2. BÖLÜM

776 42 59
                                    

Medya: Deniz

Uzattığı eline bakıp göz devirdikten sonra yanından geçip yürümeye başladım. Peşimden geldiğini adım seslerinden anlayabiliyordum. Binaya girip kısaca etrafa göz gezdirdim. Ne yapmam gerektiğini ya da ne tarafa gitmem gerektiğini bilmiyordum.

"Müdür yardımcısının odasını arıyorsun sanırım?"

Egemen'in keyifli gelen sesini kulak ardı edip sağ tarafa doğru ilerlemeye başladım.

"Dur tahmin edeyim, nereye gittiğini bilmiyorsun."

Dişlerimi sıkıp derin bir nefes aldım. Şu şekilsiz peşimden geldiği sürece sakin olamayacaktım anlaşılan.

Şekilsiz dediğin çocuğa dön de bir bak istedim.

Bir anda durup arkama döndüm. Egemen elleri cebinde, yüzünde yamuk bir sırıtışla bana bakıyordu.

"Ne geliyorsun peşimden be?"

Sol elini cebinden çıkarıp sarı saçlarının arasından geçirdi. Düzeltmek amacıyla yapılmış bir hareket değildi bu, kesinlikle böyle yapınca havalı olduğunu falan sanıyordu.

Tamam, şekilsiz falan değildi. Ama itici bir tipti ve ondan kesinlikle hiç hoşlanmamıştım.

"Anladığım kadarıyla yenisin. Sınıfın dahil okul hakkında hiçbir şey bilmiyorsun yani."

"Sana ne bundan, şekilsiz!"

Başını geriye atıp kahkaha attı. Sinirleniyor oluşumdan zevk alıyordu dürzü! Ona inat sakin görünmeye çalışıp derin bir nefes aldım.

"Şekilsiz mi? Gözler biraz bozuk herhalde?"

Tek kaşımı kaldırdım. Tam onu tekrardan tersleyecektim ki beklemediğim bir şekilde yüzünü benimkine yaklaştırdı ve gözlerime dikkatle baktı.

"Ama çok güzel oldukları da bir gerçek."

Ona neydi benim gözümden ya? Bir adım geri çekildim.

"Seninkiler için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim ne yazık ki."

Tamam, gözlerinin mavi oluşu bile onu on adım öne taşıyordu fakat bunu bilmesine hiç gerek yoktu.

"Aynen aynen." dedi sırıtmaya devam ederek.

Hala yüzüme bakıp sırıtması içimde kafasını asfalta sürtme isteği uyandırıyordu.

"Yardımcı olmak istiyorum, neden bu kadar terssin?"

Sırıttığı ağzının ortasına kürekle vurmak istemiyorsun Deniz. Hayır.

"İstemiyorum kardeşim senin yardımını falan, rahat bırak beni."

Yüzünü yüzüme yaklaştırıp içten bir şekilde sırıttı.

"Kardeş deme, lazım olur."

Gözlerim kocaman açılırken tüm gücümle omzuna yumruk attım ama o yerinden bir santim bile kımıldamazken benim elim kırılmış olabilirdi. Gülerek önce bana, sonra elime baktı.

"Acıdı mı?"

Yukarı bakıp sabır diledim ve arkamı dönerek geldiğim yerin tersine doğru yürümeye başladım. En iyisi bahçeye geri dönmekti.

"Dışarı çıkmak istediğine emin misin?"

Onu umursamayıp yürümeye devam ettim.

"Tüm okul şu an bahçede ve müdür o sıkıcı dönem başı konuşmasını yapıyor."

Gündüz DüşüWhere stories live. Discover now