2.8

44.6K 1.9K 887
                                    

Medya; Anonimin aldığı bileklik siz renkli hayal edin kalpleri

***

"Cidden bu gerekli mi?" Gözüm kapalı olduğu için yürümekte epey zorlanıyordum. Bir de topuklu ayakkabılar işin içine girince düşmediğime şükür ediyordum.

"Evet gerekli ve minik bir tümsek var. Dikkat et." Cümlesini bitirmeden tümseğe takıldım. Neyse ki hemen arkamdaydı. Bu yüzden beni belimden tuttu ve doğrulttu.

"Bir şey değil."

Sinir şey. Hem gözümü yarı yolda kapatmıştı hem de takım elbise giymişti. Düğüne gelirmiş gibi giyinmiştik hepimiz. Alt tarafı doğum günüm. On sekizinci doğum günüm olsa anlarım ama değil. Sıradan bir doğum günü.

"Geldik." Beni durdurdu ve ellerini saçıma getirdi. Kör gibi dolandığım için ışığa alışamayacağımı biliyordum. Gözümü kapatmıştım. Umarım şu kumaş parçası makyajımı bozmamıştır.

"İyi ki doğdun Dila!" Hep bir ağızdan bağırdıklarında gözlerimi araladım. Alkın, Deniz ve Simge'nin yanına geçmiş kocaman bir pastanın arkasında duruyordu.

Hep bir ağızdan doğum günü şarkısını söylerlerken duygusallaştım. Şimdiye kadar hiç bir doğum günümde üç kişiyi geçememiştik. Şimdi ise bir sürü kişi vardı. Bir sürü...

"Ağlama! Makyajın bozulacak." Deniz'in sesi ile elimi ağzıma götürdüm ve ağlamamak için güldüm.

"Hadi gel, mumlar sönecek." Simge beni çağırırken havaya baktım ve gözlerimi kırpıştırdım.

Ağlama. Sakın ağlama.

Gülümsedim ve pastaya doğru eğildim. Hem çikolatalı hem de üzerinde meyve vardı. Büyük ihtimal karar verememişlerdi ve böyle bir çözüm bulmuşlardı.

İki katlıydı ve üstünde bir şey yazıyordu. Kalbimi yerimden sökecek bir şey hem de.

'İyi ki doğdun Yıldız Tozu'

Tam olarak bu yazıyordu.

Yutkunurken mumu nasıl üfleyeceğimi unutmuştum. Aklım yazıdaydı. Ve kalbim bana inatla hızlı çarpıyordu. Öyle çarpıyordu ki her an düşebilirdim.

"Hadi üfle! Mum oldu pasta." Önder arkadan bağırırken gülmeye çalıştım. Bir gariplik olduğunu fark eden Deniz kaş göz yaparak bana soruyordu.

Boş verdim ve tekrar pastaya eğildim.

"Dilek tut." Alkın'ın sesiyle bakışımı ona çevirdim. Gülümsüyordu. Yutkundum çünkü bir şeyi fark etmiştim. Eğer doğruysa...

Muma üflemeden önce gözlerimi kapatıp ellerimi birleştirdim ve göğsüme doğru tuttum.

Lütfen, lütfen anonim Alkın olsun. Başkası olmasın.

Üflediğimde hep beraber alkışladılar. Gülümsedim ve doğruldum. O sıra tanıdığım bir ses ile karşılaştım.

"Dila!"

Hızla arkamı döndüğümde karşımdaydılar. Annem ve babam. Bütün gün onlardan hiç haber almamıştım. Unuttuklarını bile düşünmüştüm ama buradaydılar. Kanlı canlı.

Koşarak yanlarına gittim ve sarıldım.

"Unuttunuz sandım," diye yakardım. Babam gülerken başıma hafifçe vuruyordu ama eli sertti ve acıtıyordu yani.

"Unutur muyuz biz? Bak geldik." Annemin iki yanağını öptüm. Ardından babamı da. İkisinin de yanakları rujlu iken çok ciddiye alamıyordum onları.

Anonim: Yıldız TozuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin