*Medya Deniz.*
İyi okumalar.
İşte yıllar sonra ihtiyacım olduğunu hissettiğim o söz...
Seni seviyorum...
Ne güzel çıkmıştı dudaklarından o iki kelime.Çokta zor olmadığını o da biliyormuş gibi sırıttı.. "Hani demiştin ya.Bana seni seviyorum dersen annem gibi seni de kaybederim diye.Hayır. Asla kaybetmeyeceksin." o anda dudaklarıma yumuşak bir o kadar hızlı bir öpücük bırakıp başımı göğsüne bastırdı."Sen benim ailemsin Deniz..."
Sende benim...
Başımı kaldırıp yine dudaklarına kapandım.Benim isteyeceğim ilişki belli olmuştu zaten.Biz Poyrazla hic bir zaman vıcık vıcık ilişkiler sürdürmemiştik.Gerektiğinde birlikte ağlamış gerektiğinde de birlikte gülmüştük.Biz hic bir zaman normal sevgililer gibi olmamıştık...Belki zaman herşeyi gösterecekti."Beni senden hic kimse daha iyi bilemez onu anladım." dudaklarıma yavaşça gülümseyip "evet" dedi."Bunu anladığın iyi olmuş,"sesli bir şekilde gülüp koluna yine yumruğumu geçirdim. "Kızım ne vuruyon ya!!"
Ah bağırma Poyraz!!
"Düzgün konuş sende!!"
"Ben sana vursam nolur!"
"Vuramazsın kiiii!!" yine sesli gülüşüme hakim olamayarak Poyraz'a sarıldım."bu çocuksu huyuna bayılıyorum..."
"Kapa çeneni ya...Resmen hala çocuksun diyorsun bana!"
O da ellerini belime koyup yine beni kendisine bastırdı ve dans etmeye başladı.."Poyraz ne yapıyorsun?!" ardından sol elimi kavrayıp beni de iki yana sallayıp dansına devam etti.. "Dans yeteneğin mi var senin?"
"Hı hı..." diyerek başıyla onayladı ve beni etrafında döndürerek yine elini belime koydu.."Saçlarınızın havalanması ne kadar da etkileyici madam..."bir kere daha kahkaha attıktan sonra "Teşekkürler Poyraz bey.Bu nazikliğinizi neye borçluyuz acaba?" ardından beni yine döndürüp sırtımı göğsüne yasladı ve arkadan karnımı kavradı.. "Çok güzel olduğuna..." enseme küçük bir öpücük bıraktığında yerimizde sallanmaya devam ettik."gerçekten güzel miyim.?"
"Hem de fazlasıyla... Seni boşuna mı kıskanıyorum ben?"
"Cık.Hayır."
"İyi o zaman.kapa çeneni." oflayıp başımı geriye doğru atıp omzuna yasladım.O anda açık boynumu öptüğünde geri cekilmemek için direnmeye başladım.Gıdıklanıyordum oradan ne yapayım? Karnımı biraz daha bastırıp kulak kenarımı ardından ensemi sonra başımı derken "Poyraz ama ya!!" diye bağırdım.. "Islak öpüyorsun.."
"Lan insan sevdiğinin tükürüğünden tiksinir mi?"
"Ağzıma tükür o zaman Poyraz.",
"Fena fikir değil.Aç bakayım ağzını"gözlerimi devirip göbeğimdeki eline yine vurdum." Saçmalama.!!"
************
"Ya bırakır mısın kutuyu. Benim o!!"
Televizyonu açıp ayaklarımı sehpaya uzattım ve dondurma kutusunu da Poyraz'ın elinden kurtardım.
Lera Freskam benimm...dondurma kutusuna biraz daha sarılıp öptükten sonra tatlı.kaşığını elime aldım."Sen şu yeşil olanları ye.Çikolatalı olan bölüm benim." diyerek kaşığı daldırdım."Yeşil olanlar fıstık yalnız.Hem banane belki bende çikolatalı seviyorum."o da kaşığını çikolataya götürdüğünde pes ettim.Ne olursa olsun keçi inadı yüzünden vazgeçmeyecekti.Ama yinede şansımı deneyip kaşığımla kaşığına vurdum.O da karşılık verince 3.dünya harbi çıkmış gibi kılıçla savaşıyorduk."Bak benle inatlaşma çok sert öperim."
