*Medya Deniz*
Poyrazdan;
Ellerimi o çıplak beline götürdüm.O bukleler yüzüme çarptıkça ben de ona daha çok çarpılıyordum sanki.Yine ellerimi hareket ettirerek kaburgularına doğru getirdim.O an da kalbim ağzıma gelmiş ,ikimizde konuşamıyorduk.Konuştuğumuz tek şey birbirine temas eden çıplak bedenlerimizdi...Sol elim yavaşça kalçasına gitti.Yumuşak ellerini sırtımda gezdiriyorken kalçasını sıkmamla tırnaklarını sırtıma geçirmişti...
Nefes nefese doğruldum yatakta.Sesli bir şekilde yutkunup etrafıma baktım..
Sadece bir rüyaydı..
Sakin ol Poyraz...
Göğsüm hızlı bir şekilde inip kalkmaya devam ederken gözlerim, elimle sıktığım çarşafa kaydı...
Denizi rüyamda görmüştüm yine.Onunla birlikte olurken...
Hala daha kalbim acıyordu,Sıkışıyordu..
Onu rüyamda öyle görmek..Bana göre hiç iyi bir şey değildi...Alnımda oluşmuş boncuk boncuk terlerimi elimin tersiyle sildim.Ona bu kadar bağlanmam hepsi onun suçuydu.O mavi gözleri..Dolgun dudakları..Fiziği.. Benim için her şeyi ile mukkemmeldi.
Ayrıca da çok saf ve temizdi.Ondan uzak duracagim derken beni yine kendisine bir şekilde çekiyordu.Akşam kollarını belime doladığı anı saymıyorum bile.Evimde geçirdiğimiz şakrabanlıklar..O sarışın kıza nasıl sinirlediğini o mavi gözlerinin nasıl laciverte döndüğünü bir tek ben görmüştüm.Kıskanıyordu işte beni..Ne kadar inkâr etse bile anlayabiliyordum gözlerinden...O bacaklarını şort giyerek açtığında sinirlenmiştim.O rüzgar denen herifi öptüğünde kısacası onun yanında olduğunda her saniye huzursuz oluyordum...Bu duygunun da ne olduğunu bir türlü çözememiştim.
Ben aşık olunabilecek bi adam değilim...
Benim yaşayabilcegim ilişkiler tek gecelik olurdu anca.
Düşüncelerimden sıyrılıp Hafifçe cama düşen yagmur tanelerine baktım.Sürgülü kapıyı açarak sigara paketimden bir dal alıp dudaklarımın arasına yerleştirdim.Cakmağımla sigaramı yakıp balkona çıktım.
İçime o dumanı çekip yukarıya doğru üfledim.Soğumuştu hava...Yağmur damlaları teker teker çıplak Omuzlarıma düşerken bir kez daha dumanımı içime çekip yarı burun yari ağızdan verdim...
Güneşin doğuşunu izlemeyi planlarken bi an bu yağmurlu havayı beklemiyordum.Üşüdüğüm için son bir defa daha dumanı içime çekip izmaritini söndürerek aşağı attım.
İçeriye girerek üstüme beyaz kısa kollu bluzumu üzerime geçirerek yatağıma tekrardan uzandım...
Deniz gözlü kız...
Aklımdan hiç çıkmıyordu..
Düşünmemeye çalış Poyraz..
Çalışamıyorum....Onu düşünmemeye çalışamıyorum..
***********
Saati 9 edebilmiştim sonunda.Yataktan kalkıp duşa girmek için üzerimde bluzu çıkarttım...
O sırada kapımı hic bir zaman çalma gereği duymayan babam geldi. "Poyraz oğlum.Deniz rahatsızlandı kan ter içinde çocuk yardım et!!!"
O an tüm beynim kararmıştı sanki.Bedenim ani sinyaller vererek hızlı davrandım.Bluzumu üzerime tekrardan geçirip Denizin odasına yöneldim..Babam dışarıdaydı."B..ben giremiyorum içeri..." deyince kaşlarımı catarak daldım içeri. Ne demek ben giremiyorum??
