KİRLİ MİRAS (TAMAMLANDI)

KM-7

Medyadaki şarkı Savaş ve Sıla'ya 😂

Ertesi gün sabah erkenden evine oldukça uzak kafeye adım attı, yanına yine o diğer sarışın kız geldi ve Savaş yine kendi Sarışınını istedi. Ama bu sefer kızdan aldığı cevap onu yerle bir etti.

"Üzgünüm efendim, dün işten ayrıldı."

Savaş duydukları karşısında elinden şekeri alınmış çocuk gibi dudak büzdü lakin onun için o kızı bulmak çokta zor sayılmazdı. Aklına gelen şeytani fikirle karşısındaki kıza gülümsedi, çünkü istediği şeyi elde etmesi için cazibesini kullanması gerekiyordu. Garson kızda karşısındaki adamın birden yaşadığı duygu değişimi karşısında şaşırmıştı.

Savaş planını uygulamaya geçerken Emre ve Esra sağlam bir tartışma içerisindeydi.

''Allah'tan meraklı değilmişsin bu işlere, burnunu sokmadığın şey kalmadı.''

Esra daha fazla sinirlerine hakim olamadan sesini yükseltti. ''Benimle doğru konuş! İşlerine burnumu soktuğum falan yok Savaş benden bu konu hakkında fikrimi istedi ve bende söyledim. Sen ne yaparsan yap banane. Neden bu kadar büyütüyorsun?''

Emre sakinleşmeye çalışarak burun kemerlerini sıktı. ''Şimdi içeriye geçiyoruz sen de ben de fikirlerimizi söylüyoruz hangisi onay alırsa diğeri ona imza atmak zorunda, anlaşıldı mı?'' dedi kendinden emin bir şekilde. Çünkü biliyordu ki çalışanları onu asla satmazdı, onun fikirlerinin arkasında dururdu.

Esra'da kollarını iki yana açtı . ''Benim için bunun önemi yok. Toplantıya bile girmeme gerek yok." Dedi. Çünkü zaten burada bulunma sebebi belliydi. Yengesinin tehdidi. Yoksa onun kimsenin düzenine karışmak gibi derdi yoktu.

Emre masanın üzerindeki dosyaları aldı ve kapıya yöneldi. "Uzatma. Bakalım hangimizin fikri daha cezbedici?" Diyerek odadan çıktı. Esra'da arkasından. Emre'nin bu mevzuya bu kadar takılmasına şaşırmıştı. Çünkü Savaş'a söylediği basit fikirden Emre'nin haberi olacağını bile sanmamıştı.

Toplantı son hızı ile devam ediyordu ilk başta prosedürler konuşulduktan sonra sıra hangi projenin seçileceğine gelmişti.

Emre elindeki kalemi oynatırken sözü aldı. "Şimdi,  normalde biliyorsunuz ki ben ve Savaş Bey yapılacak projeleri seçerdik. Ama artık yeni ortağımız ve sevgili üvey kuzenim Esra Hanım'ın da fikirleri bizim pusulamız olacak."

Çalışanlar çoktan kendi arasında fısıldaşmaya başlamıştı bile. Emre, Savaş'a bile kendi fikirlerini kabul ettiren bir adamken, bir kadından fikir alması beklenen bir şey değildi. Esra'da bu fısıltılar yüzünden iyice oturduğu koltuğa sindi. Utanç tüm bedenini sararken.

Emre en sonunda boğazını temizledi.

''Buyrun Esra Hanım öncelik sizin.''  diyerek Emre sözü Esra'ya bıraktı. Herkes dikkatini Esra'ya verdi. Genç kadın tedirgince ve rezil olma korkusu ile oturduğu koltukta dikleşti.

"Öncelikle Emre Bey zaten gerekenleri söyledi. Adım Esra ve Emre Bey'in baba tarafından üvey kuzeniyim. Şimdi konumuza gelecek olursak,  Savaş Bey bana biraz bir şeyler anlattı bende kendimce öneri sundum. Biliyorsunuz ki artık devir kolay yaşam devri ve küçük stüdyo evler daha hayat kurtarıcı. Özellikle İstanbul gibi bir şehirde. İnsalar evi sadece uyumak için kullanıyor. Kahvaltı dışarda, iş dışarda, öğle akşam yemeği, arkadaşlarla buluşmalar derken bazen eve uğramadığımız bile oluyor. Bu sebepten dolayı büyük evlerde yüksek bütçeli kiralar vererek yaşamak saçma. Yeni yapılacak binalarda ki daireler eğer söylediğim gibi olursa daha çok rağbet görür diye düşünüyorum." Nefes vererek söyleyeceklerini bitirdi Esra. Emre'nin ona bakışları ile yerin dibine girmek istedi ama güçlü olmak onun kanın da vardı.