Nah öpersin!!
"Omen Tanrem çok korktem." dedim şaşırmış ve bir o kadar da yapmacık korkarak...
"Bence korkmalısın.Tersim pistir.
"Zaten pissin.Neyin ecdadını yapıyon sen!
Yine Piç simile gülümsemesini yaparken yine 'pislik' kelimesini kullanmama gerek yoktur sanırım.Birden Dondurmalı ağzıyla dudaklarımdan öpücünce elimdeki kaşığı ona fırlattım."Öküz!!iğrençsin ya!"
Zafer kazanmış bir şekilde sırıttığında kutuyu o bu sefer eline aldı."Bende seni seviyorum bebeğim."uzaktan öpücük atıp dondurmaya yumuldu hayvan."Bende kendimi havuza atıp saatlerce çıkmayayım da gör gününü!"
Topuğumu yere vurup bahçeye çıktım.Onun inadı varsa bende de var anasını satayım.Hasta olacağımı bile bile bunu göze alıp üstümdeki bluzu çıkarttım."Deniz dur!!" Poyraz'ın sesine aldırmayıp kendime suya bıraktım.Zorlada olsa dibine kadar ulaştım.Popomu zemine koyup bacaklarımı kendime çektim.Karanlıkta da bi bok gözükmese de havuzun içindeki ışıklar bunu engelliyordu.Tuttuğum nefesimi yavaşça nargile olarak verirken havuza dalmış kabarcıklar içerisinde gözüken Poyraz'a baktım.
Bunun burada ne işi vardı ya!!
Gözlerimi büyüttüm gelmemesi için.Anlamadan dinlemeden belinden kavradığı gibi suyun yüzeyine çıktı. "Manyak mısın lan sen!! Soğumuş havada suya mı girilir.? Hem de bu kılıkla!!!" lacivert sütyenimi işaret ettiğinde Kollarımı direk boynuna sardım."Benim için endişeleniyor musun sen?"
"Evet.Hasta olacağımız için endişeleniyorum.Her ne kadar hava yaz olsada.
Islak Saçlarımı elleriyle geriye doğru attı." Bence çıkmalıyız." kalçalarımı kavrayıp sudan çıkarttı beni.Yere indirince kendi bluzunu bana giydirip "Bir daha bunu yaparsan öldürürüm seni."
"Öldür beni Poyraz!!"
"Allahım yaaa.!!"
Kahkahayı bastıktan sonra elimden tutup içeriye kadar sürükledi beni.Merdivenleri çıktıktan sonra "hadi git yıkan şimdi. Ve sonra doğru yatağına.."
"Peki baba!!"
Alayla güldükten sonra odama girip doğruca duş aldım. Ne kadar da üşensemde.Üzerime yine şort ve askılı giyip Poyraz'a iyi geceler demek için,odasına daldım..
Oda duştan yeni çıkmış olacak ki altında beyaz havlusu vardı.."Daha yatmadın mı sen?"
Hayır. Kaslarına bakmaya geldim. Tövbe tövbe..
"İyi geceler demek için geldim abi."baş havlusunu yatağına fırlatıp bana doğru gelmeye başladı. O altındaki havluyla..
Yok hayır bakmıyorum salak mısınız!?
Gözlerim ıslak saçlarına kaydiginda burukça gülümsedim...
Karşıki dağları sen mi yarattın be insafsız!!
"Abiciğin birazdan sana olmadık şeyler yapmayı düşünüyor ama..."
Dudaklarımı birbirine bastırıp gözlerimi pörtlettim.
Aklıma getirmek bile istemiyorum...
"Oldu o zaman....Ben gi-gideyim iyi geceler.." tam ondan ayrılıp gidecekken "Gelmişken bırakır mıyım seni hiç.."
"Yok ya sağol.Geç oldu zaten.Gideyim ben.Yarın görüşürüz olmazsa.
"Yarın gidiyorum.
Arkamı dönüp ciddi ifademe geri büründüm."Nereye gidiyorsun?"
