yirmi sekiz

11.2K 568 139
                                    

önceki bölümü unutmayın.<3

iyi okumalar!

**

Sehpanın üzerine son tabağı da koyduktan sonra yerimden doğruldum. İkra ile mesajlaştıktan sonra onu bizim eve çağırmıştım. Kız kıza bir gece geçirelim istemiştim. Tabii gelirken mantı getirmesini söylemeyi unutmamıştım. Çağıl'ın elinden bir şey yemek mi, olur olur yeriz!

Kapının çalma sesini duyunca hızlı adımlarla gidip kapıyı açtım. Beklediğim kişi gelmişti ama beklemediğim kişi de gelmişti. Daha doğrusu kişiler.

Onların neden geldiğini sorgularcasına baktım. "Hoş geldiniz?"

"Hoş bulduk!" diyerek ayakkabısını çıkarıp içeri girdi Efe. Yanımdan geçerek oturma odasına girdi.

Çağıl saçımı karıştırarak Efe'nin gittiği yöne gitti.

"Kız kıza olacağımızı söyledim zorla peşimden geldiler!" oflayarak kapının önündeki ayakkabıları içeri aldı.

"Sorun değil sorun değil de, mantım?"

Elindeki poşeti bana uzattı, poşeti alarak kapıyı kapattım. Mutfağa giderken beni takip etti. Mantının olduğu tabağı dolaba koydum.

"Kızmadın değil mi?" diye sordu.

"Ne için?"

"Efe ve Çağıl'ın peşimden geldikleri için." elimi havada salladım.

"Aman, neden kızacağım? Hadi gel içeri geçelim." dolaptan iki bardak daha aldıktan sonra mutfaktan çıktık.

İçeri girdiğimizde Çağıl televizyonda kanal değiştiriyordu Efe ise kucağına cips tabağını koymuş, ayaklarını koltuğa uzatmış kucağındakileri yiyordu. Mantıyı dolaba koymakla ne güzel bir karar verdiğimi anladım.

Bizi fark edince keyfini hiç bozmadı. "Hoş geldiniz, kendi evinizmiş gibi oturun çekinmeyin." dedi.

"Kendi evim zaten Efe." diyerek göz devirdim.

Ağzına birkaç tane cips attıktan sonra konuştu. "He, tamam."

"Ağzında bir şey varken konuşma lan şerefsiz. " dedi Çağıl.

Ayakta kaldığımızı fark edince tekli koltuğa yürüdüm, benden hızlı davranarak İkra oraya oturdu. Göz kırparak Çağıl'ın yanını işaret etti. Göz devirerek Çağıl'ın yanına ikili koltuğa oturdum.

"Ne izleyelim?" diyerek elindeki kumandayla uğraşmayı bıraktı Çağıl.

"Top Gun: Maverick izleyelim!"

"Yine mi onu izlemek istiyorsun?" diye sordu İkra.

"Tom Cruise aşkımı çok iyi biliyorsun. Onu izleyelim!"

Çağıl arkasına yaslanarak bana döndü. "Tom Cruise aşkın mi?"

Kafamı aşağı yukarı salladım. "Çok aşığım çok." diyerek iç çektim.

Çağıl kendi kendine bir şey mırıldandı ama ne dediğini anlamadım.

"Bir şey mi dedin?"

"Şey diyorum, adam 60 yaşına gelmiş ona aşık olduğunu mu söylüyorsun?"

"Evet, çok seviyorum. Ayrıca adam yaşına rağmen çok yakışıklı!" dediğim şeye göz devirdi.

"Ben ondan daha yakışıklıyım!" diyerek üste çıkmaya çalıştı.

"Ne o, Tom Cruise'u mu kıskanıyorsun?"

"Evet!" dediği şeyle gözleri şok olmuş şekilde açıldı. "Ben ne dedim lan?" diye düşündüğü gözlerinden anlaşılıyordu.

"Yani hayır. Dilim sürtüştü."

İkra ve Efe film izler gibi cips yiyerek bizim laf dalaşımızı izliyordu.

Efe İkra'nın kulağına eğilip fısıldadığını düşünerek konuştu. "Birbirlerini seviyorlar bence söyleyemiyorlar."

İkra'da onun gibi kulağına eğildi ve konuştu. "Bence de."

"Sizi duyuyoruz." Çağıl ile aynı anda söylemiştik.

"Birbirimizi seviyormuşuz, hah." Çağıl söylediğim şeye göz devirerek kollarını birbirine bağladı.

"Belki de öyledir." diyerek sessizce mırıldandı Çağıl. O kadar sessizdi ki çok zor duymuştum.

Bir dakika, ne?

**

bölüm sonu.

çok kısa bir bölümdü ama telafi edeceğim.

seviliyorsunuz!

Seni Seçtim |yarı texting✓Where stories live. Discover now