44.Bölüm(Yeşim)

15.4K 620 31
                                    

Bölüm ithafı Deryadolly'e...Döndüğün için çok sevindik =) En başından beri yanımızda olduğun için teşekkür ederiz.

-Lütfen bölüm sonundaki notu okuyun :)-

Harika başlayan günüm tüm hızıyla devam ediyordu. Sanki Poyraz gözlerinde başka bir ışıkla bana bakıyormuş gibi geliyordu. Hala ondan utanıyor olmama her defasında kahkahalarla gülüyordu. Kahvaltımızı yeni bitirmiş birlikte sofrayı topluyorduk. Birbirimizin gözleri içinde kaybolmayı ne kadar çok sevsem de ilgilenmemiz gereken sorunlar olduğunu biliyordum ve bunlarla yüzleşmemiz gerektiğini de… Ayrıca birde Yeşim meselesi vardı. Beni aradığında Serkan da yanında olduğuna göre hesaba çekme zamanı gelmişti. BU yüzden Poyraz’a söyleyip ikisini eve çağırmıştım. Poyraz ne kadar huysuzlanıp bir gün görüşmesek ölmeyiz dese de sonunda bana dayanamayıp ikna olmuştu. Sofra toplandıktan sonra bulaşıkları yıkarken Poyraz belime sarılmıştı. Boynuma minik öpücükler kondururken önümdeki işi yapabilmemi nasıl bekliyordu?

“Hayatım bulaşık yıkıyorum.”

“Görüyorum.”

“Sen ne yapıyorsun peki ?”

“Seni öpüyorum.”

“Ciddi misin ?”

“Ne kadar ciddi olduğumu göstermemi ister misin ?”

Bir anda beni kendine çevirip ellerine birbirine kenetleyerek kaldırdı ve öpmeye başladı. Islak ve köpüklü ellerim tişörtünü mahvediyordu. Kendimi geriye çekip sırıttım.

“Yeşimler gelecek.”

“Biliyorum.”

“Bugün kısa cevap verme gününde misin ?”

“Sana bakmaktan uzun şeyler düşünemiyorum.”

Bu çocuk sözleriyle bir gün beni kalpten götürecekti. Sanki onun ağzından dökülen kelimeler kalbime direk dokunuyordu ve hızlı atmasını söylüyordu. Burnunu öpüp beni yere bırakması için hamle yaptım. Bırakmayacağını düşünsem de beni yere indirmişti. Şaşkın gözlerimi görmüş olacak ki açıklama gereği duydu.

“Tekrar bir kapı vakası yaşamak istemiyorum.”

Bu lafın üzerine büyük bir kahkaha patlattım. Suratı limon yemiş çocuklar gibi söylemişti. Ben Poyraz’ı hak edecek ne yapmıştım acaba? Kesin önceki hayatımda iyilik meleği falan olmalıydım. Poyraz’da müneccim çünkü ben bulaşıklara döner dönmez kapı çalmıştı kahkaha atma sırası Poyraz’daydı. Ben önünden geçerken hafif toplanmış olan tişörtümü de düzeltmeyi unutmamıştı. Düşünceli kocam benim…

Yeşim ve Serkan aralarına yapmacık olduğu belli olacak kadar mesafe koymuş kapıda dikiliyorlardı.

“Hoş geldiniz… Geçin içeri.”

Her zaman üzerime atlayıp sarılan Yeşim ağzını bile açmadan tıpış tıpış salona geçmişti. Anlaşılan ne için çağırdığımı anlamıştı. Serkan salonda bekleyen Poyraz ile arlarındaki selamlaşmayı yaptıktan sonra Yeşim de kısaca merhaba demişti. Onlar oturduktan sonra bende artık yapışık kaldığım Poyraz’ın yanındaki yerime oturdum.

“Görüşmeyeli nasılsınız ?”

İyice yaşlı teyzelere benziyordum sanırım…

“İyi yenge siz ?”

“Aynı.”

Daha fazla bekleyemeyecektim. Yaptığım kabalık olabilirdi ilk sohbet etmemiz gerekebilirdi ama hemen Yeşim ile yalnız kalmak istiyordum.

Rüyalarımın Hırsızı (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now