"O zaman siz ikiniz, biz ikimiz." Alya Berk'in boynuna sarılırken Alkın'ın tepkisi komik olabilir diye başımı ona çevirdim.

Koltuğa yaslanmış, kollarını bağlamış bir şekilde onları izliyordu. İki arada kalmış gibiydi.

Başımı Alya'ya çevirdim ve yanına ilerledim.

"Sen abinle dans edersen kesin kazanırsın. Bence abinle dans et."

Ayla parmağıyla yaklaşmamı işaret etti. Kulağımı ona doğru yaklaştırdım ama bundan pek emin değilim. Geçici duyma kaybından sağırlığa terfi edebilirdi beni. Allah'ım sen büyüksün ve ben duymak istiyorum. En az bir elli sene duymak istiyorum yani.

"Abim ile aranızı yapıyorum."

Başımı ona çevirdim ve elini ağzına götürüp gülmesini gördüm. Sakin ol Dila. O yenmiyor.

"Aaa gel seni tuvalete götüreyim." Alya'ya göz kırpığımda o da anlamış olacak ki hemen elimi tuttu. Ardından erkeklere dönüp parmağını salladı.

"Uslu durun. Yoksa dans etmem sizinle."

Berk uslu uslu koltuğa otururken Alkın öylece duruyordu. Umarım çocuğumu yemez çiğ çiğ.

Odama gittik ve onu yatağıma oturttum. Çocukların yalan söyleme gibi bir özelliği olmadığını duymuştum. Bu yüzden dürüstlüğüne inandığım tek kişi olabilirdi. Kankalarım hariç. Onları da görmedim acaba ne yapıyorlar?

"Abin evde bir şey diyor mu benim hakkımda?"

Alya parmağını dudağına götürdü ve sessiz olmamı istedi. Kapıyı işaret ederek kulağıma eğildi. Abisini benden fazla tanıdığını düşünerek kapıyı izliyordum.

"Annem okul değiştirdi. Hem de sizin okula geldi."

Sorduğum soru ile ne bağlantısı olduğunu anlamasam da annesinin mesleğini öğrendiğim için mutluydum.

O kadın kadar mükemmel biri bizim okulda ne arıyordu ya? Oku oku, sonra gel bizim ayıların öğretmeni ol. Yazık yani. Hem... bizim okulda onu yerler resmen. Buna dayanamam...

Sanırım lezbiyen olma yolunda emin adımlarla ilerliyorum.

"Abim eğer bizim okula gelirse seninle konuşur, barıştırır annem bizi dedi."

Kaşlarım çatılırken Alya'nın minik ellerini tuttum. Pembe ojesi beni gülümsetirken annesinin ne öğretmeni olduğunu düşünmeden edemiyordum.

"Annenin ne öğretmeni olduğunu biliyor musun?"

Dudağını büküp düşünündü. Büzülen dudağa bak ya. Çocuk sevgim iyice kabardı bugün.

"Öğrenciler odasına geliyormuş onlarla konuşuyormuş. Konuşma öğretmeni."

Yani... yeni rehberlik öğretmenimiz Ebru Ay ve benim baya bir olaylı yılımız geçebilirdi. Hadi hayırlısı.

Bu arada okullar haftaya açılıyor. Ve cumartesi düğün var. Ağlamıyorum canım alt tarafı bir okul dolusu düşmanım olduğu aklıma geldi.

Cehenneme hoş gelmeyeceğim.

🌟🌟🌟

Berk'in annesi -çok şükür ki- dans oyunu oynamaya başlayacağımız sıra gelip bizi bundan kurtarmıştı. Alya'yı da uyku vakti geldiği gerekçesi ile eve götürmüştü Alkın.

Şimdi üçümüz kalmıştık. Ben, Alkın ve koca ayak izleri olan beyaz, altını çizerim beyaz halı.

"Şimdi bu halıyı yukarı taşıyacağız ve balkonda yıkayacaksın. Ama önce buna göre giyinmem gerek. Sen de... ne biliyim git halı yıkamaya uygun bir şey giyin."

Anonim: Yıldız TozuWhere stories live. Discover now