"Yurt dışına.İş için."
"Geçen gittim dedin ya...!!!"
"Noldu gitmemi pek istemiyor gibisin"
"İstemiyorum poyraz oldu mu?"
32 diş sırıtıp beni çıplak göğüsüyle buluşturunca Kollarımı bedenine doladım. "Gitmem gerek..Ben yokken sakın diyeyim Rüzgara yavşama ha!!"
"Pisleşme lan!! Yapar mıyım öyle şey..
"Aferin kızıma.
Sırtım bi anda yumuşak zeminle buluşmuştu."gittikçe sapıklaşıyorsun Poyraz farkında mısın?"
"Daha sapık yönümü görmedin.
"Doho sopok yonomo gormodon" diyerek taklidini yaptım hemen.Hakikaten korkmadım da değil yani şimdi."Kabartma dudaklarını öyle.."inadına dudaklarımı öne doğru büzdüğümde dudaklarıma sert bir şekilde kapanmıştı...
Bu gecenin biteceği yoktu anlaşılan..
Hele de üstümde yarı çıplak yatıyorken...
"Hey sakin ol adamım.Yavaşla biraz..."
Elini saçlarıma götürüp okşadı... "Bi daha seni ne zaman görebilirim bilmiyorum..."
Ne yani temelli mi gidiyor bu!!
Hayır bu kesinlikle olmaz."Ne..ne diyorsun sen ya? Bi daha geri dönmicen mi yani!"
"Bilmiyorum...
" lan Poyraz!! Valla gidersen varya Rüzgarla evlenirim.Evlilik cüzdanını da sana bir şekilde postalarım bilmiş ol.."
"Ulan Deniz!! Ulan Deniz!! Sen beni delirtmek için mi yaratıldin!!! NE EVLENMESİ LAN!!
" bağırma abi.Şaka yaptım valla." ne güçlü sesi varmış arkadaş.Kulağımın zarı patladı yemin ediyorum.Burun buruna gelene kadar sinirle kısılan gözlerine baktım."Bana şaka yapma tamam mı mavişim...Tamam mı Ceylanım."sesinde her ne kadar yumuşaklık varsa bir o kadar da imalı bir şekilde konuşuyordu. O cümlenin altında ne tehditler yatıyordu kim bilir..."Tamam abi.Latife yok bundan sonra."
"Aferin sana.Abi sözü dinle.
Kalçalarımı ayırdığı gibi yer değiştirdi ve beni üstüne aldı.Ellerini bluzumun içine sokup belimi kavradı."Uykum geldi."
"Uyu."
"Böyle mi? Ya Poyraz bi git ya yatağıma yatçam ben.
"Tamam sen bilirsin."
Üzerinden kalkmadan önce yanağından öpüp odasından çıktım.Kendi odama girerken moralim yine yerle bir olmuştu...Poyraz yarın gidiyordu...
†††††††††††††††††††††
Üstüme de bol bir bluz geçirip Saçlarımı salaş bir şekilde topladım.
Bu sabah yastayım!!!
Aşağıya indiğimde kapıda duran siyah bavula baktım.Ki bu zaten Poyraz'ın oluyor. Oflayıp salona girdiğimde Gökhan'la Semih'i gördüm.Gökhan elini yumruk yapıp Semihe gösterdiğinde "Yemin ederim vururum bak.Bulaşma bana!!" Semih gülerek kendini geriye çektiğinde "Seni Poyraz'a söyliycem!!" diye yapmacık bir şekilde ilkokul çocukları gibi üzüldü..
Poyraz'ın klasik arkadaşları...
"Aaa Yenge günaydın!" dedi Semih Gökhanı yanından iterken.
Yenge!??
Kaşlarımı hafif çatarak "Günaydın.Sizde mi gidiyorsunuz Poyraz'la?" Semih onayladı başıyla. "Evet.Bırakırmıyız sinir küpümüzü" dedi.Bu söylediğine gülerken Gökhan Semih'in başına eliyle hızlı bir şekile vurdu."Oğlum bi gün şu ellerini kelepçeleyip yatağa sabitliycem o olacak ha!! Bi mukayet ol lan!!"
