyi bana? Sende mi beni tanımayan insanlar gibi düşünmeye başladın? Yoksa hiç mi tanımadın beni? Ben seni tanıdığımı düşünmüştüm ama yanılmışım. Sen giderken bile canımı nasıl yakarsın diye düşünmüşsün ve başardın da.

Buğulanan gözlerimi hemen sildim. Canım çok yanıyordu, nefes olamıyor gibiydim. Sanki bir el boğazımı sıkmış, nefes bile almama izin vermiyor gibiydi. Ben hayatımda böyle bir acı görmemiştim. Emre bile benim canımı bu kadar yakmamıştı. Onu özlüyordum! Yanına gitmek istiyordum yanımda olsun istiyordum ama biliyordum olmayacaktı. O nasıl bir zamanlar benim için savaşıyorsa asla vazgeçmeden şimdi de benim sıramdı, asla vazgeçmeyecektim ondan.

Evet, onu sonsuza denk kaybettiğimi biliyordum ama o her şeyi yanlış anlamıştı, beni dinlememişti bile. Halbuki dinlese gördüğü her şeyi yanlış gördüğünü ona söyleyecektim ama o gördüğü manzaradan sonra beni bir kere bile olsa dinlemeyip ağzına geleni bana söyledikten sonra çekip gitmişti. Kalbim sıkışıyordu bir an evvel buradan çıkıp gitmek istiyordum. Gözlerimi, birbirlerine aşkla, mutlulukla bakan Evin ve Murat'a çevirdim. Çocukların ikiz olduğunu ve kız erkek olduğunu duydukları andan beri mutluluktan gözlerinin içi parlıyordu. Hiç vakit kaybetmeden Mardin'deki ailelerini aramış bu güzel haberi vermişlerdi. Amcamlar o kadar çok sevinmişti ki bir an evvel Mardin'e gelmelerini istedi. Kesin şu an konakta kurbanları kesmiş herkese dağıtmak için yemekler pişiriliyorlardı. Konakta ilk kez bebek sesi duyulacaktı sonuçta.

"Bundan sonra ev işlerini yapmayacaksın güzelim?" Dedi Murat. Sesindeki o heyecan kendini belli ediyordu.

Evin yüzündeki gülümsemeyi silmeden, "Kim yapacak peki?" demesi ile Murat boğazını temizledi. " Eve bir tane yardımcı alacağız hem sana bakar hem de evi temizler."

Evin kaşlarını kaldırdı. "Gerek yok Murat, ben yapabilirim." Neden istemediğini anlamıştım. Murat genç bir kadın alır diye istememişti kesin.

"Ayşegül ne dedi sevgilim? Kendini yormayacaksın bu aylar tehlikeli aylar dedi ya." Evin kurumuş dudaklarını ıslatıp, "Tamam ama ben seçeceğim o yardımcıyı." Dedi.

Murat onu onaylar şeklinde başını salladı. Evin de gülümseyip sevdiği adamın yanağına küçük bir öpücük kondurdu.

Gözlerim doldu, dudaklarımı dişlerimin arasına aldım ve ısırdım. Ağlamamak için kendimi baya sıkıyordum. Evin bugün çok mutluydu benim yüzümden üzülsün istemiyordum. Onun için evime gitmem lazımdı. Yorganın altına girip günlerce ağlamak istiyordum. Gözlerimi onlardan çektim ve etraftaki insanlara bakmaya başladım. Evin'le Murat el ele tutuştular ve arabaya doğru ilerleyecekken, "Murat?" Diye seslendim.

Dönüp bana baktı ikisi de. "Efendim." Dedi Murat merakla. "Siz gidin ben evime geçeceğim." Evin'in yüzündeki gülümseme birden yok oldu. Murat'ın elini bıraktı ve bana doğru gelmeye başladı.

" Nasıl gelmeyeceğim Hayat? Sen bu haldeyken evine gitmene izin vermem ben." Dedi net bir ses tonuyla. Elimi Evin'in koluna koydum ve yüzüme sahte bir gülümseme ekledim. "Merak etme ben iyiyim. Evde yapacak işlerim de var gitsem iyi olacak." Evin dönüp Murat'a baktıktan sonra yine bana baktı. "Tamam bende seninle geleyim, hem yardım etmiş olurum."

BERDEL  { TAMAMLANDI }Where stories live. Discover now