Yanına yaklaştım hemen.Üstünde sadece siyah sütyeni varken bakmamak için direniyordum.Yanında duran hizmetçilere "çıkın dışarı!!" diyerek talimat verince bas ucuna oturdum.
Saçları ıslaktı..cayır cayır yanıyordu.!!!
Allahım ölüyorum...Onunla birlikte bende hasta oluyorum...İçerisi buz gibi olmuştu....
"Şu siktiğim pencereleri niye kapamadınız!!" diye bağırarak sürgülü kapıyı kapattım.
Elim Ayağım birbirine girmiş ne yapacağımı bilemez konumuna gelmiştim."Deniz..Güzelim!!" üstünü açtım hemen.Titriyordu..Üzerimdeki bluzu bir hışımla çıkartıp ona giydirdim.
Odama koşarak geçip üzerime bir şeyler giyip arabanın anahtarını cebime sokusturdum.Tekrar odasına girerek yerde duran kısa şortunu da giydirdim.
Bluzum onun üstünde elbise gibi duruyorken,o kısacık şortu görünmüyordu bile...ellerimi sırtına ve bacak altlarına yerleştirdiğim gibi kucakladım..
İyileşecekti..O iyileşince bende iyileşecektim."Oğlum bizde gelelim mi??"
Soru soranlara tahammülüm yoktu."Bilmiyorum baba naparsanız yapın.!!"
Küçük bedeni kucağımda titrerken daha çok kendime bastırdım onu.Titredikce bende titriyordum çünkü..
Arabanın arkasına özenlice yatırıp şoför koltuğuna yerleştim..
Son sürat hızla hastaneye sürerken önüme bi araba geçmesiyle küfürleri yağdırmaya başladım.
"LAN !! Orospu çocuğu!!! Cekilsene lan önümden ibne!!!" kornaya uzun süre bastıktan sonra arabanın önüne geçip yola devam ettim.
Hastaneye varınca doğruca acile aldılar Denizi. Başka carem olmadığı için koltuklardan birine oturup doktorun o müjdeli haberini bekledim...
Eğer kotu bir şey söylerse oracıkta ben ilgilenirdim onla. Babamla Ender geldilerinde kafamı onlara çevirdim."Deniz nerde kızım nerede??!" diye telaşla söylenmeye başladı annesi."içeride ilgileniyorlar" diye umut verdim birden.
Elini kızıl saçlrına götürüp gözlerini kapadı..."İlgilenemedim onla!!" diyerek tekrar söylendi.Babam Ender'i sakinleştirmeye çalışırken bende kafam öne eğik bir şekilde halini düşündüm..
O narin bedeni kucağımda nasıl da yardıma muhtaç bir şekilde bana haykırıyordu..Nasıl olmuştu da bu kadar çabuk hastalanmıştı aklım almıyordu.
Başımı iki yana sallayıp Doktorun odadan çıkışına baktım.Ayağa kalkarak ona doğru ilerlediğimde,gülümseyerek bize doğru geldi."Korkulacak bir şey yok.Ateşi normal düzeye getirdik.Serum verdik.Bitince çıkabilirsiniz.Bir kaç ilaç yazacağım düzenli olarak mutlaka kullansın.Geçmiş olsun " diyerek yanımızdan ayrılırken yüreğime serin sular inmişti resmen.
İçeri ilk ben girdiğimde bağdaş kurmuş, sırtını yastığa dayamıs benim bluzumu kokluyordu.Evet bu durumda bile beni hissetmek istiyordu.Gelde sevme bunu şimdi hadi bakalım.
Beni görünce burnunu bluzumun yakasından çekip kendini toparladı hemen.Çok geçti. Görmüştüm bir kere..
Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırırken yanına bir adım daha yaklaştım."İyi misin kardeşim?" yanımda Ender ve babam olunca böyle demek zorunda kalmıştım.Normalde ben ona maviş,şirine,Gerizekali..gibi lakaplar takmasını iyi bilirdim...
