KM-6

19.7K 1.2K 100
                                    

"Eğer o hisseleri Esra'dan satın alırsan, kendi hisselerin eline geçmeden başkasına satılır." Esra'ya  döndü. "Eğer sende hisseleri başkasına satmaya kalkarsan ömrü hayatın boyunca iş bulamazsın."

Üçü de duydukları karşısında şok içerisindeydi.

"Bana başka şans bırakmadınız. Bunu yaparım."

Üçlü  şaşkınca Ayşe Hanım a bakarken Emre şiddetli bi kahkaha attı.

"Saçmalama anne. Buna karışamazsın.  Herkesin kendi kararı."

Ayşe Hanım hiçbirini umursamadan kabanını çıkarıp Savaş'a uzattı. Kendi de koltuğa yayıldı. Savaş elindeki montla aval aval olan biteni izliyordu.

"Esra zaten imzayı atmış sağolsun. Ama satış gerçekleşmeyecek."

Esra sözün artık kendinde olduğunu hissederek lafa girdi. "Ayşe Hanım istemiyorum dedim size defalarca zorla mı zengin edeceksiniz beni!" Sesini nazik çıkarmaya çalışsa da olduğundan sert çıkmıştı.

"Aaaa yeter artık. Ne İnatçısın sen. İnsan biraz babasına benzemez. Yarın okuldan sonra şirkete gideceksin o kadar! Savaş her şeyde sana yardımcı olacak."

Savaş kendisine atılan topla elinde kaban koltuğa oturdu. "Bana uyar teyzecim."

"Savaş!" Emre kuzeninin ismini adeta tısladı.

"Emre Bey buyrun satın hisselerinizi Esra ya sonra defolun gidin. Sana gitme demedim ki ben oğlum."

Ayşe Hanım'ın gıcıklığına söylediği cümleler Emre'yi gerçekten gıcık etmeye yetmişti. Elbette Ayşe Hanım oğlunun gitmeyecegini bildiği için böyle konuşmuştu.

"Senin bütün bu anlaşmalardan nereden haberin oldu annecim?"

Ayşe Hanım Emre'nin sorduğu soruyu duymazdan gelerek konuşmaya devam etti. "Her neyse. Bu konuyu da hallettiğimize göre Çetin huzur içinde uyuyabilir. Şimdi ki konumuz ise Esra'nın burada ne işi var?"

"Bu ev onun için anne. Anlaşmanın bir parçası." Diyerek paçayı kurtarmaya çalıştı. Annesi eğer Esra'nın tehlikede olduğunu öğrenseydi muhtemelen Emre de tehlike de olurdu. Tabi annesi tarafından.

Ayşe Hanım hafif bir kahkaha attı. "Şirket hisselerini kabul etmeyen kız böylesine lüks bir evi kabul edecek ha? Gençler yemeyin beni."

Savaş teslim olurcasına ellerini kaldırdı. "İtiraf ediyorum. Esra ile birbirimize sırılsıklam aşık olduk ve aynı evde yaşamaya karar verdik." Elbette bu söylediğini kimse ciddiye almamıştı.

"Savaş." Emre tekrar kuzeninin ismini zikredince Savaş dayanamayarak "Adımı mı ezberliyorsun kuzen?" Dedi muzipçe.

"Ben kabul ettim Ayşe Hanım bu evi yani." Diyerek araya girdi.

"Pekala öyle olsun. Burada yaşaman benim de içimi rahatlatır."

Dedikten sonra gözleri Savaş'a kaydı. "Umarım yeğenimin buraya taşınmasının yüzündeki morlukla ilgisi yoktur. " Dedi.

"Her neyse şimdi ben eve gidiyorum. Yarın Esra şirkete gelir. Savaş dediğim gibi sen yardımcı olacaksın." Diyerek kapıya doğru yürüdü. Üçüde arkasından bakarken yaşlı kadın tekrar arkasına döndü.

"Hadi Emre sende geliyorsun."

Emre annesinin peşine takılırken hala kıpırdamayan Savaş'a gözlerini dikti. "Sende bizimle geliyorsun Savaş." Dedi sinirle.

"Ama ben burada-"

"Savaş." Savaş'ın sözünü kesen Emre yeterince mesaj vermişti.

Savaş'ta bunun karşısında Esra'ya dönüp sarıldı . "Şimdi gidiyorum ama geleceğim. Tamam mı?" Dedi ciddiyetle.

KİRLİ MİRAS  (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now