Anonim: Yıldız Tozu

2.5

"Ben bi halt yedim."

Güzel bir giriş olmadı farkındayım. Ama aklıma direkt bu gelmişti. Açık sözlülüğüm tuttu yani.

"Ne yaptın?" Simge korkmuş bir ifadeyle baktı bana. Deniz ise dedikodu haline girmişti bile.

"Nasıl söyleceğimi bilmiyorum. Ama biriniz için iyi bir şey sayılır."

Deniz hemen kendisini gösterip ellerini çırptı. Haklı, bir nevi shipi öpüşmüştü.

"Uzatma da söyle ya. Çatladım." Simge kafasını bana yaklaştırdı. Yemeği dışarıda yiyorduk. Biraz sonra sahile inecektik ve ne yazık ki herkes oradaydı. Alkın dahil... herkes.

"Söylüyorum. Oh... söylüyorum." Derin bir nefes aldım ve hızlıca söyledim.

"Biz Alkın'la öpüştük. Hem de dudaktan." Gözlerimi kapattım. Birkaç saniye ikisinden de ses gelmeyince gözlerimi açtım. Kızlara inme inmiş resmen.

"Ship... ship... shipim gerçek oldu!" Deniz neşeyle şakıdı ve iki yanağımı da koparırcasına sıktı. Artık yanağım yok.

"Oha... detayları istiyorum." Simge de şoktan çıkınca bütün her şeyi anlattım. Her detayı, evet her detayı amlattım çünkü onlar benim kankalarım.

"Voah." En sonunda bu tepkiyi vermişlerdi. Haklılar yani. Ben de olsam bu tepkiyi verirdim.

"O zaman hayırlı olsun diyelim." Deniz bana sarıldığında şoklar ile etrafa bakıyordum. Ne hayırlı olsunu lan?

"Öyle far görmüş tavşan gibi bakma hiç. Artık sevgilisiniz."

"Eee bundan Alkın'ın haberi var mı ya?" diye sordum. Simge kıs kıs gülerken arkadan bir ses geldi.

"Var."

Rezillik part bilmem kaç.

Eğildi ve yanağımı öptü. Bir şeyi söylemem gerekiyor ben sevgili olduğumuzu bilmiyordum. Hem de anonim vakasından sonra hemen sevgili yaptığımı hiç bilmiyordum.

İyice pezevenk oldum ha. Yakında badboy olurum. Ama... ben kızdım. Aman neyse.

"Kalkıyor musunuz? Sahile gideriz beraber diye düşündüm." Deniz hemen ayaklandı. Simge de peşinden giderken ben Alkın'a bakıyordum.

"Ben rüyada falan mıyım? Cimciklesene beni." Kolumu uzattım ama o beklenmedik bir şey yaptı ve elimi öptü.

"Değilsin. Sana çarşambaya kadar sevgili değilmişiz gibi davranacağım. Ama peşindeyim bebeğim." Göz kırptı ve gülümsedi. Gamzesi kalbime bir ok attı resmen. Yaralandım ben arkadaşlar, siz devam edin.

Anonimi de ne güzel unuttun he.

Kalbimi hissetmiyorum şuan. Anonimi düşünmekte istemiyorum. O yazılanlardan sonra... düşünmesem daha iyi.

"Tamam," diye mırıldandım ve kalktım. Sahile kadar hep beraber yürüdük. Garipti, gariptik.

"Aa Dila!" Su aşırı neşeyle yerinden kalkarken ona garip garip bakıyordum. Onlar da mı burada olacaktı yani? Ciddi misiniz?

"Sana bir sürü soru sormam gerek! Lütfen otur." Beni yanına oturturken kurtulmak için kızlara bakıyordum ama ikisi de şaşkındı. Yalvaran bakışlarımı Alkın'a çevirdim ama o sadece gülümsedi.

"Evet, Su. Bekliyorum." dedim en sonunda. Soruları Alkın'la ilgili olacaktı ve ben onu öpmüştüm! Daha birkaç gün önce Su'ya yenge olacak diyordum ya.

"Dürüstçe cevap vereceksin." Neşesi geçmiş, ciddi bir hal almıştı. Gruptan biraz uzakta oturuyorduk. O sıra arkadan büyük bir gülüşme geldi. Başımı hafifçe o yöne çevirdim. Görkem ve Oğuz bize bakıp gülüyorlardı. Aklıma pis şeyler geldi.