"İ..iyiyim" eliyle bluzumu çıplak bacaklarını örtmeye çalıştığında bakmamaya gayret ettim.
Ender gelip Deniz'in boynuna sarılınca "Nasılsın bitanem?? Bir yerin ağrıyor mu?" demeyi de ihmal etmedi.Deniz ise umursamaz bir şekilde omuzlarını silkip "iyiyim dedim ya anne.Biraz daha boynumu sıkarsan öleceğim sanırım" diyerek gözlerini pörtletti."Pardon canım." diyerek ayağa kalktı annesi.
"Geçmiş olsun Denizcim. Korkuttun bizleri.Poyraz olmasaydı Belkide hala hasta olacaktın"
Ah benim salak babam.
Gözlerini bana çevirince gülümsedi."Biliyorum" dedi iç geçirerek."teşekkür ederim abi." gülümsedim sadece. Bana abi demesi ne kadar zoruma gitse de sadece gülümsedim...
Eski Denizi istiyordum ben...Burnuma salça süren...benden kaçan. "Yakalayamaz ki!!" diye neşeli bir şekilde bağıran..yumurtalarımızı tokusturan..O Denizi istiyordum...
Poyrazlı Denizimi..
Denizden devam;
Sonunda kendime gelebilmiştim nihayet...O ateş nasıl bir illetse mafetmişti beni..Tüm vücudumu yakıp kavurmustu.
Sonra o geldi...
Poyrazımm...
Onun karşısında çaresizce yatmam daha da fenalaşmamı sağlamıştı.Gözlerim yarı açık bir şekilde ne yaptığına bakarken hala daha baygındim.Bin bir turlu küfürler yağdirip balkonun kapısını kapattı.Ardından üstündeki bluzunu çıkartıp benim üstüme geçirince ,yarı çıplak halime bir küfür de ben savurdum.
Serum ve ateş düşürücü bana iyi gelmişti.Gözlerim artık her şeyi çok net görebiliyordu.Doktor odadan çıkınca yatakta doğrulup sırtımı arkaya yasladım.Bağdaş kurarak Poyraz'ın bluzunu burnuma götürüp kokladım..Uyuşturucu gibi bir şey olmuştu bende bu.Bağımlılık yapmıştı resmen...
Derin derin içime çekerken içeri Poyraz dalmıştı birden.Burnumu hemen bluzunden çekip utançla önüme baktım..
Sırıttığını görür gibiydim..
Poyraz'ın "İyi misin kardeşim" lafına boynumu hafifçe kaldırıp titrekçe "İ..iyiyim" dedim.Ardından annem boynuma atlayınca bi an boğulacağım zannettim.
*******************
Bir süre sonra Annemler hastaneden ayrılınca Poyrazla baş başa kalmıştık.Serumum da bitmek üzereydi neredeyse.Tekli koltuğu bas ucuma çekip oturdu."Sana çok kızgınım" dedi kaşlarını catarak."Neden ne yaptım?? " oflayarak başını geriye doğru attı."Beni bu kadar telaşa soktun. Sen kucağımda titrerken bende titredim ve nefes alamadım.Resmen kollarımda öleceksin zannettim.Elim Ayağım birbirine dolandı.. Of Şirine offf..ne yapacağım ben seninle" çaresizce başını iki yana salladı."Biliyor musun ben ilk defa bi adama sarıldım.Kokusunu içime çektim.Yanında uyudum...Ben kimseye senin kadar bu kadar çok sarılmadım."
"Safsın temizsin.Sana dokunmaya kıyamıyorum..İncineceksin diye korkuyorum... Narinsin... daha başka ne diyebilirim?? "
Daha da utanarak boynumu eğdim önüme.
Poyraz benim ilkimdi..
*****************
Hemşire serumu çıkarttıktan sonra kolumu ovusturdum.Ne de acımıştı yaw..İşin kötüsü nasıl yürüyeceğim.?? Ayaklarım çırılçıplak.İnsan bi ayakkabılarımdan tutuşturur eline ama dimi??
"Nasıl gideceğim ben??" içeri giren Poyraz'a baktım direk.
"Yürüyerek" diye sırıttı."Sağol ya bilmiyodum.Of Poyraz ayaklarımı görmüyor musun??" ayak Parmaklarımı içe doğru kıvırdığımda gülümsedi."Anlaşıldı.Kucakta gezmeye alıştın sen.Gel buraya koca bebek!!" ellerini sırtıma ve bacaklarıma yerleştirdigi gibi yatakta bağlantımı kesti."saf bir koca bebek!!" diyerek ekledi.
Bütün bu söylediklerine karşın sustum...
Evet sadece sustum.Akışına bırakarak kollarimi boynuna doladım.Aman Tanrım bu koku...bu koku beni öldürüyordu..!!
"Senin için rezil olmayı bile göze aldım farkındaysan.." gülümseyip yanağına bi buse kondurdum."Tesekkur ederim" sabır dileyip yukarıya baktığında yine kıkırdamama engel olamadım.
Eve varınca nihayet kendimi koltuğa atabildim.Kendimi bi kaya gibi o kadar çok ağır hissediyordum ki her an uyuyacakmisim gibi geliyordu.
Ama ne yaptım...
Uyumadım.
***********************
" Ya Poyraz ilerlet şu bölümleri.Ayıp yerler var.."
Başımı Poyraz'ın dizine koymuş koltukta iyice yayılmıştım.O da arada sırada patlamış mısırlardan ağzıma tıkıyordu.
Evet resmen tıkıyor...Hayvan!! Bi gün onun yüzünden ölürsem şaşırmayın."Ya ne merkalisin Poyraz.İlerletir misin şu ayıp yerleri??"
"Senle keyfi çıkıyo o ayıp yerler ne yapayım??"
Sapık!!
"İyi.Bensiz keyfini Çıkart bir de.." dizinden hızla kalkıp bahçeye çıktım...Yeni yağan yağmurun soğukluğu vardı yine havada.
Ayaklarım ve bacaklarım birden havalandıklarını görünce minik bi çığlık çıkmışti agzimdan..
"Poyraz!! İndir beni yere Annemler uyanacak!!"
Olduğumuz yerde beni döndürmeye başlayınca yine minik çığlığıma engel olamamıştım."Hala iyileşmedigin halde ne siktiğimin bahçesine çıkıyon??"
"Düzgün konuş!!"
"Heyy o benim lafım..!!"
"Ne?? Sen küfür edince bende düzgün konuş diyemez miyim yani??"
"Diyemezsin..!!"
Beni yere indirip dudağını boyun kenarıma bastırdı...
Ve benim ateş yeniden yükselir..
"Uykum geldi" diyerek mızmızlanmaya başladım.."yatalım o zaman.Yatalım ki günümüz aydın olsun dimi??"
"Cok zekisin" diyerek merdivenleri çıkmaya başladım."Ah evet Maviş.Her kez söyler zaten benim zeki olduğumu.Boşuna holding yürütmüyoruz herhalde dimi??"
"He he..Poyraz..hadi iyi geceler" kapımı suratına kapatıp gülümsedim..
Of çok zekiymişş ya...
Allahım resmen deliriyorum bu adamın yanında.Derin bir nefes alıp yatağıma ilerledim.Bu sefer pikemi üzerime tamamen örtüp gözlerimi kapadım..
Hastanenin yorgunluguna verip kendimi uykunun kollarına teslim ettim...
*****************
Huv!! Bitti sonunda.Araya heyacan aksiyon falan da katacağım bundan sonra.Gerçekleri de bir yönden yavaşça ilerleyen bölümlerle çıkaracağım kısmetse.Votelarınızı her zamanki gibi bekliyorum..
Öpüldünüz.