"Sus lan! Sinir küpü deme adama.Huyu o mal!!"
"Aaa bende doğuştan sanıyordum. Biliyoruz tabi salak."
"Valla bi tane koyucam o olacak ha!!"
"Şşst.Yenge var ayıp" Gökhan sabır diledikten sonra gözlerini bana çevirdi. "Deniz çok pardon ya valla.Biz bunla her gün böyleyiz." gülümseyip "Olsun bi önemi yok." diye geciştirdim.Poyraz'ın ayak seslerini duyunca arkama döndüm.Bir kez daha kusursuzluğuna iç geçirirken yine o dar gömleği kasları için yaratılmıştı sanki.Elini belime sarıp alnıma öpücük bırakırken "Gelicem...Tamam mı?" diye fısıldadı..."Ne zaman? Seneye mi?" oflayıp gözlerini devirdi."Ne senesi ya..2,3hafta sonra burdayım." elini belimden itip "Defol Poyraz!
" Buraya gel Deniz..." belimden tutup beni yine kendine çekerken "Bunu bana bir daha sakın söyleme."dedi."Sakın...! Şimdi benimle gel.
Ardından Semihlere dönüp "Sizde iyi buldunuz rahat yeri ohhh...Kalkın lan arabaya!!"
"Sana kalkalım dedim dinlemedin Gökhan!!" diye söylendi Semih.Gökhan arkadan Semih'e tekme atma çalışırken Semih koşarak arabaya bindi.Poyraz elimi bırakıp arabanın önünde durdu ve bana döndü."Seni barlarda görmeyeceğim.Bir kaç tane adam koydum öyle mekanlara.Peşinde de olacak bilesin.Güvenliğin her şeyden önce gelir.Tamam mı?" oha bi de Poyraz'ın adamlarıyla mı uğraşacaktım şimdi.."Katıksız malsın Poyraz biliyorsun dimi?" yine dişlerini gösterip güldü ve dudaklarıma son bir defa daha öpücük bıraktı. "Ouvv Haram.Bakma kardişim..." dedi yine tanıdık bir ses.Semih kafasını içeriye sokup bize bakan Gökhan'ın gözlerini kapattı.
"Ebenizi sikmezsem...Neyse..." kollarını bana doğru açıp "Kokunu son bir defa daha içime çekebilir miyim Ceylanım..?" hiç durmadan Kollarımı boynuna doladım.Ondan ayrı kalmak çok pis koymuştu bana.Başını boynuma gömüp kokumu içine çekti.Sanki hiç dönmeyecekmiş gibi daha da sıkıca sarıldı. "Hadi be gitçeksen git artık.Ağlayacağım yoksa." oflayıp ayrıldı benden.Arabaya doğru ilerlerken Gökhan ve Semih'e parmağını salladı ve birkaç küfür savurarak arabayı çalıştırdı.
Umarım sağ salim dönersin Poyraz.
Ay bende iyice duygu sömürüsü yapıyorum.Sanki askere yolluyorum Poyraz'ı.Oflayıp arkamı döndüm. O sırada omzunu kapıya dayamış bana bakan annemi gördüm.Dolan gözlerimi hemen sildikten sonra yanına yaklaştım."Abini bu kadar sevdiğini bilmiyordum kızım.Beni gerçekten şaşırttın."gözlerimi devirip karşısına dikildim.Yine neyi ima etmeye çalışıyor bu? "Abime sarılmakta mı şaşırtıcı bi durum oldu anne?" kollarını benim gibi göğsünde bağladı ve dudaklarını ıslattı."Ondan uzak dur derim.Gece hayatını seven birisi."
Banane!!
"Tamam anne.Hoşçakal" Poyraz eskisi gibi çok barlara gitmiyor artık. Bu kadında beni Poyraz'dan soğutmaya falan çalışıyor herhalde.Tekrar nefesimi dışarıya üfledim ve odama geri döndüm.Telefonumun zil sesini duyduğumda yavaşça elime aldım.
Simge arıyor...
"Efendim gülüm?"
"Deniz bu akşam sizde kalabilir miyim? Çok kötüyüm..."
