KM-38

12.6K 918 96
                                    

Geçen bölüme gelen güzel yorumlarınız için hepinize teşekkür ediyorum. Hep birlikte aldığımız kararla finali biraz daha erteleyeceğim. Ve söz verdiğim gibi uzun bir bölümle geldim. Bu bölümün sonunda sizleri tatlı ve ufak bir sürpriz bekliyor. O konu hakkında da yorumlarınızı istiyorum.

Esra bu gerçeği öğrendiği andan itibaren hiç ağlamamıştı ama şimdi gözlerinden patır patır dökülüyordu yaşlar.

Emre Esra'nın göz yaşlarını sildi. ''Ağlama Esra, sen ağla diye söylemiyorum bunları. Ağlayıp daha fazla sokma beni çıkmaza.''

Kendine çekti Esra'yı sımsıkı sarıldı, başını göğsüne koydu. Esra uykuya dalana kadar ağlamıştı.

Ne kadar saat öyle oturduklarını bilmiyordu Emre. Esra kucağında uykuya dalmış o da rahatını bozmamak için kıpırdamamıştı. Uyanınca ne yapacaklarını bilmiyordu. Telefonun sesini duyunca Esra'yı uyandırmamak için hemen cebinden çıkarıp açmıştı. Kim olduğuna bile bakamamıştı.

''Emre?! Oğlum neredesin? Hemen buraya gelmen gerek Esra'yı da al gel bak bekliyoruz.''

Emre Savaş'ın söyledikleriyle endişelenmesi gerekirdi ama Savaş ciddi bir şey için bu kadar abartılı tepkiler vermezdi. O yüzden gayet sakin bir şekilde Esra'yı da uyandırmamak adına sessizce konuştu.

''Ne var lan? Gelemeyiz biz balayındayız hadi kapat.''

Savaş sesli bir ooo çekti. ''Barıştınız demek vaybe, hadi amca oluyorum iyi iyi. Ama geleceksiniz Sıla ile hastaneye geldik doktor cinsiyeti söyleyecekti ben onu susturdum çünkü bebeğimin erkek olacağını senin yanında öğrenmeliydim o yüzden şuan doktoru durdurdum hemen geliyorsunuz. ''

Emre ağzı açık bir şekilde Savaş'ı dinliyordu. Bu adam gerçekten zır deliydi. Arkadan Sıla'nın saçmalama Savaş seslerini duyuyordu ama şuan Savaş'ı hiçbir şey durduramazdı.

Esra'da duyduğu seslere uyanmıştı. Emre'ye ağzını oynatarak neler olduğunu sordu. Emre Esra'ya eliyle bir dakika yaparak Savaş'a geri döndü. ''Savaş saçmalamayı kes bebeğinin cinsiyetini öğrenince bize haber verirsin.''

Telefonu kapattı suratına. Tam ağzını açmış Esra'ya anlatacaktı ki Esra'nın telefonu çalmaya başladı. Emre başını geriye atarak ofladı. Bu seferde Esra açtı telefonu. Savaş ona da yoğun ısrarlarda bulununca Esra en sonunda kabul etti.

Telefonu kapatınca Emre'ye döndü. ''Hadi kalk gidiyoruz.''

''Esra bize ne Savaş'ın bebeğinin cinsiyetinden? Zaten öğreneceğiz.''

Esra kaşlarını çattı. ''Ne demek bize ne ?! Savaş senin kuzenin, Sıla'da benim en yakın arkadaşım kalk hadi hadi.''

''Ben onun amacını biliyorum, güya oğlunun olacağını hava atacak! Ama iki dünya bir araya gelse ben ona kızımı ver-mem!''

Esra ayağa kalkmış hazırlanmak için odaya gidiyordu ki Emre'nin sesiyle arkasına dönüp kaşlarını kaldırdı. ''Hayırlı olsun kızın mı oluyor?''

Emre yarım bir sırıtışla karşılık verdi. ''He evet olacak inşallah bir iki aya anasının rahmine düşer.''

Esra'nın ağzı açık kalmıştı. Terbiyesiz adamdı işte! Emre yanına gelerek çenesinden tutup ağzını kapattı. Sonra da dudağına öpücük kondurarak konuştu. ''Arabada bekliyorum. Çocuklarımın annesi.''

KİRLİ MİRAS  (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now