7.Bölüm(İlk gün)

31K 1K 33
                                    

Arabada ikimizde sessizdik. Sessizliğimizin asıl sebebi konuşacak bir şey bulamamamızdandı. Ne konuşabilirdik ki? Arada gözlerimiz birbirini buluyor daha sonra ikimizde hızlıca kaçıştırıyorduk. Yol böyle geçerken aklıma neden müzik açmadığım geldi ki tam o sırada Poyraz 

''Müzik açmamı ister misin? '' dedi.

Bu çocuk aklımı filan okuyor olabilir miydi? Ya da gerçekten çete başı gibi bir şey olmasına rağmen içinde uyumlu ve düşünceli bir insan yatıyor olabilir miydi? Ben bunları düşünürken duyduğum müzikle o an belki de 32 diş gülümsemiştim.

''Capital Cities?''

Heyecanımı saklayamadım.

''Capital Cities! Ne oldu dinlemek istemiyor musun?''

''Saçmalama favori grubumdur ve emin ol ilk defa capital cities dinleyen biriyle tanışıyorum. Grubun sadece safe and sounddan oluştuğunu sananlarla tanışmışlığım var. Bir de öyle bir grubun varlığından bile haberdar olmayanlara bile tanışmışlığım var ama hiç dinleyenle tanışmışlığım yoktu.''

''Güzel.''

''Tüm cevabın bu mu? Sen kaç kişiyle tanıştın bu grubu dinleyen. Bu arada favori grubun hangisi ?''

''Capital Cities dinleyen birini bulmak istesem bulurdum Rüya. Evet favori grubum Capital Cities. Bu konuda konuşmak istiyorsan sonra konuşalım.  Çünkü okuluna, ilk günden derse veya bakışlarından da belli olduğu üzere Yeşim’in sorularına geç kalmak istemezsin.''

Onun baktığı yöne baktığımda Yalın'la Yeşim'in bu tarafa merakla baktığını fark ettim. Yeşim gülerek Yalın'sa baya sinirli bir şekilde bu tarafa bakıyordu. Hayır Yalın'a ne oluyordu ki? Acaba ona söylemeli miydim? Kafamdaki düşünceleri Poyraz’ın okuldan çıkışta görüşürüz demesi ile silerek sildim. Ben de ona görüşürüz dedim ve arabadan çıkıp bizimkilerin yanına doğru yürümeye başladım. Okuldan sonra görüşürüz dedi. Of o beni almaya gelecekti. Bu konuyu kapatamamıştık sanırım. O sırada gördüğüm tüm arkadaşlarımla selamlaşıyorken dikkatimi çeken tek şey Yalın'ın sinirli bakışlarıydı. Onlara yaklaşırken Yalın'la Yeşim bir anda bana sarıldılar. Sanırım bir kaç kaburga kemiğim kırılmıştı. 

''Seni çok özledik...''

Yeşim bunu söylerken birde cırlamıştı.

''Daha kaç gün önce görüştük sanki..''

Bunu söylememle beraber küçük bir pot kırdığımı fark ettim. Bizim tüm buluşmalarımızdan Yalın'ın haberi olurdu ve evlilik dolayısıyla ona söylememiştim.

''Bensiz bir kaçamak yaptınız demek kızlar?!''

''Ne var illa senle mi gezicez bir kerede kız kıza gezelim dedik.''

Yeşim durumu belki de biraz toparlamıştı. Ama sonra Yalın'ın dediklerinden sonra toparlamam gereken yeni bir konunun açıldığını anladım.

''Arabasından indiğin dallama kimdi?''

''Yazın tanıştığım bir arkadaş. Hem sen nasıl daha tanımadığın birine dallama diyebilirsin ki. Dışarıdan dallama dediğin kişi aslında çok iyi biri olabilir.'' 

''Sen sanki çok mu iyi tanıyorsun da? Sadece insanlık görevimi yaparak seni korumaya çalışıyorum.''

Ben çok mu iyi tanıyorum? İşte bu soru beni çıkmaza sokmuştu. Sevdiği grubun ismini biliyorum. Çetesi olduğunu. Bir de yaşını. Ha bir de ismini. Tamam çok tanımıyor olabilirim ama o da dallama demek zorunda değil. Bir dakika ya ben ne zamandan beri Poyraz'ı korur oldum ki ? Hayır neden koruduğum belli değil. Ben bu sorularla boğuşurken zil çaldı ve son senemizin ilk dersi başladı. 

Rüyalarımın Hırsızı (Düzenleniyor)Où les histoires vivent. Découvrez maintenant