"Yine ne oldu..?" görünüşe göre sesi ağlamaklı çıkıyordu. Yine ailevi sorunları aklıma gelince cevap verdi burnunu çekip."Bu sefer ailevi sorunlar değil." o görmese de başımla onaylayıp "Tamam gel."
"Görüşürüz..."
"Görüşürüz."
*
Bir iki saat sonra Kapı çalınca test kitabımı kapatıp doğruca aşağı indim.Kapıyı Fatma abla açmışken ben sadece yüzü domatese dönmüş Simgeye bakmakla yetindim.Fatma ablaya sadece kafasını eğip selam verirken çantasını da ona verdi."Ben bittim...Ben ben mahvoldum Deniz!!" bana doğru gelip boynuma atlayınca kaşlarımı çattım.Ellerimi beline sarıp karşılık verince "Noldu ya neden mahvoldun!"
"Odana gidelim.Burada konuşulacak bi konu değil..."
Kolumdan tutup merdivenlerden sürüklercesine çıkartı beni.Kapıyı kapattıktan sonra yatağıma kendini atıp salya sümük ağlamaya devam etti.."Simge ilk defa seni böyle ağlarken görüyorum. Noldu anlat artık!!"gerçekten bu kız ne yaptı da bu kadar ağlıyordu anlamıyorum. Doğrulup benim gibi bağdaş kurdu."Ben dün gece hayatımın en büyük hatasını yaptım biliyor musun?"oflayıp başımı geriye doğru attım."Söyle artık şunu!! Sinirleniyorum bak...!!"
Burnunu çekip dudaklarını araladı."Ben dün gece..."devam etmesi için kafamı salladım.Umarım başına bela almamıştır... "Gökhanla..." gözlerim birden faltaşı gibi açıldı.O cümlenin devamını az çok tahmin ediyorum sanırım."Lütfen birlikte olduğunuzu söyleme bana!" dudaklarını birbirine bastırıp gözlerini kapadı ve başıyla onayladı.. "Bunu yapmış olamazsın gerçekten mi?!"
"EVET DEDİM YA!!"
Bastım kahkahayı hemen.Bu kız benden önce çıktı lan..Gerçekten bunu sarışınımdan hiç beklemezdim ama yine de Gökhan'ı sevdiği apaçık ortadaydı.Arkasındaki yastığı bana fırlatıp "Allahım.Benim niye düzgün bir arkadaşım yok ya..Lütfen çok bir şey istemiyorum..Düzgün bir arkadaş" kahkahalarımı zorla da olsa bastırıp ona döndüm."Tamam ya gülmüyorum..." yine o saf ve kırgın bakışlarına dayanmayıp üstüne atladım... "Kanka özür dilerim ya valla...Seni hic bi erkekle beraber olurken hayal etmemiştim.Söyleyince biraz garibime gitti." yükümü ona tamamen verip başımı göğsüne koydum."Hem sen neden bunun için ağlıyorsun ki?"
"Akşamki benle bu günkü ben çok farklı Deniz..Bilmiyorum.."
"Noldu ki akşam.?? Nasıldın kanka anlatsana ya.."
"Ayy Deniz!! Utancımdan yerin dibine girdim sabah ya..Uyandığımda beni izliyordu biliyo musun? Aman Allahım naptın ben ya..offf offf
Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.Simge'nin bu hâlini ilk defa görüyordum ve korkmuş bi kadar da tedirgindi.Tedirgin olması ailesinden kaynaklanıyor olabilirdi.Sonuçta o da terbiyeli bir aileden gelmeydi."Bence gayet normal bir şey yaptın.Seviyordun zaten onu"
"Seni varya pataklarım ha!! Normal bir şey yapmışım.Birlikte olduk diyorum birlikte do you understand?"
Bu İngilizce versiyona bağlamıştı yine.Oflayıp "Tamam sustum.Ama nasıldın onu anlat bari.." belimdeki kollarını sırtıma geçirip sarıldı. "Kendimde değildim sanki.Simdi ayıp olmasın ama sex sırasında baya sertti.Yani dışarıdan bakılınca normal bi adam görünse de...of işte öyle ya...Neler anlattırıyorsun bana.?!!"
