KM-20

16.8K 1.1K 155
                                    

Emre duymuştu. Ya gerçekten Sarp ile yemeğe gitmek istiyorsa. O an aklına gelen düşünce ile dehşete düştü. Bu kız ömrünün sonuna kadar bekar kalmayacaktı ya! Elbet hayatına biri girecekti.

Peki Emre buna nasıl izin verecekti?

Emre umutsuzca Esra'ya arabasının anahtarını uzattı.

Esra Emre'ye anlamayan gözlerle baktı. "Bu ne ?"

"Sarp ile yemeğe git, demek ki ben yanlış anlamışım."

Esra şaşırmıştı. Emre'nin bu ani duygu değişimine yetişemiyordu. Ne olmuştu bu adama?

Esra kafasını olumsuz anlamda salladı. "Ben olduğum yerden memnunum. "

Ardından pizzacıya girdi. Arkasından da halinden mutlu olan Emre.

Esra son iki haftadır hiç olmadığı kadar mutlu ve huzur da hissediyordu kendini.  Emre'nin oldukça yakın tavırları, onu düşünmesi ve hiç tartışmamaları Esra'yı durmadan gülen bir insan yapıyordu. Ayşe yengesi ile olan çay kahve saatleri, Cemre ile alışverişleri daha doğrusu Cemre'nin alışveriş yapıp Esra'nın işkence çekiyormuş gibi davranması hepsi Esra'ya bir ailesi varmış gibi hissettiriyordu. Hatta Sıla ve Savaş'ın tatlı kavgaları bile Esra'yı mutlu ediyordu. Annesinin her zaman kullandığı o cümle geliyordu aklına 'bir ilişkiyi canlı tutan arada sırada yaşanan tatlı atışmalardır.' Bunları kendi ilişkisinde uygulayacağı günleri de bekliyordu ama şuan tüm iyi temennileri Savaş ve Sıla üzerineydi. 

Savaş hiç ses çıkarmadan usulca Esra'nın odasına sıvışmıştı. Esra'da her zamanki gibi düşüncelere daldığı için bir gözü de bilgisayarda olduğundan dolayı Savaş'ı fark etmemişti. 

''Diyorum ki Emre ne zaman sana evlenme teklifi edecek acaba?''

Esra duyduğu sesle irkildi. Karşısında kocaman cüssesiyle ona sırıtarak bakan Savaş'ı gördü.  ''Bir kere ya bir kere şu odaya insan gibi girsen.''

''Sen de Emre'yi düşünmeyi bıraksan bir kere ya bir kere. Yemin ederim ki o zaman fark edersin geldiğimi.''

Esra Savaş'ın muzipçe söylediği şeylere sadece gözünü kaçırmakla yetinmişti. Yalan değildi ya Savaş'ın dedikleri. Son aylar da sadece Emre'yi düşünür olmuştu zaten. İlk başta kaba saba hareketleri şimdi de ona olan sevgisi aklını işgal eder olmuştu.  Daha önce hiç böyle bir deneyim yaşamamıştı sadece Can onu seviyordu o kadardı. Onun yanındayken Emre'nin yanındaki gibi hissetmemişti hiç. Can'ın ona sevgi sözcükleri söylemesinin yerine Emre'nin sadece bakmasını tercih ederdi. Sadece yanında da durabilirdi bunlar Esra'ya yeterdi. Zaten bundan ilerisi de olamazdı ya!

Tamam son zamanlarda iyiydi araları ama sonuç olarak Emre onu görmeye tahammül edemiyor durmadan laf sokma isteği ile yanıp kavruluyordu. Esra üzüleceğini bile bile kendini bu ateşe atıyordu.

''Ne o patroniçem, tırnaklarınızı çıkarıp saldırmadınız bana. Yoksa bu bir kabulleniş mi?'' Savaş elbette Esra ve Emre'nin birbirlerine karşı olan duygularının karşılıklı olduğunun farkındaydı. Ama ikisinin birbirinden emin olması zaman alacaktı. Hele ki Emre'nin geçmişi ile.

''Evet.'' dedi Esra. Ağzından bu kelimenin dökülmesine neden izin verdiğini bilmiyordu ama Evet dedi. Kalbinde kabul ettiği sevgisini şimdi dilinden dökerek mühürlemişti. ''Evet öyle Emre'yi düşünüyorum.'' Gözlerini Savaş'ın kara gözlerine dikti.

Savaş bu itirafı beklemediği için ağzı o şeklinde açılmıştı. Savaş'ı bile şaşırtmıştı. ''N-ne nasıl yani? ''

Esra omuz silkti. ''Nasıl anladıysan.''

KİRLİ MİRAS  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin