14. Bölüm Eğer sen gelmeseydin bana zorla sahip olacaktı!

69.2K 2.2K 291
                                    






Benim günahım neydi? Bunlar neden hep benim başıma geliyordu? Artık dayanamıyordum, her şey üst üste geliyordu. Ben ise şu an bir kara kutunun içindeydim ve o kutunun ağzı bantlanmıştı. Ben de o kutunun içinde karanlıkta kalmıştım, üstelik artık nefes bile alamıyordum. Biri gelse o bandı çıkarsa özgür olacaktım, peşimde kimse olmayacaktı. Rahat nefes alacaktım ama olmayacak şeyin hayalini bile kurmak artık canımı yakıyordu. Çünkü gerçekleşmeyeceğini biliyorsun ve bu canını çok yakıyor. Abim ve Babam olacak adamdan ömrümün sonuna kadar nefret edeceğim. İkisi mutlu bir şekilde hayatına devam ediyor ama ben, ben etmiyorum. Çok mutsuzum onlar yüzünden. En acısı ise buraya geldiğimden beri, abim beni bir kez  olsun aramadı. Aramasını istiyor muydum bilmiyorum ama en azından pişman olduğunu anlardım, ama o bir kere bile olsun aramadı.

Bir insan her Allah'ın günü şok üstüne şok yaşar mı? Ben yaşıyordum. Gözlerimi zorda olsa Hayat'dan çektim ve arkasında bana sinsice gülen Emre'ye baktım. Şu an ne diyeceğimi nasıl davranacağımı bilmiyordum şok olmuş Emre pisliğine bakıyordum. O pislik karşımda bana sırıtarak bakıyordu sadece. Hayat'ın hoşlandığı kişi bu muydu yani? Emre mi? Dünyada başka insan mı kalmamıştı da Emre pisliğinden hoşlanmıştı?! diye kendi kendime konuşurken, Hayat'ın sesiyle kendime geldim. Ve gözlerimi Emre'den çekip Hayat'a baktım.

"İçeri girebilir miyiz?"

Hayat'ın sorusuyla arkama dönüp, Murat ağaya baktım. Ama o bize bakmak veya yanımıza gelmek yerine onu arayan biriyle konuşuyordu. Kimin geldiğinden daha haberi yoktu. Fırsat bu fırsat değip şuan bunları göndermem lazımdı. Daha Murat ağaya bu pisliğin kim olduğunu bile söylememiştim. Aklım almıyordu Hayat ile bu psikopat nasıl tanışmıştı ve bu kısa süre içinde Hayat buna karşı bir şeyler hissetmişti? Yine Hayat’a dönüp soğuk bir ses tonuyla konuştum.

"Evet! Yani gelemezsiniz. Yani Murat burada. Sizi görürse senin için ve arkadaşın için iyi olmaz."

Dediğimde Hayat tek kaşını kaldırmış. 'Ne diyorsun Evin iyi misin?' der gibi bakıyordu bana. Kesinlikle Hayat için bile olsa bu pisliği kendi evime göz göre göre alamazdım. Zaten tam Murat'a her şey anlatacakken, milli piyangodan çıkar gibi her yerden çıkıyordu karşıma. Acaba hissetmiş miydi? Ne saçmalıyordum ben? Sihirbaz m6i bu çocuk?! Birinin elini belime koyup beni kendine çekmesiyle başımı çevirip beni kendisine çeken kişiye baktım yani Murat ağaya. Ben yaptığı bu harekete şaşırırken kendisi gözlerini benden çekip Hayat ve yanındakine baktı yani Emre'ye. Gördüğü kişiyle kaşlarını çattı. Ve soğuk bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

"Hayat! Bu çocuk kim?" Dedi gözlerini Emreden bir saniye bile çekmeden. Ondan hoşlanmadığı apaçık belliydi. Hayat Murat ağayı karşısında görünce yutkundu. Gözlerini Murat ağadan çekip hemen bana baktı. Ne diyeceğini bilmiyordu sanki, neden Murat ağadan çekinmişti ki arkadaşım diye bilirdi. Hayat sanki aklımı okumuş gibi Murat ağaya baktı.

"Arkadaşım?" Dedi sadece, Murat ağa kaşlarını kaldırıp.

"Arkadaşın? Peki benim neden bu arkadaşından yeni haberim oluyor." Hayat sustu bir şey demedi. Murat ağa da gözlerini Hayat'ın gözlerinden çekmiyordu. Ona açıklama yapmasını istiyordu, Hayat Emre'ye mahçup olmamak için Murat ağaya bir adım atıp kısık bir sesle tonuyla konuştu.

"Kuzen içerde konuşabilir miyiz? Emre'nin yanında ayıp oluyor."

 Hayat'dan gözlerimi çekip Emre’ye baktığım da o da Murat ağanın belimdeki eline bakıyordu sinirle. Şu an sinirlenmesi çok saçmaydı. Ben bu adamın karısıydım, ya isteyerek ya da istemeyerek. Murat bana ne yapmış olursa olsun eğer bu iki kişiden biriyle evlenmemi isteselerdi yine gözüm kapalı Murat ağayı seçerdim. Çünkü Emre hem psikopat hem de kadınlara eli kalkan biriydi. O kadar kıskanç bir insandı ki beni bu kadar çok sevmesi beni öldürmesine neden olabilirdi. Üstelik artık kadın cinayetleri bu ülkede çok olmaya başlamıştı ve kimse çıkıp buna dur demiyordu. Herkes susmuş bu zulüme seslerini çıkarmıyor sadece uzaktan izliyorlardı. Buna devlet de dahil! Bende o kadınlardan biri olmak istemedim. Ne kadar acı bir gerçekti, peygamberlerimiz kadınlara sesini dahi yükseltmezken şimdi ki insanlar, erkekler. Kendini adam sanan yaratıklar onları öldürüyordu. Allah'ın verdiği canları hiçbir hakları yokken onlar alıyordu. Eminim ki, belki burda adalet yok, o yaratıklar bu dünyada dört yıl hapiste yatıp çıkıyorlardı ama Allah o ölen melek kadınlarımızın ve çocukların ahını onların yanına bırakmayacaktı. Burada değil ama mahşerde onları doğduğu güne pişman edecekti.

BERDEL  { TAMAMLANDI }Where stories live. Discover now