Hafifçe kıkırdayıp kalktım üzerinden.O da kalkınca çalan telefonuna götürdü elini. "Hassiktir ya..O arıyor...Napıcam ben şimdi ya.." omuzlarımı silkip "Paşa paşa açıcaksın Kankacım.Hoperlöre ver." başıyla onaylayıp telefonu açtı ve önüne koydu.."Efendim Gökhan..?"
"Napıyosun?"
"Şey...iyi..Denizlerdeyim.Oturuyorum sen?"
"İyi. Uçak kalkmadan bi arayayım dedim."
Oflayıp başını geriye doğru attı Simge..Elleriyle yelpaze yaptı yüzlerine ve yapmacık bir şekilde güldükten sonra "Çok iyi yapmışsın ya valla.." dedi ensesini kaşıyıp.Bu kız gerçekten gerizekalı diycem ama kankam simdi ayıp olur."Akşamki olayı kimseye söylemedin dimi?"dedi Gökhan..Yok canım bende bilmiyorum merak etme...O sırada güleceğim esnada Simge ağzımı kapattı. "Yok canım sö-söyler miyim hiç.Ayıp ettin."ağzımı yavaşça bırakıp işaret parmağını dudaklarına doğru götürdü."İyi.Ben kapatıyorum.Kalkıyor uçak."
"T-tamam.Dikkat et kendine.Görüşürüz.
"Sende dikkatli ol.Bi şey olursa ara mutlaka."
"Peki.Hoşçakal."
Telefonu kapattığı gibi yatağa geriye yattı. "Allahımmm...neydi günahım..!!" Simge gerçekten herşeyi sorun edebilecek bi kızdı.Bazen her şeyi abartır bazen de böyle zor durumda kalırdı. "Şimdi bu konuyu burada kapatıyorsun.Ve biz şimdi güzelce karnımızı doyurmaya gidiyoruz kalk" kolundan çekiştirip kaldırdım onu.
Mutfağa girince hazırlanan yemeklerden tabağa doldurup bar taburelerine oturduk.Ben hayvanca yemeğe başlarken Simge çatalıyla bilikte oynuyordu yemeğiyle.. Ayılması için kaşığımı sert bir şekilde tabağa geçirdim ve ona bakmaya devam ettim."Simge.Oynamada ye artık ama ya.Valla sen böyle oldukça ben daha çok daralıyorum burda.Hadi.!"oflayıp onayladı başıyla ve yemeğe başladı yavaşça...
Yemekten sonra odama gidip uzunca sohbet edip konuştuk.Ardından pijamalarımızı giyip ikimizde yatağa kurulduk ve Simge'nin adeti olarak kabul ettiğim bol bol selfieler çekilip instagramda falan paylaşmıştı.
Ah ne kadar da deli dolu bir kız...
"Gökhan bunları gördüğü zaman ne yapar acaba merak ediyorum." diyerek sırıttı."Asıl Poyraz görürse nolucak onu merak ediyorum.."diyerek iç geçirdim. Üstüme kısa kollu falan geçirseydim iyidi.Bu askılılarla olmadı bence.Oflayıp kalktı ve kahküllerini de alıp tepeye salaş bir topuz yaptı.
Yakışıyordu ona...
Güzel kızdı.Sari saçlı mavi gözlü...Gökhan sever tabi böyle kızı.Karşımızda duran boy aynasına bakıp sırıttı."Dün onunla birlikteyken saçımda böyleydi.. " dedi.Baya bi etkilenmiş kızımız."Abartma gari de yat zıbar!" deyip arkamı döndüm.Abajuru kapattığı gibi yatıp sarıldı bana arkadan "Küçükken de ben senle kaldığım zaman böyle sarılırdım. Sonra ellerimi çekeyim diye ben uyuduktan sonra Parmaklarımı ısırırdın." geçmiş zamanlarımız geldi aklıma..Doğru ya küçüklük arkadaşım benim Simge.İkimizde minik minik koşuştururduk bahçelerde...Kıkırdayıp ona döndüm."Ama şimdi ısırmam merak etme."deyip sarıldım ona..
"Canım kardeşim..."
***********