7.3

21.4K 1.1K 538
                                    

"Bir gün oturup kızlar gecesi yapmalıyız. Eskisi gibi dedikodu yapamıyoruz bu ortamda." Deniz çikolatasının son parçasını ağzına atarken bunları söylemişti. Okul ve aşk hayatı yüzünden eskisi gibi konuşamıyorduk. Dediğine içten içe hak verdim.

"Aa kalbimi kırdın ama. Bizsiz dedikodu mu olur?" Ayaz rol yaparak üzüntülü bir bakış attı Deniz'e. Sandalyeme yaslanmış bir yandan onları izliyor, diğer yandan ezberlemem gereken repliğimi okuyordum.

"Şimdi sana Ceylan'ın eski sevgilisi ile Ceylan'ın en yakın arkadaşı Burcu çıkıyor desem ne dersin?"

Ayaz tuzak olan soruya sazan gibi atladı. Enişteye bizden eksi bir puan.

"Bana ne derim tabii ki. Burcu kim ya sen varken."

Bu rezilliğine dayanamayıp Bartu'nun omzuna kafamı gömdüm. Telefona bakmaktan beni umursamasa da yine de öylece kafamı gizliyordum.

"Enişte bu başka sorunun cevabı." Simge de benim gibi başını sakladı ama Gökdeniz'e saklamıştı. Gökdeniz ise olayı anlamayarak izliyordu.

Alkın ve Berke nerede bilmiyordum. En son Berke hikayesini biriyle yazacağını söylemediğimiz için bize kızıp kalkmıştı. Alkın da peşinden bir şeyler uydurup gitmişti ama inanmamıştım.

"İyi cevaptı ama dedikoduda bu cevap verilmez. 'Aa pezevenke bak. Anlat aşkım' demen gerekiyordu."

Ders zili çalarken Bartu bir anda kalkınca kafam savruldu. İki ezber yapmıştım onları da unuttum sayesinde.

"Kanka al kafamı da götür. Al al utanma."

Bartu şirin bir gülümseme ile başımı okşadı.

"Pardon kanka ya. Kafanı acıtmadan kopartacaktım. Yoksa sen benim gözümü oyacaksın da."

Ben de ayağa kalktım ve elimdeki repliklerle ona bir tane geçirdim. Yeşil göz sevdam yüzünden epey çekiyorlardı ama umurumda değildi. Kendi gözümün yeşilliği bana yetmiyor, Berke ve Bartu'nun yeşil gözlerine bakmadan edemiyordum.

Bartu'ya sataşarak sınıfıma kadar geldim. Kızlarla vedalaşıp içeri girdiğimde Berke'nin Lara ve Aden'in önünde durduğunu görüp yanlarına ilerlemeye karar verdim çünkü shipim yan yana duruyor.

"Neden siz söylemediniz peki?"

Berke'nin dediği şeyi son anda duyarken hemen yanlarında bittim. Bana kısa bir bakış atıp tekrar Aden'e bakmaya başladı. Şu sıra aşırı trip yediğimi hissediyorum hadi bakalım.

"Çünkü seninle yazı yazmak istemiyordum." Aden net bir cevap verince hafif eğilmiş Berke doğruldu ve gözlerini devirerek sahte bir gülüş takındı yüzüne.

"İyi. Ne istiyorsan yap. Zaten bu ödev de umurumda değil. Ben elbet kendime güzel bir kız bulurum merak etme."

Egoist bir şekilde sıraya ilerlerken nedensizce kötü hissetmiştim. Ona doğru hızlıca yaklaştım ve şapkasından yakalayıp durdurdum.

"Ona sinirlensen bile imalı sözler söyleyemezsin."

Bana tam olarak döndü ve baygın bakışlarını yüzüme çevirdi. Ne demek istediğimi anlamamış olduğunu biliyordum.

"Ne saçmalıyorsun, Dila?"

"Güzel kız bulurum dedin. İmada bulundun. Bu onun kalbini kırmış olabilir farkında mısın?"

Omuzlarını silkerken cidden sinirlenmiştim. Neden böyle davrandığını da anlamıyordum.

"Güzel kız dediğin kişilerle mi arkadaş ya da başka bir şey oluyorsun? Ciddi misin, Berke?"

Anonim: Yıldız TozuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin